mine | sakuatsu | türkçe

On Üç

"Tanaka bir parti vereceğini söyledi"

Oikawa heyecanla haberi Atsumu'ya verir. Şu anda sabah koşularını yapıyorlar.

"Kesinlikle gidiyoruz."

"Evet. Uzun zamandır eğlenceli bir şey yapmadık."

"Şu anda çok azgınım lütfen bana partinin bu gece olduğunu söyle. Belki yeni insanlarla tanışırım."

"Bu gece. Bence bu gece bu işe girmemelisin. Bu birine zarar verebilir."

"Kim zarar görecek? Benim bilmediğim bir şey mi biliyorsun?"

"Hayır. Sadece bir önsezi. O yüzden yapma."

"Sen istediğin zaman sikişiyorsun. Bırak hayatımı yaşayayım."
Kiyoomi'ye bundan bahsetmeli miyim? Oikawa derin düşüncelere dalmıştır.

*

"Gizli gizli ne konuşuyorsunuz?"

Oikawa, Kiyoomi'yi bir köşeye çekmiş ve Atsumu'nun niyetini açıklamıştı.

"Kendi işine bak." Kiyoomi duyduklarından dolayı gergindir.

"Öyle mi?" Atsumu tek kaşını kaldırdı.

"Öyle."

Atsumu, kalbinin kırıldığını belli etmemeye çalışarak Iwaizumi'nin yanına oturur.

"Ee Iwa chan, parti hakkında ne düşünüyorsun?"

Atsumu özellikle Iwa chan'ı yüksek sesle söylediği kısmı söyledi.

"Ne oldu?"

"Hiçbir şey. Neden?"

"Bana daha önce hiç Iwa chan demedin. Kıskançlık mı?"

"Neden kıskanayım ki?"

"Boş ver. Parti konusunda kararsızım."

"Değilsin, gidiyoruz." Kiyoomi, arkasında Oikawa ile onlara gelir.

"Oikawa seni hemen ikna etmiş görüyorum."

"Evet etti."

"Iwa chan, ben gidiyorum, akşam görüşürüz."

"Nereye? Ve neden Iwa chan diyorsun?" Oikawa şaşkın bir ifadeyle Atsumu'ya baktı.

"Çünkü canım istedi."

"Öyle mi? Omi Omi, bu gece ne giyeceksin?"

"Bilmiyorum. Yardım etmek ister misin?"

Atsumu, kalbine bir kazık saplanmış gibi hisseder. Oikawa'nın evinden başka bir şey söylemeden ayrılır.

"Neden gitti ki şimdi?" Kiyoomi endişelenir.

"Gizli konuşmanızdan biraz rahatsız oldu. Gerçekten, ne hakkında konuştunuz?"

"Atsumu'nun ava çıkacağını ve bu gece dikkatli olmamız gerektiğini söyledim."

"Vay."

"Kiyoomi chan, seni biraz kıskanıyor gibi görünüyor."

"Ben de öyle düşünüyorum çünkü bana Iwa chan dedi."

"Omi Omi dediğimde çok kırgın görünüyordu. Arkadaşımı incittim. Hepsi senin suçun."

"Ne yaptı çocuk be?" Iwaizumi şaşırır.

"Sence peşinden gitmeli miyim?" Oikawa kararsız.

"Hayır, bence giden ben olmalıyım. Akşam görüşürüz."

*

Kiyoomi, Atsumu'yu beşinci kez arar ama açmaz. Eve gittiğini varsayarsak, oraya gider. Kapıyı çalar ve bekler.

Atsumu kapıyı açar ama önünde Kiyoomi'yi görünce kapıyı kapatmaya çalışır. Kiyoomi kapıyı eliyle yakalar ve iter.

"Neden aramalarıma cevap vermiyorsun?"

"Neden cevap vereyim?"

"Yanlış bir şey mi yaptım?"

"Bilmiyorum, sence?"

"Atsumu."

"Kiyoomi."

"Neden Omi değil?"

"Artık o lakabı kullanmıyorum. O yeri zaten başka biri almış."

"Ne diyorsun? Oikawa mı? Senin yerini aldı derken ne demek istiyorsun?"

"Gidebilir misin? Akşam için hazırlanmam gerek."

Kiyoomi kapıyı tamamen açar ve içeri girer. Atsumu içini çekerek geri çekilmek zorunda kalır ama onunla uğraşmak istemediği için odasına gider. Kiyoomi ayakkabılarını çıkarır ve onu takip eder.

"Ayrıca, sen neden Iwa chan dedin? Bunu başlatan sendin. Bu yüzden Omi demiş olmalı."

"Onu korumak için mi bana geldin?"

"Hayır. Sadece durumu anlamaya çalışıyorum. Yanlış bir şey yaptıysam özür dilerim. Seni incitmek istediğim son şey."

Atsumu yatağına oturur, içini çeker. Dirseklerini dizlerine dayayarak öne eğilir ve başını ellerinin arasına alır. Kiyoomi ona yaklaşır ve saçıyla oynamaya başlar.

"Özür dilerim."

"Sana benden başka kimsenin Omi demesini istemiyorum."

"O zaman bana böyle diyenleri durdurmalısın."

"Neden sen yapmıyorsun?"

"Rahatsız olacağını düşünmemiştim."

"Çocuk gibi davranıyorum, değil mi?"

Kiyoomi önünde diz çöküp ve ellerini yüzünden çeker.

"Hiç de bile."

"Bunu neden yapıyorum bilmiyorum."

"Kıskandın?"

"Ben mi? Hahah kimi kıskanayım ki?"

"Beni."

"Kıskanmadım."

"Öyle olsun."

"Zaten öyle."

"Hıhı."

"Sus."

"Affedildim mi?"

"Henüz değil."

"Ne yapayım affetmen için?"

"Bu gece seks yapacak birini bulmama yardım eder misin?"