• 30. Bölüm •

71.8K 3.6K 3.4K
                                    

Selam güseller

Bu bölüme +18 uyarısını buradan başlayarak koyuyorum. Bitişini ise koymayacağım çünkü başladığı gibi bitecek bölüm.

🐿

Ne kadar süredir boynumda oyalanıyordu bilmiyorum ama artık verdiği hazdan, zevk suyumun aktığını hissediyordum.

"Imm."

Zevkten kapanmış gözlerimi zorlukla aralayıp, saçlarını tuttum ve bana bakmasını sağladım. Öpmekten ve emmekten ıslanan ağzı aralıkken aşırı yalamalık duruyordu.

Beni tutan bir şey yoktu.

Kafamı hafifçe eğip dilimi çıkardım. Çenesinden başlayıp, aralık ağzına kadar yaladım. Çenesinde yeni çıkmaya başlamış sakalları dilime batmıştı ama verdiği haz çok güzeldi. Gözlerini kapattığını gördüm. Dudakları hala aralıktı.

Onu yalamayı kesinlikle seviyordum.

Bir kere yutkunduktan sonra tekrar dilimi çıkardım ve sağdan sola yaladım ağzını. Dilim, aralık dudaklarından içeri girip biraz dişlerine sürtmüştü.  Kafamı geri çekip zevkten kasılan yüzüne baktım. Çok güzeldi.

Dayanamayıp tekrar ona doğru eğilirken, avuçlarımla yüzünü kavradım. Bir kedinin sahibini yalaması gibi ağzının her yerini minik minik ama hızlı bir şekilde yalamaya başladım.

Dudaklarının yukarı doğru kıvrıldığını hissetmemle birlikte çenemi sıkı bir şekilde kavradı ve beni kendinden uzaklaştırdı. Ellerim refleksle çenemi sıkan elinin bileğini kavramıştı. Gözleri kısılmış, çenesi ise dişlerini sıkmaktan kasılmıştı.

"Bak bide mırlayıp benim sınırlarımı sikip atıyorsun." Yaklaştı ve sıkılmaktan öne doğru büzülmüş dudaklarıma hızlı ama sıkı bir öpücük koydu. "O güzel ağzını parçalarım senin."

Çok erotikti. Çok fazla.

Çok çok fazla.

Konuşamıyordum. Sadece ağzım aralık, sesli nefeslerim arasında gözlerine bakıyordum.

"Ulan ya." Elin gevşetti ve baş parmağıyla hafifçe çenemi okşadı. Sonra dudaklarıma çıktı aynı parmağı. Alt dudağımı boydan boya okşadı ve bu hareketiyle dudaklarımı daha fazla aralayıp dudaklarıma inen gözlerine baktım.

Başımı hafifçe eğdim ve dudağımı okşayan baş parmağını ağzımın içine aldım. Tekrar gözlerimin içine baktı. Aynı benim gibi dudakları aralandı. Dudaklarımı, parmağı ağzımdayken kapattım ve emdim. Parmağını hareket ettirdi ve ağzıma daha fazla itti. Bunu yaparken aynı zamanda tepkilerimi kontrol ediyordu. Memnuniyetle kabul edip kafamı biraz daha parmağına eğdim. Yutkundu sesli bir şekilde ve diğer elini kafamın üstüne getirip okşadı. Ama bu okşama sert bir okşamaydı. Bileğinde olan ellerimi biraz daha yukarı çıkartıp bu sefer ellerini avucum içine aldım. Ve sıkıca tutup hızlı bir şekilde emmeye başladım parmağını.

Aşağı, yukarı sanki penisine sakso çekermiş gibi parmağına sakso çektim. Bilerek salyalarımı ağzımda tutmaya çalışmıyordum. Yavaşça dudağımın kenarlarından eline damlayıp bileğine doğru uzanıyordu. Ne zaman kapattığımı bilmediğim gözlerimle birlikte sesli ve hızlı bir şekilde parmağını emiyordum.

"Bunun bu kadar- aaıhh!" Kendi cümlesini, kendi inlemesiyle kesmişti. Eliyle saçımı kavradı ve muhtemelen farkında olmadan biraz fazla çekti. Acımıştı çünkü. "Sikiyim o ağzını!"

Hızlı bir şekilde dudaklarımı parmaklarından ayırdım ve kaşlarımı çattım.

"Artık ağzımı değil, götümü sik!"

Cesur Velet (bxb)Where stories live. Discover now