BOZKURT'UN SEVDASI

NEFRETİ BİLE HAK ETMİYORSUN

ÖZGENİN ANLATIMI İLE

Evrim bizi  yemek için can atıyordu efe nin cevabından sonra bizim kızda şarteller attı evrime şuan ne yapsam yaranamazdım şirinlik modunu açmak belki iyi olurdu

-Canım kuzenim gel içeri bizde seni beklerken evi topluyorduk 

dedim ama evrim yer mi asla

-Allah allah toplamış haliniz mi bu ? 

allahım  bu kız niye böyle diğerleri put gibi bize bakıyorlardı neyseki pancar atladı

-Evrim hoş geldin bizde seni bekliyorduk 

- Pek hoş bulmadım evimi ne hale getirmişsiniz ya!!!

diye cırladı bu sefer  sarı civciv girdi 

-Evrim elindekiler ne öyle ?

hepimiz evrimin elindeki koca kutuya baka kaldık 

-Bir şey değil bir kaç bir şey aldım

evrim bizi kestirip attı ama içinde ne olduğunu biliyordum ama ses çıkarsam bu kız beni keserdi evrim odasına giderken bize döndü

-15 dakikanız var ben gelene kadar burası toplanmış olsun

deyip içeri gitti biz ise hemen ortalığı toplamaya başladık diğerlerine dönüp

-Ben çayı koyayım sizde oturun artık 

dedim ta ki yiğit in

-Ben sana yardım edeyim malum sakarsın gene yanıp da başımıza iş açma 

dedi ne oluyor bu adama demek isterdim ama yemiyor işte ateş olaya ne arada katıldı bilmiyorum 

-Komutanım siz oturun ben yardım ederim

dedi yiğit beyimiz gene şaşırtan bir cevap vermese her şey yolunda olabilirdi

-Ben yaparım asker otur sen !!

ay dedim ne oluyor ne oluyor bu sefer beraber gidip çayı kavgasız şekilde yapmaya başladık

EVRİMİN ANLATIMI İLE

yiğit i görünce odama çıkıp hazırlanmaya başladım aslında yapacak pek bir işimde yoktu ama  onları yalnız bırakmak güzel olabilirdi sonuçta bir aslan burcu olarak benimde tahminlerim vardı ve bende evrim isem buradan bir aşk doğardı. hemen üstümü giyindim tabi telefonu elime alınca tarihi fark ettim bugün benim doğum günümdü üstümü değiştirip  egenin bende olan tişörtünü ve asker künyesini boynuma takıp çıktım özge  ayakkabılarımı giyerken salona geldi ona dönüp

- Ben kaçar gençler size kolay gelsin

deyip evden çıktım bu gün arabaya binesim yoktu yavaşça merdivenlerden indim önce  yakınlardaki çiçekçiden  beyaz orkide aldım içine ise kırmızı bir gül koydurdum egem severdi sonuçta kırmızı beyaz oradan ise pastaneye uğradım ben eskiden çikolatalı pasta severdim ama insan sevdiği neyi severse onu sever ya bende artık en çok meyveli pastayı seviyordum .

pastaneden sonra şehit mezarlığına varmıştım bile egenin mezarının başına geldiğimde hala gidişine alışamadığımı fark ediyorum ve boğazımda  kalan o yumru nefes aldırmıyor elimdeki çiçekleri mezara bırakıp yanına oturdum sanki beni duyacakmış gibi konuştum

- Ben geldim sevgilim sen seversin orkideyi içine kırmızı gül koyunca kırmızı beyaz olur sen daha çok seversin bugün doğum günüm meyveli pasta seversin sen 

pastayı çıkarıp mum diktim ve

-Sen beni duyarsın sende benimle birlikte dilek tut tamam mı ?

mumları üfleyip biraz oyalanıp oradan kitapçıya geçtim kitap alırken parasız  kalacağım bir gün ama çokta umurumda değil