Tüm gün boyunca telefonum ve yatağımla vakit geçirdim. Saatlerdir Menekşe ve diğerleri ile yazışıyordum. Sonrasında timden gelen mesajları görüp okumaya başladım.
Dedikodu TİM'i
Oktay:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ferhat:Günaydınlar efendim günaydınlarrrrr...
Caner:Günaydın bebeğim:D
Ferhat:Bebeğim ne lan sapık herif!
Nevzat:Düğün ne zaman beyler?
Ferhat:Oğlum bir siktir git ya! Off off...
Oktay:Konutanım görüldü atıyorsunuz ama sizce ne zaman olsun nikah, düğün işleri?
Çiğköfte:Ne diyorsunuz oğlum siz?! Birkaç saat sonra eğitim var konuştuğunuz şeylere bak!
Ayaz: Komutanım size bugün bişeyler olmuş. Niye bu kadar ciddisiniz?
Atalay:Tabii tabii. Bizim komutan da zaten şakalaşacak mazeret arıyordu.
Cenk:Oğlum, Atalay. Sen çok konuşma. Binbaşı gelir ağzını kırar bu sefer söyliyeyim. Hiç acımaz.
Atalay:Sustum.🤐
Cenk:Neyse. Hazırlanın tim. Birkaç saate aşağıda olacağız.
Ayaz:Ok baby.
Ferhat:Görüşürüz ayol.
Sohbet grubundan çıktım ve yavaş yavaş hazırlanmaya başladım.
•🍁•
Saatler sonra, eğitim saati gelmişti. Aşağıda sıra olup komutanımızı bekledik. Derken o geldi. Karşımıza dikilip,
"Tünaydın." Sabahki halinden eser yoktu. Şuan çok ciddi duygusuz görünürken, sabah üzgün, halsiz, hüzünlü görünüyordu.
"SAĞ OL!"
Eğitim sahasına dizildik. Önümüzde birkaç farklı çeşit silah ve metrelerce ötede insana benzer tahta parçaları duruyordu.
"Vay! Pubg'ye benziyor!" Hayretimi saklamamıştım. Komutan arkamdan yaklaştı ve,
"Burası bir video oyunundan çok daha zor VE SAVAŞ BÖLGESİ BURADAN DAHA ZOR!" Bu cümlenin başını sadece bana kurmuş olsada, gerisi hepimize aitti. Cenk bağırdı,
