22.N

623 33 13
                                    

+20 VOTE SONRASI DİĞER BÖLÜM GELECEKTİR.

MULTİ :BALIM

sınıfımıza gelen Yalçın ve arkadaşlarına ders boyu eğlenerek bakmıştım.
Ulaşın yanından kalkıp parsın yanına oturduğum gün yalçının ulaşın yanına geçmesi normal mi?
Bu düşüncelerle zil çaldığı sıra kendi kendime gülerken parsın " neye gülüyorsun" diyip kolunu omzuma atmasıyla kendime geldim.

Tamam sevgili olmuştuk ama daha olalı bir gün oldu, kolunu omzuma atması normal mi?
Rahatsız olsada belli etmemeye çalışarak pars'a gülümseyip "hiiç aklıma bişey geldi de ona güldüm" diyip kafamı tekrar ulaşların sırasına çevirirken yalçınla hararetli bir şekilde konuştuğunu gördüm.

"balım gel dışarı çıkalım hava alırız biraz arifte gelicek" diyen parsın ardından topuklu ayakkabılarıyla ece sıramızın önünde belirip " bende geliyim sizle" dediğinde pars kafa sallarken ikisine bakıp " siz gidin ya ben çıkmıcam" demiştim.

Pars bu sözümden sonra ayağa kalkmış vücudunu geri sırasına koyup bana gülümseyerek " sen çıkmıyorsan bende gitmem" dediğinde istemsizce gülümsemiştim.
" git sen arif hem çağırdı" dememin ardından ece oflayıp " ay pars sende iyice aşk çocuğu oldun gidelim sevgilini yemezler merak etme tatlım" dediğinde üçümüz gülüşürken eceye baktım.
Bu sınıfa geldiğimden beri benim olduğum ortamda ilk samimi gülüşleriydi.

Eceyle pars sınıftan çıkarken pars tam kapıda durup koşarak yanına gelip bir anda yanağımdan öpünce benim kaşlar şaşkınlıkla havalanmış yüzüm ısınmaya başlamıştı bile sınıfta kalan insanların ovlaması dahada beni utandırırken pars göz kırpıp sınıftan çıktı.

Utanma balım sadece yanaktan bir öpücük diye bilmem kaç kez içimden geçirirken yanıma oturan ulaşla irkildim.
"utandın mı sen?" diyip kaşlarını çatarken kızaran yüzüme iyice bakmaya başladığında ellerimle yüzümü kapatmaya çalışmıştım.

Ulaş yüzümdeki ellerimi çekip "utanmasana kızım bunlar aşık olma belirtisi değildir umarım... Sakın bak bal-" derken göz devirerek sözünü kestim " aşık olmak yok tamam, hem olsam ne olur ki  sana istediğini verdikten sonra" diyip omuz silkerken tam ulaş ağzını açmıştı ki sıramın üstüne oturan yalçınla sustu.

"balım bütün belalıları toplamışsın başına... Ne kadar şanslısın ki benim gibi melek birisi geldi yanına" diyip saçlarını geriye attığında ben kahlaka atarken sınıfa giren siyah uzun saçlı kısa boylu bir kız yalçının eline bir kağıt parçası verip " şey bu benim numaram, okulda yenisin birşey ihtiyacın olursa arayabilirsin yan sınıftan melis ben" diyip hızla ayrılan kızın ardından ovaladım.

"hadi yine kaptın kızları Yalçın bey" diyip ben gülerken ulaş " benden arta kalanları" diye eklendiğinde göz devirdim.
Yalçın sıranın üstünden eğilip bana doğru yaklaşırken ulaş bir anda ikimizin yüzünün arasına kitap koydu.
Bu çocuk cidden naapmak istiyor anlamıyordum.

"çocuk musun?" diyip Yalçın kitabı iterken yüzüme bakıp" benim başka kızlara ihtiyacım yok, sen yanımda ol ye-" derken ulaş bir anda öksürmeye başladı.
Hızla sırtına vurduğumda ulaş geriye çekilip yüzüme bakarak" yavaş be kızım öbür dünyaya yollıcan beni" dedi.

Ulaşın dediğinden sonra ona sadece göz devirip yalçına dönerek "birşey diyordun" dediğim sıra bu sefer içeri pars ve ece girmişti.
Pars bir sırasında oturan ulaşa birde masanın üstünde oturan yalçına bakıp "bazı arkadaşlar sınıftan çıkmamı beklemiş galiba?" derken ulaş sırada iyice yaslanıp " sıra arkadaşımı özledim, ve evet sen varken gelesim gelmiyor hava kaçırıyorsun" dedi.

SERSERİ (ulba) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin