Şah ve mat oyunu

24 7 1
                                    

EVRİMİN ANLATIMI İLE

Son gördüğüm fotoğraf ile şok olmuştum gözlerim efenin gözleri ile buluşunca o oldukça rahattı ben bir şey demeden özge atladı "ya nasıl ya haksızlık ama bu" diye cırladı ben hala kafamı kaldıramazken lojmana gitmek için oradan ayrıldım arkamdan ne konuştular umursamadan odama gidip arabamın anahtarını alıp çıktığımı bile arabaya bindiğimde anladım lojmana sürerken çalan şarkı bana anlamsızca egeyi hatırlattı efe ile olan şey neydi bilmiyorum ama egeyi unutmak istemiyordum bunları unutup şarkıya kulak verdim

Alacakaranlığın, varla yok arası

Zindandan hallice kibirli yalnızlığımYaş hala tutuşmuyor
Kederim hasret olmuyor
Zaman demir almıyor
Yeniliyor kızgınlığımİlelebet aşk bu bendeki
Kör olası yaktı içimi
Ara sıra uğra kalbime
Oyunun içinde tut beniZiyadesiyle şerdeyim, gece gündüz oldu
Bir yalansa kefaretim, ödeyeli çok olduHani zamandı tek çare
Devrildim şişelerce
Kabulüm mesafene
Bir gecelik olmak nedir öğret duymasın kimseİlelebet aşk bu bendeki
Kör olası yaktı içimi
Ara sıra uğra kalbime
Oyunun içinde tut beni
İstemem söz sevmeni


ÖZGENİN ANLATIMI İLE

İddiayı kaybetmiştim bunun olması sinirimi bozmuştu pancar bana pis pis sırıtıyordu yeterince sinir olmuştum evrim ise utançtan bir şey diyemeyip bir şey geveleyip gitmişti.Bu iddiayı kaybetmem hiç iyi olmamıştı bir an önce buradan tüymem gerektiğini hissettim ama planım suya düştü çünkü pancar şimdiden başlamıştı ilk görevimi söyledi

" yarın bizi kahvaltıya çağırmak ile işe başlarsın özgecim " dedi ve pis pis sırıttı hemen bişeyler saçmaladım

" ben yemek yapmaktan hiç anlamam " dedim pancar ve çorlak ise

" sen merak etme özgecim yiğit komutanım sana yardım eder" dediler yiğit ise bana bakıp

" ben niye yapıyorum iddiaya giren o" dedi pancar

"abi içimizde en iyi yemek yapan sensin biz ne yapalım " dedi yiğit o kadar pis bir şekilde güldü ve

" tamam olur " dedi ben hala bizimkilerin yemeğe gelmesine mi kahvaltıyı yiğit ile hazırlayacağıma mı şaşırayım bilemedim

akşam olmak üzereydi eve gitme vaktimiz gelmişti hep beraber arabalara bindik . lojmana geldiğimizde herkes ile vedalaşıp eve gittim kapıyı çaldım evrim kapıyı açtı

" hoşgeldin "dedi hoşbulduk deyip içeri girdim


yemek sessiz geçmişti evrim odasından bana seslendi

" odama gel konuşmamız lazım" dedi bende odasına gidip yatağına oturdum

evrim konuşmaya başladı

" yiğiti mi seviyorsun" dedi ben bir an öylece kaldım ne demek istediğini anlamamıştım

" hayır ondan hoşlanmıyorum bile benden uzak Allah'a yakın olsun"

inandı mı bilmiyorum ama sadec "peki" demekle yetindi

bende tamam yarın sabahki kahvaltı mevzusunu açmak için harekete geçtim

" yarın bütün tim izinli oldukları için bize kahvaltıya geliyor ve kahvaltı için yiğit de bana yardım edecek" evrim bana bakıp sırıttı ve

"tamam size kolay gelsin "dedi tabiki canım kuzenim onu öyle kolay bırakacağımı sanıyordu ama yanılırdı

"canım kuzenim şimdi ben yemek konusunda senin eline su dökemem ya sen bana yardım etsen bir şeyler yapsak " dedim evrim hemen gözlerini kaçırdı

BOZKURT'UN SEVDASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin