Dört Yapraklı Yonca🍀

1.8K 169 107
                                    


"Nerdeymiş benim oğlum!Neredeymiş benim miniğimm" Baş alfa bebeğini hoplatıp yanaklarından şapırtıyla öpüyordu. "Mmmuahh- Yerim ben seni!" Taehyung hem mutlu hem de telaşlıydı.Bebeğini düşürecek diye içi içini yiyordu.
"Yah! Jeonguk.Onu öyle havalandırma korkacak!" Dedi neşeyle.Jeonguk gururlu sesiyle,eşine dönüp,
"Korkmaz benim oğlum.Benim Woosan'ım aslan aslan !" Taehyung ellerini beline koyup
"Ama sevgilim o bir omega" dedi.Aslan demek güçlü ve korkusuz demikti.Çoğu cahil kesime göre de bir omegaya aslan denmezdi.Taehyung'da babaannesiyle birlikte gittiği çiftliklerde bunu öğrenmişti.Cahil düşünenler yüzünden o da bu düşünceye kapılmıştı.Jeonguk ise bu düşünceye tamamen karşıydı.
"Omega ise ne olmuş? Korkusuz olamaz mı benim oğlum?" Taehyung buna vereceği cevabı tam olarak bilmiyordu.Böyle yetişmişti ve bu durumun heryerde aynı olduğunu zannediyordu.

Jeonguk bebeğini tıpkı bir alfaymış gibi seviyordu.Kurt aleminde birçok alfa omega doğan bebeklerini sanki sadece evde kalması ve evlenecek birini bulana kadar beklemesi gerekiyormuş gibi büyütürlerdi.Hatta birçoğu için bu utanç duyulacak bir şeydi.Lakin Jeonguk için bu durum farketmiyordu.Onun için omega yahut alfa olmasının bir önemi yoktu.

"Oğlum ile aramıza giremezsiniz omegam"
Taehyung kaşlarını çatıp,eşi ve bebeğinin yanına oturdu.
"Hah!Woosan benim oğlum tamam mı?" Jeonguk kulağına doğru fısıltıyla eğilip "Bebeği tek başına yapmadın.Biliyorsun değil mi başımın tacı?"
Taehyung bu manalı sözlerden utansa da son söylediği kelime daha çok hoşuna gitmişti. "Başımın tacı mı dedin?" Jeonguk her gün yeni kelimeler üretip biriciğini mutlu etmeyi başarıyordu.

Minik omega öylesine masumdu ki,en ufak bir şey onu mutlu etmeye ve şaşırtmaya yetiyordu.Jeonguk zaman geçtikçe daha fazla tanımaya başlıyordu miniğini.Elbette bunu değirlendirecekti. "Evet.Ben prens isem,sen de başımın tacısın " Taehyung dayanamayıp dudak bükmeye ve ağlamaya başlamıştı bile.

Tuhaf olan şey ise,Taehyung'un bun günlerde fazlasıyla duygusal olması,ve olur olmaz herşeye ağlamasıydı. "Ağlanacak ne var bunda meleğim? Üzülüyorum bak" Taehyung bu sefer de eşinin üzülmesine sebebiyet verdiği için ağlamaya başlamıştı. "B-ben hep seni ü-üzüyorum değil mi?" Jeonguk başını iki yana sallamıştı.Omegalarda duygusallık ve alınganlık baskındı bu yüzden anlayışla yaklaşıp "Hayır birtanem.Buru da nereden çıkardın.Sen benim başıma gelmiş en güzel şeysin.Çiçek bahçemsin sen benim.Susuz çöllerde suyum,yaramın dermanısın sevgilim."

Taehyung bu güzel sözler karşısında ne diyeceğini bilmiyordu.Onun sözlerinin karşısında,kendi sözleri değersiz bir kaç kelime gibiydi.Eşine halâ nasıl iltifat edeceğini,nasıl mutlu hissettireceğini bilmiyordu. "Canım eşim.Ben seni ço-k çok seviyorum" Jeonguk dalgalı saçlarından öpüp
"Hayır en çok ben" dedi. Taehyung uslu bir kedi gibi eşinin sıcacık göğsüne sokuldu.

O sırada minik Woosan,babasının parmaklarını alltaki iki küçük dişiyle ısırmaya çalışıyordu. "Ahh!" Diye bir nida kopmuştu Jeonguk'un boğazından.Taehyung telaşla eşinin göğsünden ayrılıp "Je-jeonguk!Ne oldu hayatım?" Kocaman gözleri merakla açılmış ve eşinin kömürden kara gözlerine bakmıştı. Jeonguk bu kocaman eşsiz gözleri bakmaşa daldığından ne olduğunu dahi unutmuştu.

"Senin oğlun parmağımı ısırdı yahu!" Woosan ise babasının bu haline bir hayli gülmüştü. "Bak!Bak! Bir de gülüyor" dedi yalandan kızarak.Bu defa Taehyung eşinin kulağına eğilip "Iım-Yanlışın var.Bu çocuğu tek başıma yapmadım.Biliyorsun değil mi başımın tacı?" deyip kaşlarını kaldırmıştı minik bir zafer kazanmış edasıyla.

 Sound Of Him (TaeKook) TRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin