EGE

21 7 0
                                    

sanki herşey şu anda bitmişti acının bütün vücudu sardığını asla inanmazdım her zman bir polyana kadar acıların gülümsiyeni oldum şu anda ise adressiz bir yol arıyorum ama bu yol ne nasıl gidilir hiç bir izi olmayan yolu aramak kadar zoru yoktu aynı sevmediğini sevmeyeceğini bile bile peşinde koşmak kadar perişan bir durumdeu şu anda bu durum oluşması ve o an bitmesi belkide benim elimdeydi elimdeki fırsat kaybolacak mıydı bilmiyordum ama bildiğim tek şey var bu hayat bennim mi bazen kafamı kaldırarak gökyüzüne bakıyorum ben yaşıyor olamam bazen mutluluğa güzel olan  o kadar şeye uzak oluyoruz ki mutlulukun altında bir umutsuzluk bir kötülük aramak artık bizim bir acımız olmuş hayat bu kadar güzelmiydii derken başlayyan acılarla başbaşa kalmak zor oluyor bazende gözlerim yanıyor bedenim korku acı kaderin birleşimin oluşturduğu vücut nefes vermekte de almaktada zorlanan burnum çınlamaya devam eden kulağım ve hala kıpırdayamayarak bacağımın yandığını hissetmek öyle bir noktadaydım biri tarafından kenara çekilmiş fakat benim için cayır cayır yanan bir ayağım vardı parmaklarım hiç bir şekilde haraket edemiyordum gözlerimi ayağıma diktiğimde gözlerim dolmuş buğlu görmeye baqşladığım etrafta bacağıma dair tek gördüğüm şey üstünün yanmış olması ve kullanılamaycak kadar kötü olması çığlık atarak ağlamama neden oluyordu evrim sarılıyordu
-şşşşş geçti
diğerleri başka doktor çağırıyordu bense yatmış acı duymuyordum bile kendime içimden sadece
-sen bir askersin
diyerekten fısıldayışlarım duyduğumda ağlamkatan korktuğum o cümle şimdi söyleniyordu işte
-ayağını keseceğiz
demiştim ya yıkılış insan ne kadar yıkılıp tekrar ayğa kalkmak için çabalamaya yön vermeye çalışabilir ne kadar canı yana bilir cevapsız sorularla doluydu hepsi içimden gelen çığlığı attığımda ter içerisinde uyandım ulçakta kimse kalmamaış dışardan koşanlara baktım beni gören geveze daha adım atmadan çorlaka benim yanıma gelmesini emir etti koşarak gitti elinde bir su bir de yanındas evrimle geldi evrimin telaşını ilk defa görüyordum şaşırtıcıydı evrim su içirtmeye çalışıyordu ama neden bizimkiler en son bana yenge dedi sonra bende flim koptu yani ben neden yiğit beni sevdiğini düşünüyorum anlamıyoreum ki bir türlü evet efeninki normal belki evimimn üzerine düşmesini anlıyorum ama kafam allak bullak evet efenin bütün söylediklerini evrim hakkında fakat yiğitin söyledikleri bir fısıltı gibiydi gerçekte konuştuklarını çok merak etmiyorda değilim evrim bana
-tamam mı
ben kafamı oraya vermedim ki ne dedi acaba
-ne dedin
-diyorum ki yazın norveçe mi gitsek
-hehe olur
-ya salak ne anlatıyorum tayin istemeyi düşünüyor en azından şu argej olayı bitesiye kadar he ne dersin orduya dönelim aynı lisedeki gibi buradean uzsak duralım hem burası sana da çok iyi gelmedi ya bu arada benim aklıma bir şey takıldı şu 1 2 aydır aklıma gelmedi bugün araştırdım sınavsız doktor alınmıyormuş biz nasıl geldik buraya o zman buraya girmemiz iin bir torpilimizin olması gerekiyor

-ilk olarak olabilir orduya geri dönelim ikinci olarak e o zman biz nasıl burdayız nasıl bir karmaşa bu ya biri rüyama gi-
söylediğimin farkına vardığımda iş işten geçmişti bile malesefki evrim bana hayırdır der gibi bir bakış attığında bende uçağa binen ateşi hedef aldım ne yapayım çoçuğun başını yakmak zorunda kaldım
-ateş
-oooo özge hanım hayırlı olsun ateş
evrim uçaktan inip bana göz kırptı bi bu eksikti zaten işim gücüm yok bununla uğraşacaktım bide bu ne ya yapacak birşe yok

EVRİMİMİN ANLATIMIYLA

uçaktan indiğim gibi dolaşmaqya başladım öksüren bir çoççuk vardı karşıda tek başına otarafa koşmaya başladım bişr anda kolumu biri tuttu sarı civciv
-koş bana ilk yardım çantasını getir
-ÇABUK
çoçuğun yanına vardım boğazına dokundum off çok korktum bir şey kaçmış ilk müdeale yaparak şekeri boğazından çıkardım sonra önlüğümün cebinden dün akşam yemekte verilen şekeri uzttım bi daha kine daha dikatli ol
-tamam abla
göz kıırptı bende ona göz kırptım kısa boylu hafif kumral saçı olan ela gözlü çokta şık olamyan kıyafetli çocuğu geride bıraktım sanki mutluluk fişeği kadar mutluydum gülümseyerek yürürken bir şeyin üstüne bastığımı fark ettim bir adım geri attım yerden aldım kimlik bu

EGE KAÇAMAK
EGE KAÇAMAK
-ege ege ege ege egenin kimliği bu -bu -bu -nun ne işi var burda
karşımdan koşarak gelen efe bir anda ayni aksiyon flimlerindeki gergin sahne gibi karşımda duruyordu sadece bir birimizew bakıyordu bu kimlik egeninse ege burada ege burada ama nerde efeyle konuşmadan sadece bir birimizin gözlerindeki yansımayı izliyorduk

BOZKURT'UN SEVDASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin