5

44.3K 3.8K 3.5K
                                    

Haiiii, ben geldiiim. Bir önceki bölüme verdiğiniz oy ve yorumlar için çok teşekkür ederim. Çok mutlu oldum cidden, umarım bu bölümü de seversiniz <33 Bol bol oy ve yorumlarınızı bekliyorumm :')

Yazım yanlışlarım varsa affoluna, keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

**

"Sorun yok, bırakın kalsın." dedi derin sesi, bu emriyle birlikte uyuz olduğum koruma ellerini kolumdan çekip geri çekilmek zorunda kaldı.

"Ağzına bir tane çarpacağım senin bir daha kolumdan tutarsan!" diye tısladım sıktığım dişlerimin arasından. Korumaya diklenirken, onun derin sesi yeniden kulaklarımı doldurdu.

"Çıkın dışarı."

Korumalar hızla başlarını sallayıp sırasıyla dışarıya çıktılar ve kapıyı da beraberinde kapatıp bizi yangın çıkışında yalnız bıraktılar.

"Sıramı kapmanın ardından şimdi benim mekanıma mı göz diktin?!" Dudağımdaki sigarayı yakmak için cebime geri tıkıştırdığım çakmağımı arayıp ceplerimi yokladım.

O sırada hızla yanıma gelip kendi çakmağıyla dudaklarımdaki sigaramı ateşlediğinde içime derin bir nefes çektim.

"Sen hep böyle bağıra bağıra mı konuşursun?" diye sordu son derece dingin bir sesle. Tek kaşım imayla havalanırken dudaklarımı araladım. "Haz etmediğim insanlara karşı, evet."

"Özellikle senin gibi ortalıkta büyüklük taslarcasına, kendini beğenmiş bir şekilde dolaşan insanlara karşı çok daha ekstra ayar olduğum için sesimin tonlaması zirveye ulaşabiliyor."

Çakmağını ceketinin cebine geri yerleştirirken sigarasından aldığı dumanı eğilip tam da dudaklarımın üstüne üfledi.

"Peki ya sen hep böyle çok mu konuşursun?" diye sorduğunda gözlerimi devirerek histerik bir şekilde güldüm.

"Kafa ütülediğimi düşünüyorsan defolabilirsin Kim?! Malum bu fakülte de daha düne kadar sana dair bir iz yoktu." diyerek ona göz kırpıp göğsünden itekleyerek her zaman oturduğum yere geçip yavaşça zemine çöktüm.

Sigarayı dudaklarımın arasına kıstırıp bacaklarımı korkuluklardan aşağıya doğru sarkıttım. Ellerimin ayalarını tırtıklı zemine yaslayıp biraz daha öne doğru kaydım.

Uyluklarım demirliklere baskı uygulayacak şekilde dururken, orada dikilmeye son verip yanıma geldi ve tıpkı benim gibi zemine çöktü.

"Ay sen mafyanın oğlusun, oturma yerlere götün başın kirlenir." diye homurdandığımda kısık bir sesle kıkırdadı.

"Hep böyle kafanın dikine gidip insanlarla zıtlaşır mısın sen?" diye sordu bu kez. Sana özel diyesim gelse de bunu dile getirmedim.

Sırıtarak tek elimi zeminde tutmaya devam ederken, diğer elimi yerden ayırıp dudaklarımın arasındaki sigaramı aldım ve başımı geriye doğru yatırarak dudaklarımı öne uzatıp sigara dumanını havaya saldım.

"Böyle biri olarak bu yaşa kadar nasıl birinin elinde kalmamışsın, şaşırdım." dediğinde boynumu hızla kaldırıp başımı ona doğru çevirdim.

"Derken?" diye soludum çattığım kaşlarım eşliğinde ona ters ters bakarak.

Dudakları beğeniyle yukarıya doğru büküldü. "Seni bu yaşa kadar kimse öldürmemiş, bu inatçılık başa bela malum." dediğinde histerik bir şekilde güldüm.

"Hah! Kolaydı! Göz korkutmaya mı çalışıyorsun sen alttan alttan? Ben bu gözdağı numaralarına kanmam yalnız."

Başını iki yana sallayıp dudakları arasından biçimsiz halkalar şeklinde sıyrılan dumanı havaya üfledi. "Sadece benim olduğum konumda başka birine bulaşsaydın kafanın ortasında şimdiye çoktan delik açmış olurlardı, buna kalıbımı basabilirim." dedi ve geniş omuzlarını indirip kaldırdı.

MAFIA IN SCHOOL • TAEKOOK +18 ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin