Bölüm31 Sınav Öncesi

914 123 16
                                    

Diğer gün müdür bize katıldı. İkimizi yanına alıp önemli noktaları tartıştık. Kendisi matematik öğretmeniymiş.

Benden çok daha az şey bildiğine bahse girerim.

Bu günü de bir şekilde geçirdikten sonra sıra asıl olaydaydı. Sınav...

Bu sınav ülkenin her yanından öğrenciler bağlı oldukları şehirlerde bir üst tura geçmek için giriyor.

Ülke içinde kazanan kişi ise ulusal turnuvaya gidiyor. Tabi üniversite için burslar falanda cabası.

Bu sınavı kazanıp burada biraz daha kalkmalıyım. Sonrada kaybolurum. Eğer yar altı kralı yardım ederse işim kolaylaşır.

Ama ona yaklaşmadan önce kendimi güvenceye almalıyım. Onun gibi bir adam herhangi bir şeyi yapabilir.

Gün içinde haberlerde gördüğümüz kazara olan ölümlerin çoğu aslında öyle değil.

Aynı zamanda adını bile duymadığınız insanlar her gün orada hayatını kaybediyorlar. Buna dur demeliyiz. Unutmayın yer altı örgütleri her zaman yeni insanlar bulabilir ama sevdiklerimiz yerlerimizi dolduramaz. Bağımlılıktan kurtulmak için bize bağlanabilirsiniz.

Ahem. Kısacası tehlikeli bir yer. Ölmemek için bir kaç kayıt alıp farklı yerlere koymalıyım.

Eskisi kadar güçlü olsaydım bile onların inine yalnız başıma girdikten sonra kaçma ihtimalim düşük olurdu.

İçerideki adam ve tuzak sayısını düşünün.

Demişken... Ondan bir iki silah istememde sakınca olmaz değil mi?

Anonsla herkes yerlerine geçti. Kalemim silgim her şeyim tam. Hazırım!

Önümüze kitapçıklar ve optik kodlama kağıtları verildi.

Sorulara göz gezdirdim. Kesinlikle okuldakinden daha zor ama benim için hala kolay.

Sorular kesinlikle çözdüğüm örnek sorular gibi değildi. Unutamıyorum yani halkı olduğuma eminim.

Bir dahaki sınava çalışmayacağım daha iyi.

En azından önceden aldığım dersler işe yarıyor. İşlem hızımı ve soruyu kavrama hızımı göz önüne aldığımızda sınavı ortalamanın üstünde bir hızda bitirdim.

Zihnimde yaptığım işlemleri kontrol ettim. Yanlış bir şey göremedim. Gözünden kaçan bir şey olabilir ama kim takar ver gitsin.

Bir yerden sonra sıkıldım ve kağıdı verdim. Her kes yazıyordu ve neden kağıtla yüz yüze oturayım ki? Şuan beni ilgilendiren başka şeyler var.

Dışarı çıktım ve müdürü ayakta gördüm.

-Katherine ne kadar erken çıktın.

Endişeli görünüyor.

-Sınavı basit yapmaları onların suçu.

O sırada etrafta oturan öğretmen ve veliler: ...

-Müdür.

-E..efendim?

-Ben gidiyorum.

-Ha? Dur bir dakika nereye?

-Acıktım.

-...

-...

Müdür bir iç çekti bende arkamı dönüp gittim. Beni sarmaz ben açım. Artık param da var.

O zaman gidip lezzetli aburcuburlar alabilirim.

Kantine gittim ve gördüğüm her lezzetli şeyi seçtim.

-Bayan kredi kartı geçmiyor.

Ne? Neeee!?

Böylece hepsini geri verdim.

-Katherine ne oldu yemek almadın mı?

-Ben gidiyorum.

-Yine mi? Haha nereye?

-Markete.

Böylece bir kez daha onu arkada bırakıp çıktım. Beklemenin manası ne zaten sonuçlar bir kaç gün sonra çıkacak.

Sınavım da bitti. Neden o gıcık çocuğu beklemeliyim. Gerçi geçen gün onun parasını bayağı harcadım ama.

Ben de kimsenin borcu kalmaz düşmanımın bile o nedenle ona bir şekilde geri ödeyeceğim.

Mesela Kickstart'a bir borcum var. Onu zorla da olsa ödeyeceğim. Acılı bir ölüm veya onun gibi bir şey herneyse borç borçtur.

Markete girdim ve heyecanla tüm sepeti doldurdum.

Kasadaki bayan şaşkın gözüküyordu ama parayı ödediğim sürece sıkıntı yok.

Kredi kartımı çıkardım.

Kadın önce şok oldu. Sonra gergin bir şekilde parayı çekti.

Ahh siyah kart verdiğim için mi? O Banche yok mu!? Alıştığım için farketmemiştim.

Ona açık bir şekilde fakir olduğumu dedim ama neyse yapacak bir şey yok.

Yiyeceklerle çıktım ve boş bir banka oturdum. Sonra sırayla yiyecekleri yemeye ve önündeki parkı izlemeye başladım.

Burası bir kaykay parkı olsa gerek. Ben oturup yerken bir kavga başladı. Ahh zorbalık mı?

Yardım etmeli miyim? Boşver zamanımı harcamaya deymez.

-Arkadaş olduğumuzu sanmıştım!

-Senin gibi bir ezikle mi sadece paran olduğu için yanındaydık.

Bu tanıdık geliyor.

-Şimdi işimiz bittiğine göre kaybolabilirsin.

İki çocuk onu tuttu ve diğeri yumruk attı.

Hoho~ biliyorsun sadece son sözleri bağırmasaydın beni ateşlemezdin.

-Hey neden intikam almana yardım etmiyorum?

Yumruk yiyen çocuk bana baktı.

-Haa sen ne yapabilirsin ki?

Dedi dövülmek üzere olan çocuk.

Onu takmadan bir daha sordum.

-Son kez soruyorum.

Çocuk kafasını evet şeklinde salladı.

O zaman oyun başlasın.

______
Yazar:Villainesssss


Asıl Suçlu KimWhere stories live. Discover now