Bölüm25 Biraz Eğlence

908 129 19
                                    

Bu günlerde sadece hafta sonları çalışmıyordum. Hafta içleri de gitmeye başladım.

Böylece daha fazla kazandım.

Garip bir şekilde bu haftasonu müşteri sayısında inanılmaz bir artış oldu. Daha çok bizim okuldan öğrenciler geliyordu.

Neyse bu sadece daha fazla bahşiş demek.

Ama bu gün hiç beklemediğim bir şey oldu. Canım arkadaşlarım kafeye geldiler.

Utanmazlık nedir bilmem diyen küçük ergen grubu bilmemekle kalmıyorum üstüne en havalı benim pozlarıyla içeri girdiler.

Haaah. Zack ve Yvonne yan yana otururken Paul karşılarına geçtiler.

Yanlarına gittim.

-Siparişinizi alabilir miyim?

Beni gören üçlü bir an dondular. Benim burada olacağımı biliyordular peki neye bu kadar şaşırdılar?

İlk konuşan Zack oldu.

-Ka.. Katherine bu gerçekten sen misin?

-Başka kim olabilir ki? Sipariş?

-Sen çok değişmişsin.

Demek buna şaşırdılar.

-Sipariş??

Bu sefer Paul ortaya atladı. Onu dövdüğümden beri iyileşmiş gibi gözüküyor.

-Haha. Boşver siparişi neden yanımıza gelmiyorsun?

Acaba onlar balık mı? Yoksa olanları bu kadar çabuk unutmaları mantıklı değil?

-Siparişiniz yoksa gidiyorum.

Arkamı döndüm ama bu sefer beni
çileden çıkaran bir ses duydum.

-Zack, Paul boş verin hala olanlar için kızgın olmalı. (Yvonne)

-Hala onun için trip attığına inanamıyorum. (Zack)

Paul bir şey sezmiş gibi konuştu.

-Haha. Abartmayın hadi konuyu değişelim.(Paul)

-Ama ben ne yapmalıydım birbirimizi bu kadar seviyorken neden ayrı kalkmalıyız veya bunu gizlemeliyiz? (Yvonne)

-Hoho~ Sizi sevgi yapmama ne dersiniz?

Paul hemen ayağa kalktı.

-Ka.. Katherine lütfen sakin ol.

-Aradan çıkar mısın yoksa senide mi sevgiye boğayım?

Paul hemen elimi bırakıp kenara çekildi.

-Yani sence en iyi arkadaşının sevgilisini çaldıktan sonra onu sizi affetmemekle suçlamak doğru mu?

Yvonne'nin hemen gözleri doldu.

-A..ama ben onu hick.. gerçekten...

Tabi ki kahramanımız kadın kahramanın ağlamasına dayanamadı ve klasik satırları tekrarladı.

-Ona böyle davranmak zorunda mısın? Ve beni senden çalmadı ben ona kendi isteğimle gittim!

Şimdi anlamadığım şey şu beni aldattığını kabul etmedi mi?

-Yani benimle çıkarken başka bir kızla daha görüştün ve ben sizi affetmeliyim?

-Ha.. hayır o şekilde deyince.

-Nasıl demeliyim? Yalan mı?

Artık Yvonne açık açık ağlıyordu.

-Sen yine de böyle dememelisin olan oldu ama sen hala onun kalbini kırıyorsun!

-Öyle mi? O zaman neden onun yerine bir kaç kemik kırmıyorun?

-huh?

Paul çoktan kafenin diğer ucuna gitmişti.

Burası zaten dediğim gibi bizim okulun öğrencileriyle doluydu.

Yan masada oturan erkek gurubuna yaklaştım.

-Üzgünüm bu içeceği ödünç alıyorum sonra yenisini getireceğim.

Kafasını salladı ve bende ılık kahveyle ilerledim.

-Sen ne yapmaya çalışıyorsu...

Bir sonraki sahneden başından aşağı kahveyi dökmüştüm. Ahh bu çok rahatlatıcı.

Ama Yvonne hala ağlıyor onun için de bir şeyler yapmalıyım.

-Hey bu timsah gözyaşlarını bırak herkes gerçeğin farkında.

Yvonne bir sürü kişinin izlediğini farketti. Böylece taktik değişimine karar verdi.

-Katherine sen benim en iyi arkadaşımsın ama lütfen beni anla. Arkandan iş çevirmek istemedim sadece... Ben onu gerçekten seviyorum.

İşte mükemmel bir sahne. Meleksi bir yüzle böyle şeyler söylersen ben bile sana düşebilirim.

-Öyle mi? Zaten istediğini aldın neden hala yanıma geliyorsunuz? Hadi ama burada benim zor duruma düşmemi istediğin açık. Ama buradaki herkes gerçeği çoktan gördü.

-Hayır ben!

-Hadi artık buradan gidin yoksa elimden bir kaza çıkacak.

Yvonne ayağa kalktı ve yanıma geldi.
Ne yapmaya çalışıyor?

Bir anda kendini yere attı.

-Katherine lütfen böyle deme. Sen benim en iyi arkadaşımsın nasıl sana böyle bir şey yapabilirim?

Demek yeni gelecek olanları kandırmaya çalışıyor. Çünkü bu pozisyonda mağdur duran o. Ama kimin umurunda bu benim çok hoşuma gidiyor.

-Yvonne yukarı bak.

Ayağıma sarılmış kızın çenesini tek parmağımla kaldırdım.

-Buradan bakınca gerçekten... burası sana en çok yakışan yer.

Sırıttım ve yüzüne baktım.

Bir anda elime vurdu ve ayağı kalktı.

-Bunu unutmayacağıma emin ol!

Kahveye bulanmış Zack'i kolundan tuttu ve çıkardı. Yazık Zack hala şokta gözüküyor.

Paul'da peşlerinden koştu ve gitti.

İlk başta sıkıcıydı ama sonradan beni eğlendirmeyi başardılar yani şimdilik gidebilirler.

Elime vurduğu kısım tırnağı yüzünden çizilmişti. Elimi ovdum ve çıkan kanı yaladım.

Tükürüğün anestezik etkisi olduğunu duymuştum.

O sırada izleyenler: Korkunç...

_______
Yazar:Villainesssss






Asıl Suçlu KimTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon