DOKTOR HANIM

49 11 1
                                    

bir insanı kaybetmek ne demek çok iyi biliyorum heleki o insan çok yakın olduğun biriyse insanların kıymetini kaybetince anlamak insanları en zor uçurum kenarına ittiğini bilmediğimiz bu pembe dünyada neyin farkına varma gereği duyduk niye insanları kaybetmeden anlamıyoruz bazı şeyleri

amaliyathaneye girmiş hasta için gereken müdahalede bulunurken doğukanın sesi hırslandırıyordu
-özge kalp ritmi düşüyor hadi
ölüme kadar yolu vardı kalp masajından başka çarem olmadığının farkındaydım kalp masajı yapmaya başladım olmuyor olmuyor iyice düşüyordü Buğra beni kendime getirmek için sarstı
-ÖZGE KAYBETTİK HASTAYI FARKINDA MISIN
-HAYIR HAYIR KAYBEDEMEYİZ HAYIR
olamaz kaybedemeyiz 1 yılda kaybettiğim ilk hastam hemde bir asker bunun şokunu atlatmak zor olacak ama ben bunu nasıl söyleyeceğim
-toparlayın burayı cenazenin işlemlerini başlatın ben söyleeceğim
derin neefesler alaraqk dışarıya çıktığımda askerlerin hepsi yanıma toplandığında boğazaım iliklendi konuşamıyordum yanıma koşarak gelen o umut bekleyen insanlara ne söyleeceğimi bilmiyorum karşımda beklerken uzun boylu olannın sorusuyla
-noldu söylesene
gözlerimi kapattım gözlerim dolmuştu bile sesimi çıkaramadım sinirden bana soru soran askere sesimi çok fazla kısarak
-kaybettik
dediğimde bağırışlar bir anda çoğalmaya başladı bileğimi sıkmaya başladı
-BEN SİZE SÖYLEDİM YAPAMAZLAR DİYE KAYBETTİLER İŞTE NAPMAYI DÜŞÜNÜYORSUNUZ YARIN DÜĞÜNÜ VARDI SEN NASIL BİRİSN NEDEN YA NEDEN SENİN YAPACAĞIN İŞİN
hala bağırırken bileğimi daha çok sıkıyordu sesi duyan buğra doğukan ve diğerleri geldi olaya el atmaya çalışacakları sırada elimle durdurdum güvenlik geldiğinde onlarıda elimle durdurdum hala bağırıyordum ben gözlerimi kapattım sesimi çıkarmıyordum evrimin sesi 2 metreden duyuluyordu
-NOLUYOR BURDA
- ARKADAŞIMIZI KAYBETTİK DAHA NE OLABİLİR

EVRİMİN ANLATIMIYLA
odadan aniden çıkan adını bile yeni öğrendiğim asker yani efe nin peşinden koşarak çıktım gördüğüm manzara beni hem kızdırdı hemde şoka soktu özge oturmuş ağlıyor başındaki asker ise ona hesap sorarcasına bağırıyor tabiki yine sinirlerime hakim olamayıp bağırdım
- NOLUYOR BURDA
ve yine o bağıran askerden cevap geldi
- ARKADAŞIMIZI KAYBETTİK DAHA NE OLABİLİR
ani bir şok geçirdim bu özgenin ve benim ilk kaybettiğimiz hastamızdı özgenin ne kadar kötü olduğunu tahmin ediyordum ama bi anda yanımda yükselen ses beni kendime getirdi
- SANA SÖYLEMİŞTİM BUNU SİZ DEĞİL BAŞKA BİR DOKTORUN YAPMASI GEREKİRDİ
ben ise her zamanki soğuk kanlılığım ile cevap verdim
- bağırmayı kes elimizden geleni yaptık daha ne yapmamızı bekliyorsun üzgün olabilirsin ama mümkünse mümkün olmasa bile oldur git öfkeni başka yerde kus çünkü bizim için de kolay bişey değil ilk hastamızı kaybettik
- YA SENİN HASTAN DEDİĞİN KİŞİ BENİM KARDEŞİM SİLAH ARKADAŞIM
efe yaralı olması ve arkadaşını kaybetmenin verdiği acıya dayanamayıp bağırırken bana başka şans bırakmadı son çare olarak ona sakinleştirici yapıp serum takmaları için odaya alınırken karşımda efeden daha büyük sorun olan o asker vardı onların biraz daha yanına yaklaştığımda özgenin ağlamaktan perişan olmuş suratını daha net görebiliyordum
en sonunda yanına gelen askerlerden biri yiğit sakin ol deyip duruyordu asker ise kendinden geçmiş bir şekilde özgeye yükleniyordu en sonunda özge istediğim şekilde kendini toplayıp cevap vermeye başladı

ÖZGENİN ANLATIMI İLE

Evrim sinirle gelmişti benim ağlamaktan perişan olan yüzüm ve bileğimi tutan bir asker bulunmaktaydı hala bana bağırmaya devam ediyordu 1 kaçı diğer askerlere bilgi veriyor diğerleri şoktan çıkamadı 3-4 tanesi benim bileğimi tutan askeri durdurmaya çalışıyordu içlerinden biri yiğit sakin demeye başlamıştı bile isminin yiğit olduğunu öğrendiğim asker her evrimle bağırışta benim bileğimi daha çok sıkıyordu artık kendimi toparladım kendime geldim
-farkındayım acınız büyük bende ilk defa bir hastamı kaybettim ve bu bir türk askeriydi evet bende çok denedim yaklaşık yarım saat kendine getirmeye çalıştım hastayı ama olmuyor bazen bazı şeyler istediğin gibi gitmiyor ben bu hastayı kaybetmemek için elimden geleni yaptım atık yapacağımız bir şey yok anlıyorum acınız büyük ama acını benden çıkarma ben bir doktorum gerekli müdahalede bulundum
sinirden dişlerini sıkıyordu hafif bağırmayla söylediğim bu sözün arkasından bana bağıran hatta baya çığlık atan biri vardı karşımda
-ÜZGÜNMÜŞ NEYİN ÜZGÜNLÜĞÜ SİZE DEFALARCA SÖYLEDİM NE ANLARSIN ACIDAN SENİ DE BU KIIZIDA BU HASTANEDEN ATTIRACAĞIM NEYİN PEŞİNDESİN BU KADAR AĞIRYARALI DEĞİLDİ BU KADAR ÇABUK KABEDEMEYİZ YA 1 SSAAT BİLE SÜRMEEDİ 1 YA BİR HEMEN BAKTIN OLMADI BIRAKTIN DEMİ ÇAKMA DOKTOR
artık sabrımı çok fazla sınamaya başladı bileğimi bir anda çektim moraran bileğimi ovarken bir bileğime birde yüzüne baktım evrime döndüm kolu yaralı olan askere pansuman yapması gerekiyordu niye burdaydı sorgulaıcı gözlerle baktım adı Yiğit olan asker ise dışarıya çıktı sinirle evrim benim ne sorduğumu anlayarak
-pansuman eşyaları yoktu
-nasıl ya nerde yoktu her odada fazladan olması lazım
-ben bulamadım
umursamadan doğukana döndüm
-askerlere söyleyin şehiti aileye bildirsinler haber verilsin
-tamam hocam
evrime de dönerek pansumanı yapmasını söyledim, evrim ve diğer asker ece ni odasına gitti ben ise dışarıdaq askerlerle konuşarak cenaze işlemlerini başlatmam gerekiyordu önlüğümün cebinde bulunan telefonun ekrenına basarak saate baktım 4.50 saat baya geç olmuştu kapatırken gözüme cevapsız aramalar çarptı tabi ya anneme haber vermedim telaştan annemin 20 cevapsız aramasına karşılık geri aradım geri yanıt alamayınca telefonu kapatarak geri cebime attım dışarıya çıktığımda diğer askerlerde gelimişti en üstleri olan albay yanıma gelerek işlemlerle alakalı bilgi alırken askerlerin yanında konuşan yiğit bana öldürücü bakışlarıyla bakmasına rağmen umursamayarak tekrar işlemleri yapmaya döndüm

EVRİMİN ANLATIMIYLA
Özge ve birazönce adının yiğit olduğunu öğrendiğimiz askerin tartışmasını dinliyorduk bir anda yükselen yiğit seni de bu kızıda bu hastaneden attıracağım dediğinde iyice sinirlenmiştim haddini fazlasıyla aşıyordu sinirden tam bir adım atacakken kolumu efe tuttu bi koluma bir de onun yüzüne baktım sonra da kulağıma eğildi olduklça sert ve sinirli ses tonuyla
-sakin ol doktor hanım o kadarda değil otur oturduğun yerde karışma
o dediği için değil yiğit gittiği için sesimi çıkarmadım özge doğukana bir kaç şey söyledi sonra bana döndü yine bu sinir bozucu insansı varlığı tedavi etmemi söyyledi neden bu kadar geç kaldığını gözler ile sorduğunda pansuman eşyalarını bulamadığımı söyledim artık burda-ki işlerim bitmişti arkama döndüm aynı şekilde tekrar ecenin odasına girdim eldivenlerle her yere dokunduğum için elimdeki eldivenleri çıkarırken arkamdan efe
-Napayım ben işimi düzgün yapamıyorum hastayla kavga etmekten işimi yapamadım demiyorda eşyaları bulamıyorum diyor o da güzel yalan tıpkı şehit ettiğiniz o askerimize her müdahaleyi yapmamamıza rağmen böyle diyerek söylediğiniz gibi değil mi evrim hanım
-yalanı sen daha iyi söylersin

BOZKURT'UN SEVDASIWhere stories live. Discover now