UFAK Bİ SANAT ESERİ

38 10 0
                                    

- ve karşında bir doktor olduğunu unutma pansumanını yaptığımda arkadaşını ve askerlerini alıp git ve mümkünse bir daha görüşmemek üzere
lafımı bitirince  gözlerini devirerek bana baktı pansuman eşyalarını hazırladıktan sonra koluna gerekli işlemleri yaparken kafısı ileriye bakıyor bana bakmadan karşı duvarı izliyordu kolunu sarmak için aldığım sargı bezine uzandığımda bezin olmadığını fark ettim yanımdan gelen seslerle yanıma baktığımda sırıtan bir efe bulunmaktaydı eline baktığımda sargı bezi  ondaydı almak için uzandım
-o kadar kolay alamazsınız doktor hanım 
ona ateş saçan gözlerle bakıp aynı ciddiyetle cevap verdim
- çocuk oyunu oynamıyoruz ver şunu  işimi bitirip çıkıcam
- hayır sarmanı istemiyorum
baya ciddi ve net bir şekilde söylediği şeyi bende aynı ciddiyetle cevapladım
-ver dedim
diyerek arkasına sakladığı sargı bezini alacakken bi an aramızda mesafe baya azaldı biraz daha yaklaştı
-hadi şimdi al
bu mesafede hiçç bir şekilde alamazdım
- sen bilirsin eğer sarmamı istemiyorsan seni bu gece burda bırakıyorum kendine refakatçi bulsan çok iyi olur
- buna sen mi karar veriyorsun
-evet ben karar veriyorum Efe Duran
ismini bastırarak söyledim  ve kapıya yöneldim kapıyı açmadan son kez arkamı dönüp ona
- birazdan odana götürmek için seni almaya gelecekler merak etme gelip seni tekrar kontrol edicem umarım bu son gelip seni görüşüm olur
dedim ve kapıyı açıp verdiği cevabı umursamadım ama arkamdan dediği şeyi duydum
- sabırsızlıkla gelmeni bekliyorum doktor hanım

ÖZGENİN ANLATIMIYLA
İşlemleri tamamlayınca içeriye gireceğim sırada evrim sinirle askerlerin yanına gidiyordu beni fark etmediği için yanına giderek kolunu tuttum bir an şaşırdı korktu sonra bana bakınca rahatladığını yüzünden bile anlayabiliyordum
-sakin ol şampiyon nereye böle sinirle
-askerlerin yanına gitmem gerekiyor refakatçi bulmam lazım
-neden askerkerle alakalı bir hasta yokki
-var olmaz mı efe bey sargı yaptırmadı bende yatış verdim
-naptın naptın
gülmekten konuşamıyordum evrim bana sinir oldu askerlerin yanına gitti bende içeriye girecekkken koşarak yanıma gelen buğra sayesinde giremedim
-hocam bir hastamız fenalaştı acil gelmeniz gerekiyor
-hangi hasta
bi an panikledim
-evrim hocamın hastası
- tamam sen git eyleme söyle ben evrimi çsağırırım
yaazık çocuk neye uğradığını anlmadı yüzüme bakıyordu
-HADİ BUĞRA HADİ
bi an için afalladı koşarak gitti bende koşarak evrimin yanına gittim evrim ne oldu dercesine yüzüme bakıyordu hastan hastan fenalaşmış nefes nefese konuştuğumda evrim koşarak ieriye gitti benim şimdi bir refakçı bulmam gerekiyordu
-kim Efe Duranın refakatçısı olacak
-ben olacağım
of gerçekten of yiğit olacakmnış ben hızlı hızlı yürüdüm arkadan askerlere emir vererek yanıma geldi içeriye girdim içeride sıra bekleyen bir karnını tutan bir adet 8 9 yaşlarında olan çocuk 28 yaşlarında bir kadın en fazla 30 yaşında bir adam oturuyordu bunlarne ara buraya geldi be çiğdem yyanlarına gidiyordu ben de çiğdemin dikkatini çekmek için ıslık çaldım çiğdem yanıma geldiğinde ne olduğunu sorduğum zman bana verdiği cavap seni allah gönderdi diyerek insanlara doktor geldi diyerek bağırdı ben çiğdem bana gülerek baktı bende onların yanına giderken arkamdan yiğit gülüyordu
-ne gülüyorsun
tam ona yakışır bir cevap
-sana ne
yanlarına gittiğim de kadın bağırıyordu
-doktor gel arrtık sizimi bekleyeceğim çoçuğun karnı ağrıyor işin gücünüz oturarak para kazanmak
-haddinizi bilin burası bir hastane ve bu hastanede bir sürü hasta var
kadın elini kaldırdığında elini havada tuttum kolunu sertçe iktirdim adam ordan atladı
-haddinizi bili doktor diye bişey demiyoruz çocuğum şimdi ölecek
yiğit de oradan yangına körükle gitmek gibi birşey yapıyordu
-evet buna da cevap ver bizimde askerimizi kaybettiler
adama iyice ayar veriyordu
-ya çocuğu tedavi et yada olacaklardan ben sorumlu olmam
yanındaki 2 korumada belindeki silahı gösterdi
-etmiyorum an tedavi falan etmiyorum lan
koruma üstüme gelmeye başladı tabiki adam benim üstüme 1 korumasını yolladı çünkü beni çok küçümsüyordu adam yanıma ulaştı kolumu tuttu ama benim süre içinde tek dikkatimi çeken yiğitin hiçbir şekilde karışmaması idi adam beni tutunca refleks olarak loumu tutup karnına tekme atmak zorunda kaldım adam yere düşünce diğer koruma belindeki silahı çıkarıp bana doğrulttu ee tabi bizim hiç bir günümüz normal geçmez tabi ben ne yapacağımı düşünürken gelen o ses  benim her zamanki kurtarıcı meleğim evrim
- aa ama eğlence var ve beni çağırmıyorsunuz çok alındım
tabiki kambersiz düğün olmazdı yanımıza yaralı asker efe de geldi böylece ortalık iyice düğün yerine döndü ve artık silah benim üstümde evrim silah tutan adamın arkasında yiğit ile efe ise sadece izlemekle yetiniyorlar adam silahının emliyetini açar açmaz evrim adamın lounu tutup silahını elinden aldı ve adamdan hıncını akırcasına adamı dövmeye başladı ben ise yerde yatan adamın ayağa kalkması ile onu tekrar öldüresiye dövdüm sanki bütün bu olanları ondan çıkarmak istercesine evrime baktığımda ise korumyı bırakmış az önce bana ahkam kesen adamı dövmeye başladı ama hevesi yarıda kaldı çünkü güvenlik kadir abi ve yanındaki adamlar  3 adamı aldılar ve götürdüler evrim ile ben birbirimize yaklaşıp sinirden deli gibi gülerken efe ve yiğit bize ağzı açık şekilde baktılar en sonunda kendimize gelerek efe ve yiğite döndük
-artık işimize bakalım evrim hastanı al odasına götür bende doğukana söyleyeceğim refakatçinin işlemlerini yapsın
evrim arkasına döndü giderken ben doğukıana bakarken
-niye sen yapmıyorsun işlemi
-çünkü benim gözetimim altında kalırsın bende bunu istemiyorum ayrıca birazdan eve gideceğim seninle uğraşamam
bana cevap vermeye yeltenirken bizim nasıl desem hocamız olan Berk hoca geldi
-ne oluyor özge biraz önce kadir abi ve diğerleri adam taşıyordu ne oldu burda
-eee hocam bişey yok sadece ufak bir sanat eseri sergiledik  

BOZKURT'UN SEVDASIWhere stories live. Discover now