16. Bölüm

3K 262 52
                                    

İyi okumalar.❤️

Arem'in son dediği şey ile Melodi gözleri dolmuş bir şekilde ona bakmaya başlamıştı. Derin bir yutkunmadan sonra
" Sen iyi birisin." demişti. Arem yan bir şekilde güldükten sonra " Belki sadece sana iyi davranıyorumdur." demişti. Melodi omuz silktikten sonra
" Kötülüğe inanmadığımı ilk geldiğin zamanlarda söylemiştim. Yaptıklarının bir sebebin vardır." demişti. Arem Melodi'nin dediğinden sonra geçmişten aklında kalan üç beş şey sanki hazırda bekliyormuş gibi aklına girmişti.

Evet her zarar verdiği kişiyi sebepsizce zarar vermemişti. Ama bunu bilen kişi sayısı her zaman fazlası ile az olmuştu. Düşüncelerinden ayrıldıktan sonra tekrar Melodi'ye bakmış ve " Şimdi korkmuyorsun. Ama bir gün benden korkarsan düşünmeden bunu dile getir." demişti. Melodi göz devirdikten sonra
" Buna ihtiyacım olmayacak." demiş ve yerinden kalkmıştı. Arem'in önüne geldikten sonra onun saçını karıştırıp
" Okula gidelim." demişti. Arem kafa sallayıp yerinden kalktıktan sonra okula doğru yürümeye başlamışlardı. Okulun bahçesinden içeri girdiklerinde bahçe bomboş bir şekilde önlerine serilmişti.

Melodi telefondaki saate baktıktan sonra Arem'e dönüp " Dersteler." demişti. Arem de kafa salladıktan sonra " Kantine gidelim. Su almam gerek. Bugün sayende hazırlıksız bir stres yaşadım. Hala karnım kasılıyor." demişti. Melodi gülümsedikten sonra " Şüpheleniyordum ama. Her neyse gidelim hadi." demiş ve okul binasına doğru gitmişti. Kantine gittiklerinde Melodi bir su istediğini söyleyip beklemeye başlamıştı. Kantinci adam elinde bir şişe su ile geldikten sonra parasını almış ve iyi dersler dedikten sonra tekrar gitmişti.

Melodi suyu Arem'e verdikten sonra sınıfının olduğu kata doğru ilerlemiş ve tam kapının yan duvarına yaslanmıştı. Arem de onun gibi duvara yaslanmış ve kafasını da duvara koyup tavanı izlemeye başlamıştı. Bir kaç dakika sonra zil çaldığında saniyeler içerisinde boş olan koridor öğrencilerle dolmaya başlamıştı. Arem yerinden ayrılıp Melodi'nin yanına geçtikten sonra Melodi kendi sınıfından içeri girmişti.

Nefes'i öğretmenin yanında soru sorarken gördüğünde direk yerine geçmiş ve çantasını çıkarıp sırasına koymuştu. Derin ne olduğuna baktıktan sonra kitaplarını çıkarıp sıranın üzerine koymuş ve Nefes ile konuşan öğretmene bakmıştı. Öğretmen izlendiğini hissettiğinde kafasını soru kitabından kaldırıp kendisine bakan Melodi'ye çevirmişti bakışlarını. Melodi başı ile selam verdikten sonra öğretmen de selam verip " Hoş geldin." demişti sevecen bir şekilde. Melodi utangaç bir şekilde hocasına baktıktan sonra
" Dersinize yetişemediğim için özür dilerim hocam." demişti tüm içtenliği ile.

Öğretmen sorun olmadığını söylermiş gibi kafa salladıktan sonra tekrar Nefes'in getirdiği sorular ile ilgilenmeye başlamıştı. En sonunda soruların hepsi bitmese de ders zili çaldığı için öğretmen sınıftan çıkmak zorunda kalmış ve Nefes Melodi'nin yanına gelmişti. Yerine oturduktan sonra omzuna çok da sert olmayacak bir şekilde vurmuş ve
" Haber de vermiyor. Ben de geç gelirdim iki saat daha uyurdum." demişti. Melodi acı ile kolunu tuttuktan sonra ona bakmış ve " Ya geç kalmak aklımda yoktu birden gelişti." demekle yetinmişti.

Melodi içeri giren öğrencilere baktıktan sonra giren herkesin kendisine baktığını fark ettiğinde kaşlarını çatıp emin olmak adına çevresine bakmıştı. Kendisine baktıklarında emin olduğunda Nefes'e dönüp " Neden bakıyorlar?" diye sormuştu. Nefes kocaman olmuş gözlerle yutkunup Melodi'ye bakmış ve önüne dönüp sırasındaki kalemleri düzenlerken 
" Bilmem." demişti. Derse öğretmen girdiği an sınıftakiler ayağa kalktığında Melodi'de ayağa kalkmıştı. Öğretmen sınıftakilere selam verdikten sonra elindeki çantayı masaya koymuş ve kalakalmıştı. Sınıfa göz gezdirdikten sonra öğretmenin ela  gözleri Melodi'nin kahve gözleri ile buluşmuştu. Bir süre tedirgin bir şekilde baktıktan sonra ellerini çantasından çekip doğrulmuş ve
" Melodi bir sorun yok değil mi?" diye sormuştu.

Benim Meleğim ( Melez) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin