Benim Meleğim ( Melez)

52. Bölüm

Felix bütün odaları ve evi dolandıktan sonra salonda oturan arkadaşlarının yanına gitmişti. Bütün gözler kendisine döndüğünde onlara kısa bir süre bakmış ve " Giray abi nerde bilen var mı?" diye sormuştu. Nefes oturduğu yerde daha da küçülürken Carmen " Spor salonundadır.  Bu aralar o da fazla yorgun düştü. Zihnini toplamak için gitmiştir." demişti. Felix haklı olduğunu belki edercesine kafa salladıktan sonra " Ben kraliçenin yanına gidiyorum o zaman. Onun da durumunu kontrol etmemiz gerekiyor." demiş ve sağa ve sola doğru esneyip kapıya doğru yönelmişti. Carmen yerinden kalktıktan sonra " Bende geliyorum." demiş ve kardeşinin sırtına bir kaç kez vurduktan sonra yürümeye devam etmişlerdi. Kapıdan çıkmadan önce kızlara dönüp " Görüşürüz kızlar." demiş ve kendisini tamamen odadan dışarı atmıştı.

Melodi hala ayrılmadığı Arem'in yanından onun elini incelerken burnunu çekmiş ve " Henüz bir gün oldu belki ama artık uyanamaz mısın? Hissettirdiğin güvene ihtiyacım var." demişti. Bir elini Arem'in elinden çektikten sonra ateşini kontrol etmek için elini alnına götürmüş ve ateşini kontrol etmişti. " Yüksek değil ama anlamıyorum ki. Sizin yapınız tamamen farklı. Kalbimi sıkıyorlarmış gibi hissediyorum." demişti. Kafasını Arem'in koluna koyduktan sonra gözlerini kapatmış ve kendisini düşünceler içine hapsetmişti. Bir kaç dakika sonra gözlerine gelen mavi ışık yüzünden gözleri kamaştığında kafasını kaldırmış ve ışığın kaynağına bakmıştı. Odanın bir köşesinde mavi renkte ki portalı gördüğünde ayağa kalkmış ve korku ile beklemeye başlamıştı. Portal tamamen açıldığında Wigen içeri girmişti. Melodi kocaman olmuş gözleri ile Wigen'e bakmış ve " Wigen." demişti şaşkınlıkla. Wigen sırtındaki çantayı düzelttikten sonra yatakta uyuyan Arem'e bakmış ve
" Aman tanrım gerçekten doğruymuş." demişti. Ardından Melodi'ye bakmış ve yanına gidip ona sarılmıştı. Kısa bir sarılmadan sonra ayrılmış ve Melodi'nin omuzlarından tuttuktan sonra
" Dünya sizi konuşuyor kraliçenin bulunduğunu savaş olduğunu Arem'in kanadının kırıldığını herkes herşeyi biliyor. Kralın tahttan atıldığını. Arem'in gücünü. Herkes artık herşeyi biliyor." demişti ciddi bir şekilde. Ardından Arem'in yanına gitmiş ve " Hakkı olanı alma zamanı geldi. Onu destekleyen milyonlar var. Yıllar önce yuvasından ayrılıp sokaklarda bir çöp gibi yaşadı. Artık evine dönme zamanı geldi." demişti. Melodi gözünden dökülen yaşı fark ettiğinde elinin tersi ile silmiş ve hala uyuyan Arem'e bakmıştı.

Bir kaç adımda yanlarına gelmiş ve eski oturduğu yere yerleşip " Onu uyandırabilir misin?" diye sormuştu. Wigen birden bütün ümidi çekilmiş gibi kalakaldığında Melodi tedirgin bir şekilde ona bakmış ve " Yapamaz mısın? Uyandır onu." demişti. Wigen kafasını salladıktan sonra " Buna biz karar veremeyiz bu vücudu çoktan dinlenmiş olması gerekiyor. Geri gelip gelmek istemediğine kendisi karar verecek. Ama bana öyle geliyor ki o geri gelecek. Olmayan hayallerini yarım bırakacak birisi değil o." demişti iç çekerken. Melodi anladığı cümle karşısında
" Olmayan hayaller." diye tekrarladığında Wigen kafa sallamış ve
" Ona ne zaman hayalini sorsam hiçbir hayalim yok derdi. Bazı insanlar olmayan hayallerini gerçekleştirmek için yaşarlar. İçten içe kendilerinin bile farkına varamadıkları bu yüzden yok saydıkları hayaller. Hadi ordan imkansız diyip saniyesinde vazgeçilen hayaller. Onlar olmayan hayallerdir. Tıpkı ölü bedenler gibi. Ölü olmalarının gerçek oldukları anlamını değiştirmediği gibi. Küçücük bir pürüz yüzünden kalbe gömülen hayaller. Olmayan hayaller işte bunlardır. Yok sayılan, umutsuzca vazgeçilen ve öyle kabullenilen hayal topluluğudur." demişti. Sırtındaki çantasını yere koyduktan sonra Arem'in kanadını elleri arasına almış ve incelerken bir yandan da " Güzel sarılmış." gibi mırıltılar çıkarmaya başlamıştı.

Melodi bütün odağı dağılmış bir şekilde Wigen'i takip ederken " Peki gerçekten hayalleri olmayan insanlar. Bir hedefi olmayan onca insan var." diye sorduğunda Wigen tıslar gibi gülmüş ve
" Hedefi olmak zorunda değil zaten. Ama herkesin hayali vardır. Kimisi ev kimisi araba. Herkesin hayali farklıdır küçük bir çocuğa sorsan şeker der hasta bir bedene sorsan şifa der. Zengin bir girişimciye sorsan biraz daha salak olup mutlu olmak ister. Ama mutlaka her insan hayatında bir kez bile olsa gelecekten bir yıldız çalmıştır. Hedef kararlılıktır, arzudur, bedeninin ait olmak istediği yerdir ait olmak istediği şeydir. Ama hayal bütün saflığı ile kalbin istedikleridir. Bazen düşündüğüne gözlerinin dolmasına sebep olan şeydir. Hedefiniz her zaman olsun ama kalbinizin de beslenmeye ihtiyacı var." demiş ve elindeki kanadı düzgün bir şekilde yerine uzandırdıktan sonra eğildiği yerden doğrulmuştu. Melodi Wigen'in anlattıklarından sonra Arem'e baktığında zihnine fark etmeden kurduğu hayaller akın etmeye başlamıştı.