7. BÖLÜM: "ŞAPŞAL"

28.5K 1.7K 891
                                    

Merhaba
✨☀️✨

Keyifli okumalar canlar
💕🙏🏻😇

7. Bölüm:

Çocuk yorgunlukla sırasından kalktı toparladığı çantasını omzuna astı. Bugün normalden erken kalkmıştı ama yorgun olma sebebi bu değildi. Erken kalkıp arabası için ustayı aramıştı ancak adam işlerin yoğunluğundan gelemeyeceğini söyleyince çekici çağırarak arabasını sanayiye bırakmıştı. Bu iş onu biraz yormuştu.

Okula ancak öğlene doğru yetişebilmişti, arka arkaya denk gelen sayısal dersleri yüzünden zihni de dolunca bir yorgunluk çökmüştü üstüne.

Niyeti karnını tıka basa doldurmayacak hafif bir şeyler atıştırıp bir süredir ihmal ettiği yoga dersine gitmekti. Yogaya geçen sene canı sıkıldığı, evde bunaldığı bir dönemde başlamıştı. Zayıf olsa da esnek ve güçlü kasları vardı. Bunu yogaya borçluydu. Ne kadar yorgun olursa olsun yoga yaptıktan sonra dinlenmiş ve zinde hissedeceğini bildiği için akşamını bu şekilde değerlendirmeye karar vermişti.

Üstelik aklını birinden uzaklaştırmak için güzel bir meditasyona ihtiyacı vardı. Devran'ı veya onunla ilgili ayrıntıları aklından çıkaramıyordu. Derste bile sürekli aklı ona dalıp gitmişti. Gülümseyişi, gülünce kısılan gözleri, esmer teni, yüzüne çok yakışan kirli sakalı, kopkoyu gözleri... Dünü unutabilmesi zor görünüyordu Asil'in.

Hiç Devran gibi biriyle tanışmamıştı. Kendisini keşfederken ilgisini çeken bazı insanlar olmuştu ama bunlar sadece beğeni, hoşa gitme şeklinde tabir edilebilecek şeylerdi. Herhangi biri onda Devran gibi etki bırakmayı başaramamıştı.

Okul binasından çıkıp öğrenci kalabalığıyla birlikte çıkışa yürürken omzuna çarpıp geçen kişiyle sarsılarak durmak zorunda kaldı. Bu geçen hafta yine aynı şekilde bir harekette bulunarak onu merdivenlerden düşüren çocuktu. İsmini bile bilmiyordu Asil. O kadar umrunda değildi okuldaki kimse... Okuldayken sadece derslerine odaklıydı.

Gözgöze geldiği çocuğa dümdüz bir yüzle baktı. Öfkelenmek için bile fazla yorgun hissediyordu. Ve üstelik buna değmezdi. Çocuk arkasını dönüp gider sandı ama sırıtarak üzerine geldiğini görünce şaşırdı.

"Baby face?" Bir kaç adım uzağında durup başını omzuna doğru eğmiş ve üstten üstten Asil'e bakarak yanağındaki morluğu süzmüştü. Gözlerinden bir pişmanlık geçer gibi olsa da alaycı kişiliğiyle bunu kolayca perdeledi. "Fena morarmışsın." Uzanıp dokunacakken Asil hayretle geri çekildi.

"Bana dokunamazsın." dedi kesin, tavrını belli eden bir dille.

"Yemedik lan." Ellerini gri okul pantolonun ceplerine sokup gevşek bir tavırla Asil'i izlemeye devam etti.

"Lan mı? Benimle arkadaşlarınla konuştuğun gibi laubali bir şekilde konuşabileceğini mi sanıyorsun?" Asil gram korkmuyordu karşısındakinden. Okul bahçesindeydiler, bahçede az da olsa öğrenci vardı, hatta bazıları kimseyle tek kelime etmeyen yeni çocuğun okulun serserisi Ferdi'yle ne konuşuyor olabileceğini merak ederek arada göz ucuyla ikiliyi süzüyordu.

"Lan yani lafın gelişi. Yapışır ya insanın ağzına."

"Ya sabır!" dedi Asil. "Ne diye dikiliyorsun önümde? Bir şey diyeceksen de yoksa oyalama."

"Kolejden geldiğin doğru mu? Hocalar konuşurken duydum."

"Öğrenmek isteme sebebin?"

"Hiiiç."

"Hiçse, neden soruyorsun?"

"Arkadaş oluruz belki oğlum."

"Benimle samimiymişsin gibi konuşma."

ASİL bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin