mine | sakuatsu | türkçe

Yirmi Altı

"Bu bir şaka mı?"

"Tabii ki değil."

"Seni yıllardır seviyorum."

"Sanırım ben de öyle."

"Nasıl?"

"Partide hissettiklerimi daha önce birçok kez hissettim."

"Partide nasıl hissettin?"

"Anla işte."

"Kelimelerini kullan."

"Seni kıskandım, anlasana."

"Seni kaybetmekten çok korktum... Duygularımı içime gömdüm. Biliyorsun Atsumu. Hayatımda sahip olduğum sayılı şeylerden en güzeli sensin."

"Özür dilerim... öylece çekip gittiğim için. Şeyden sonra..."

"O gece seni sevdiğimi söyleyecektim. Sen beni öpmeden hemen önce."

"Cidden mi? Biraz daha bekleyip seni sonra öpmeliydim."

Kiyoomi ona doğru dönmeye çalışırken Atsumu onu sıkıca yerinde tutuyor.

"Güzel yüzünü göreyim."

"Böyle bir şeyi bu kadar gelişigüzel söylememelisin!"

"Nedenmiş?"

"Çünkü öyle."

Atsumu, Kiyoomi'nin bukleleriyle oynamaya başlar. Onları parmaklarına sarar, dışarı çeker ve bırakır. Kiyoomi, Atsumu'nun beline sarılı elini alır ve parmaklarını onunkilerle kenetler. Parmak eklemlerini tek tek öper. Atsumu bu jest karşısında istemsizce kızarır ve şükürler olsun ki arkası dönüktür.

"Gözlerinin içine bakarak söylemek istiyorum."

"İmkansız."

"Senin de aynısını yapmanı istiyorum."

"Mümkün değil."

"Seni özledim."

"Ama ben yanındayım."

"Önemli değil. Yüzünü özledim."

"Yazık olmuş."

"Çok acımasızsın."

"Sen daha çok."

"En azından sana sarılmama izin ver."

Bir anlık sessizliğin ardından Atsumu hızla arkasını döndü. Kiyoomi ona doğru döndü. Elini kolunun altından, kalbinin üzerine ilerletip orada dinlendirdi.

"Kalp atışını hissedebiliyorum."

"Kapa çeneni."

Kıyafetinin üzerinden omzunun ve boynunun birleştiği yeri öper.

"Çok tatlısın."

"Biliyorum."

"Ve alçakgönüllü."

"Teşekkürler."

Kiyoomi bu sefer boynunu öper, titrediğini görünce gülümser. Küçük öpücükler vermeye devam ediyor. Onu daha fazla kızdırmak için boynundan sırtına üfler.

"Yani beni kıskanıyorsun."

"Kapa çeneni. Biliyorum sen de beni kıskanıyorsun."

"İnkar etmedim ki. Neyse ben azından Kenma ile çıkmadım."

"Onu kollarına aldın ve yuttun."

"Tenma'nın dizini kasıklarına koyduğunu görmediğimi sanma."

"Dediğin gibi. O yaptı, ben değil. Ama bunu Kenma'ya yapan sendin."

"O kadar mı kıskandın?"

"Hayır."

"Yalancı."

Boynuna öpücükler kondurmaya devam ediyor. Atsumu yaşadığı duygulara dayanamaz ve yüz üstü yatar. Sonra aniden arkasını döner ve yüzünü Kiyoomi'nin göğsüne bastırır. Kiyoomi kollarını sıkıca etrafına sararak onu daha da yakınına çeker.

"Sormanın pek bir anlamı yok sanırım ama, benim misin şimdi?"

"Neden bahsettiğini bilmiyorum."

"Bana bak."

"Şşş. Uyuyorum."

Kiyoomi içini çeker ve başını öper.

"Hadi güzelim, yüzüme bak."

"Omi beni öldürmeye mi çalışıyorsun?"

"Bir daha o kelimeyi kullanma."

Kiyoomi, Atsumu'yu nazikçe kollarından uzaklaştırır ve gözleri buluşur. İkisi de gözlerini birbirinden ayırmadan bakarlar.

"Hayal mi kuruyorum?"

"Hadi test edelim." Atsumu, Kiyoomi'nin kolunu çimdikler.

"AH- Sen bittin." Kiyoomi onu gıdıklamaya başlar. Gülmeye başlayan Atsumu, durması için yalvarır ama dinlemez. Sonunda Atsumu, dudaklarına kısa ama tatlı bir öpücük kondurarak onu durdurmayı başarır.

"Bu adil değil."

"Oldukça adil."

"Yetmedi."

Bu sefer öpücüğü başlatan Kiyoomi'dir. Yavaşça ve tutkuyla alt dudağını emmeye başlar. Atsumu dudaklarını aralayıp diline yol verir. Hareketlerinden habersizdir ve sanki hayatı bu öpücüğe bağlıymış gibi tüm dikkatini verir.

"Tamam aşk böcekleri. Kesmeyecektim ama haber vermek istedim. Ben gidiyorum. Samu'dan paramı almaya. Teşekkürler. Tebrikler. İyi günler."

Rintarou, Osamu ile bahsini kazandığına dair videolu kanıt çeker ve işini bitirdikten sonra arkasını dönüp gider. Kiyoomi ve Atsumu bir süre kapıya baktıktan sonra birbirlerine dönerler.

"Sanırım seninim."