5.BÖLÜM: "YEMİN"

236 75 487
                                    

5.BÖLÜM: "YEMİN"

Yağmur damlaları beynimden içeri sızıyor, kapıları açmam için ısrarcı davranıyordu. Çoğalan damlalara inat kapılarımı açmamakta ısrarcıydım.

Yağmuru severdim. Yağmur düşüncelerime iyi geliyordu. Onları rahatlatıp geliştiriyordu.

Vadi'de ilk sabahım da yağmurlu bir günle karşılaşmıştım. Alt kattan sesler geliyordu muhtemelen herkes uyanmıştı. Genelde erken kalkan ben olurdum ama yaklaşık bir haftadır doğru düzgün uyumamıştım. Kendimi dinç ve dinlenmiş hissediyordum.

Bir süre boş tavanı izledikten sonra yataktan kalkarak odamın içindeki banyoya yöneldim. Ilık bir duş alarak kendime geldim. Üzerime havluyu sardıktan sonra dişlerimi fırçaladım. Saçımdaki havluyu açarak saçlarımın omuzlarımdan aşağı dökülmesini sağladım ve taramaya başladım.

Saçımı kurutmadan kendi doğal dalgalarının oluşmasına izin verdim ve yukarıdan sıkı bir at kuyruğu yaptım. Yüzüme, elime ve dudaklarıma nemlendirici krem sürdükten sonra banyodan çıkarak tekrar odaya geçtim.

Henüz düzenlenmemiş bavulumdan siyah iç çamaşırlarımı giydim. Ardından siyah kot pantolonumu ve siyah boğazlı kazağımı da çıkararak giydim. Dışarıda giymek için yanıma siyah deri ceketimi de aldıktan sonra aynada kendime baktım ve odadan çıktım.

Merdivenlerden inmeye başladığımda seslerin mutfaktan geldiğini anlamıştım. Tsar ve Flavus yüksek sesle bir şey tartışıyorlardı. Her zaman ki gibi.

"Günaydın," diye bağırarak neşeli bir giriş yapmıştım. Girişimle beraber herkes odağına beni alırken kısa bir günaydınlaşma faslının ardından odak benden uzaklaşmıştı. Tsar ve Flavus'un sesleri yeniden yükselmeye başlamıştı ama konunun başını kaçırdığım için ne olduğunu anlamıyordum.

Ortama attığım boş ve anlamsız bakışlarımı fark eden Larren bir yandan omlet yaparken bir yandan da beni aydınlatmaya çalışarak, "Flavus, muhafızlardan Amara'nın Tsar'a bakışlarının masum olmadığını söylüyor. Tsar'da, Flavus'un saçma sapan imalar yapmamasını yaparsa onu öldüreceğinden bahsediyor." diyerek konuyu kısaca özetlemişti.

Trixy boş bağrışmalardan sıkıldığını belli eden sesli bir nefes verirken siyah mutfak masasının sandalyesine oturmuştu. Larren'ın yanına giderek tezgahın üzerinde duran fincanlara kahveleri doldurdum ardından tabak ve çatalları masaya yerleştirdim.

Trixy sessiz bir şekilde oturuyordu. Canının sıkkın olduğu her halinden belliydi bu yüzden üzerine gitmedim. Larren omleti yaptıktan sonra kızaran patates ve sosisleri de tabağa alarak masaya koydu.

Flavus'la tartışmayı kesen taraf Tsar olmuştu. Flavus masada Trixy'nin karşısına oturmuş kahvesinden içerken tezgahın üzerinde kalan kahvaltılıkları Tsar getirmişti ve kahvaltı masamız hazırdı. Tsar, Trixy'nin yanına otururken ben Flavus'un yanına oturmuştum. Larren masanın başında ki tek kişilik sandalyeye oturmuştu. Böylelikle Larren'ın sağında Tsar varken solunda da ben vardım.

"Ballint Corbinian aradı. Birazdan Merkez'de olmamızı istediğini söyledi. Çember Mirena'nın yeminini kan büyüsüyle bağlayacak olan büyücüyü göndermiş. Büyü yapıldıktan sonra antremanlara başlayacağız. Çok fazla zamanımız yok," diyerek sessizliği bölmüştü Larren.

"Mirena'nın Mories'le birlikte yemin edecek olması hiç hoşuma gitmiyor," dedi Trixy. Sabahtan beridir kurduğu ilk cümle bu olmuştu.

"Benim de öyle. Resmen hayatı o piçin ağzından çıkacak bir kelimeye bakacak durumuna gelecek," dedi Tsar sert bir sesle.

SINIRIN KORUYUCULARIWhere stories live. Discover now