BOZKURT'UN SEVDASI

el ele

ÖZGENİN ANLATIMIYLA 

uçaktan indikten sonra havanın bungunluğu ve sıcaklık bir araya gelmiş yansıtıyordu havayı uçaktan atladığımda efe ve evrimin bir birine baktığını gördüğümde çokta aldırış etmediğimi söylesem yalan olmazdı sanırım ama buraya çok alışmaması iyi olur çünkü belki bir tainimiz çıkabilir bu konu hakkında dün akşam bir konuşma yaptım evet belki buraya evrimden fazla alıştım ama ben belki de sadece ben giderim bir kaç iş teklifi aldım bu eski hastanemiz her yere bu konu hakkında haber salmış bu konuyu sanırım diyar bakırdan gelen bu teklif benim hoşuma gitmiş bu iş kesin olasıya kadar kimseye haber vermeyi düşünmüyorum  ilerleyerek geveze ve pancar iddiaya giriyordu pancar evrim ve efenin çok yakın olacağını söylüyordu hemde 2 3 güne kadar bense pancarla iddiaya girdim 

-hadi bakalım olmayacak eğer olursa 1 gün boyunca senin dediğin olacak yok ben kazanırsam sen benim dediğimi yapacaksın hadi bakalım hodri meydan 

pancarla bir birbirimize baktık gülmeye başladık bir anda pancarın telsizinden ses geldi albay konuşuyordu 

-operasyona başlayın argej meydanda çok fazla insan var operasyona başlayın 

emredersiniz komutanım dedikten sonra herkese el kol hareketi yapmaya başladı şu anda sanırım yapmam gereken tek bir şey var pancarı buradan uzak tutmak hemen pancara arazi arabasında sorun çıktığını söyledim koştu hemen derin bir iç çektim evrimle sonra hesaplaşacağız başım belaya giriyordu 

EVRİMİN ANLATIMIYLA 

Efeyle bir birbirimize bakıyorduk bir anda yanıma geldi haraket edemiyor sesimi bile çıkaramıyordum efe yanıma gelerek iyi olup olmadığımı soruyordu lan salak ben konuşamıyorum sen soru soruyorsun tabi ki böyle bir cevap vermedim veremedim de zaten sonra kafa salladım elimden kimliği aldı tamam geçti dedi kimliğe çatık kaşlarla bakarken kaldırdığında kafasını bana baktı tekrara halledeceğim tekrara kafa salladım çok sert ve bir o kadarda kararlı söylüyordu bir an cidden inandım o kadar garip hissettim ki o anda bu güzel ortam gelen telsizle dağıldı ayağa kalkmam için yardım etti ayakların yere basmıyor bu yüzden koluma girdi yürümeme yardım ediyordu özge bizi bu şekilde görünce hemen pancarı gönderdi oradan acaba yine ne haltlar karıştırıyordu onu anlatan en iyi tabir Beyza Alkoçun kitabındaki karantinada yer alan Zeynep in lakabı gibi uygundu  bela mıknatısı araziye vardık etrafıma bakınıyorum hiç bir yerde ağaç yok yerler bir tarlayı andırıyor yerlerde kurumuş otlar vardı son kez göz atarak arabaya bindik 1 saat yol vardı arabada herkes oturmuş özge ise nöbetçi subay gibi ayakta dikiliyordu yiğitin yanı boştu sadece biliyorum hayatımız hayalleri andırıyor ama bu kasıtlı olarak yapılan bir davranış olduğu için çokta garipsenmiyor efe bana döndü evrim geç otur der gibi bir bakış attı ben oturmak için adım attığımda ateş ve çorlak bir birine baktı kalktılar efenin kulağına bir şey fısıldadılar ama duyamadım beni oraya doğru ilerletti asker yeşili renginde olan içi ve yanları açık olan bu araba çok hoş gözüküyordu efe bana döndü 

-yat 

emir kipiyle söylediği cümleyle afalladım 

-ne neden 

-ufak bir oyun için diyelim 

dedi kulağıma verdiği soluk sesleriyle çekildi ve göz kırparak arkasına yaslandı  bir anda benim kafamı kendine çekerek omzuna yatırdı ben afalladım yine susmayı tercih ettim ben uykuya dalamamış içimde oluşan hissi ve konuşmayı susturmaya uğraşırken efe uyumuştu bile kafasını koltuğa yaslamıştı şu anda herkes açlıktan ölüyordu şu olay bitsin insan gibi bir kahvaltı yapacaktık özge ayakta duramıyordu oradan oraya sallanıyordu yiğit bir anda ayağa kalktı 

-BAŞIM DÖNDÜ OTUR ŞURAYA BEN DURURUM AYAKTA!!!

-İSTEMEZ SAĞ OLUN 

Yiğitle özge yine kavga ediyorlardı bende 

-İKİNİZDE SUSUN EFE UYUYOR GEÇİN ŞURAYA OTURUN VE KEDİ KÖPEK GİBİ KAVGA ETMEYİN!!!

ikiside çocuk gibi "tamam" dediler bu halleri dışarıdan o kadar tatlıydı ki  ama bunları onlara söylesem kesin beni araçtan atarlardı .Onların bu haline gülüp efenin omuzunda uyumaya devam ettim yaşadıklarımdan sonra bana onun kolları güvenli gelmişti bunları  düşünürken uyku beni içine haps etti. 

YAZARIN ANLATIMI İLE

Evrim ve efenin yıllarca birlikte olan insanlar gibi samimiyeti şaşırtırken özge ve yiğit in kavgaları ilgi çekiyordu meydana gelmişlerdi evrim sakince elini efenin yüzünde gezdirdikten sonra efeyi soğuk sert tavırla kaldırdı özge ise yiğite sinirinden kalkarak hızla indi herkes arabanın etrafına geçerek efenin konuşmasını dinledi "dikkatli olun herkes temkinli davransın evrim benim yanımda özge ile ateş anlaşıldı mı" herkes onayalar tepkiler verirken yiğit in onaylamaz bakışları efenin gözlerinin üzerindeydi herkes bir yere dağılıyordu ateş ve özge ortalığı dolaşıyordu efe ve evrim bir birine bakarak gülüyordu sanki bir oyunun gerçeğini anlatmak gibiydi geveze sarı civciv bunlarda normal arkadaş gibi konuşuyorlardı efe bir anda argeji gördü argejde onların alanına girmişti artık ateş ve özge çaktırmadan herkesi tek tek gönderiyordu yiğit ve sarı civciv herkesi gönderiyor aynı ateş ve özge gibi herkes di dağıtırken bir yandan da özgeyi seyrediyorlardı agejin bombayı patlatacağını anladıklarında herkesi göndermeye devam ediyorlardı argej bir anda ortadan kayboldu ateş eden adama döndü ateş etmesine rağmen patlattı kendi bomba patlarken arada kalan çocuğu kurtaran özge oldu argej kaçmıştı özge çocukla ilgileniyor bir yandan kanayan elini inceliyordu ateş ona yardım ediyor diğerleri insanları inceliyordu efe korkuyla evrimi elinden çekmiş hala bekliyordu arkadan gelen merminin geldiğini söylenin dediğinde efe evrimi yere doğru atıyordu ikisinin yere düşmesi büyük olay olmuş olsa bile diğerleri ile uğraştıkları için konuşma olmuyordu oraya yakın emliyeti arayarak orayı onlara teslim ettikten sonra kahvaltı için buldukları duvarları özlü sözlerle yazılı eski den kullanılan eşyaların olduğu kafede  kahvaltı yapıyorken gülüşmelerde eksik olmuyordu tabi karagaha gittiklerinde herkes kendini başka yere attı ayakları ağrıyan mı yoksa uykusuz mu hepsi vardı özge odada da oturmuş ateşle oyun oynuyor evrim odada uyuyor yiğit sarı civciv istanbullu çorlak ve efe langırt oynamaya çalışırken ateş ve özge gülmekten ağlıyordu saat 20.00 olduğunda akşam yemeğinde gülmeyle geçti yine akşam yattıktan sonra herkes derin bir uykuya daldı sabah kahvaltıdan sonra çaylar yudumlanırken 

EVRİMİN ANLATIMIYLA 

çayları içerken sarı civciv kalktı 

-dün ben yoktum neler neler olmuş bende şimdi ben gibi gitmeyen kardeşlerim için videomuz var

benim gözlerim açıldı efeyle benim olan bütün gözler videodaydı en son el ele olduğumuz o fotoğraftaydı