On İki

237 21 5
                                    

"Siktir."

Kiyoomi, durmadan öksürdüğü için nefesinin altında küfrediyor. Donuyor ve nasıl bu kadar hasta olduğu hakkında hiçbir fikri yok.

Kendine çay yapacaktı ama o gücü bulamadı. Çalan telefonunun nerede olduğunu bulmaya çalışırken etrafa küfürler savurmaya devam eder. Sonunda tezgahın üzerinde olduğunu görür. Arayan tabii ki Atsumu.

"Alo?" Öksürür.

"Omi sesin çok kötü geliyo. Hasta mısın?"

"Evet."

"Oraya geliyorum." Ve arama biter.

Kiyoomi duş almaya karar verir. Yedek anahtarlarını daha önce Atsumu'ya vermişti. Şimdi tek umudu aptal olmaması ve onsuz gelmemesi.

Atsumu dış kapıyı açar ve içeri girer. "Omi, neredesin?" Poşetleri mutfağa bırakır ve çay yapmak için su kaynatır. Banyodan su sesi duyduğu için artık Kiyoomi'ye seslenmez.

Kiyoomi için ıhlamur yapar ve biraz bal ekler. Biraz da limon sıktıktan sonra bir tepsiyle odasına götürür. Osamu ile birlikte her zaman denedikleri, öksürüğe iyi geldiğini bildiği yöntemi hatırladığından yanında mentollü merhem(vicks) getirdi. odasına götürür. Çok geçmeden banyo kapısı açılır ve Kiyoomi tüm görkemiyle, belinde bir havluyla odaya girer.

"Gelmişsin."

"Seslendim ama duymadın."

"Üşüdüm."

Atsumu, Kiyoomi'nin rahat giyinmesi için arkasını döner.

"Üstüne bir şey giyme."

"Şüpheli değil mi bu şimdi?"

"Dirty minded olanın ben olduğumu sanıyordum, Omi. Yoksa bir şey olmasını mı umuyorsun?"

"Kapa çeneni."

Atsumu kıkırdadı. "Buraya gel. Otur ve çayını iç. Saçını kurutacağım."

Kiyoomi söyleneni yapar ve komodinin üzerindeki bardağa uzanır, bir yudum alır. "Teşekkürler."

Atsumu sadece gülümser ve saçını kurutmaya başlar.

"Üşüdüm."

"Neredeyse bitti."

"Neden bana hiçbir şey giymememi söyledin?"

Atsumu merhemi gösterir. "Samu ve ben hasta olduğumuzda bunu hep yapardık. Öksürüğü hemen iyileştirir. Yarına bir şeyin kalmayacak Omi."

Atsumu, elindeki merhemden yeterince alır. Yatağın kenarına oturan Kiyoomi'nin arkasına geçer ve sırtına sürtmeye başlar. Kiyoomi, sırtındaki eller sayesinde biraz gevşemeye başlar.

"Ya Omi. Böyle çok tatlısın."

Kiyoomi ne cevap vereceğini bilmediği için sessizliğini koruyor. Enerjisi de yok zaten.

"Bana dön."

Kiyoomi şaşırır ama hemen söyleneni yapar. Atsumu'nun gözlerinin içine bakar. Atsumu bu sefer merhemden biraz daha alır. Sonra göğsüne sürmeye başlar. Kiyoomi'nin duyguları karmakarışık. Aşık olduğu adam ellerini vücudunda gezdirirdiğinden donuyor da olsa bir anlamda ateş gibi yanıyor. Ve bunun sadece merhemin mentolünün etkisi olmadığının da farkında.

Atsumu merhemi sürmeyi bitirir. Kiyoomi'nin üzüntüsü açıkça görülür, çünkü tarif edilemez duyguları kaybolmuştu. Atsumu sweatshirtünü çıkarır ve giymesi için Kiyoomi'ye verir.

"Bunu giy. Dolaptakilerden daha sıcaktır. Ben de senden ödünç alacağım."

Kiyoomi gözlerini önündeki muhteşem varlıktan zar zor ayırıyor, elindeki Atsumu'nun içinde çok şirin göründüğü bebek mavisi sweatshirt'e bakıyor. Elinden alıp giyer ve Atsumu gibi koktuğu için gözlerini kapatıp, yakasından tutarak kokusunu içine çeker.

Bu sırada Atsumu, dolabın önünde ne giyeceğine karar vermeye çalışıyor. Kiyoomi, çayını içerken onu sessizce ve hayranlıkla izliyor, yarı çıplak olduğu gerçeğinden hiç rahatsız olmuyor.

"İstersen böyle kalabilirsin."

"Hastalığın seni biraz sapıklaştırmış gibi görünüyor, değil mi?"

"Sarhoş hissediyorum. Umarım yarın söylediklerime pişman olmam ama şu anda harika görünüyorsun."

Kiyoomi, Atsumu'nun yanaklarının kızardığını fark eder. "Böyle bir şeyi bu kadar gelişigüzel söylememelisin." Kendi kendine mırıldanır.

Siyah sweatshirt'ü alır ve giyer. Kiyoomi'ye yaklaşır ve uzanması için onu nazikçe yastığa doğru iter. "Dinlenmelisin."

Atsumu yatağın kenarına oturur ve Kiyoomi'nin saçını okşamaya başlar.

"Bu renk sana çok yakışıyor."

"Sana yakıştığı kadar iyi değil."

"Şşş istersen biraz uyu. Ben burdayım."

"Hasta olacaksın. Fazla yaklaşma."

"Umurumda değil."

"Hasta olursan karışmam."

"Benimle ilgileneceksin sen de. Tıpkı benim yaptığım gibi."

"Yapmayacağım."

"Yapacaksın."

"Yanıma yatabilir misin?"

"Şu anda çok tatlısın Omi ne dersen yapabilirim."

"Uzan."

Atsumu yorganı hafifçe kaldırır ve Kiyoomi'nin yanına uzanır. Kiyoomi ona doğru dönerek kolunu başının altına uzatıp, Atsumu'yu kendine doğru çeker ve ona sımsıkı sarılır.

"Seni tanıdığım için çok şanslıyım."

mine | sakuatsu | türkçe Where stories live. Discover now