4.bölüm

67 11 0
                                    

Uzunca verilen aranın ardından arka arkaya 3 bölüm geliyor...Hazır mıyız?

Keyifli okumalar...

🖤

Aklımda onlarca soru ile gece geç saate kadar çalışmaya çalışmamın sonucunda pes edip kukaklığımı kulağıma taktım. Telefonumdan sevdiğim şarkıları topladığım listemi açıp dinlerken yarını düşündüm. Hayatımın en heyecanlı, kalbimi en zorlayacak günü olacağı kesindi ama bir yandan da huzursuzdum. Daha önce hiçkimse karşıma geçip benden hoşlandığını söylememişti. Ve bugün bunu yapan da alelade biri değil, Ateş'ti. Yarın ne diyecektim Ateş'e? İlk gördüğüm günden beri ona aşık olduğumu söyleyecek kadar cesur değildim bu bir gerçek ama karşısında kendimi aptal durumuna düşürebilecek kadar aşık olduğum için de korkuyordum. İçimdeki huzursuzluk ve heyecan beni boğmaya başlayınca kulaklığımı çıkartıp gözlerimi kapattım ve kendimi uyumaya zorladım. Yarın ola hayrola diye kendimi sakinleştirip bir süre sonra da rüyalar alemine geçiş yaptım.

Sabah erkenden kalkıp anneme mutfakta yardım ettim. Birlikte kahvaltıyı hazırladık ve ailecek güzel bir sohbet eşliğinde yedik. Babam bugün neler yapacağımı sordu. Ben de Talha ile ders çalışacağımızı söyledim. Şuan için Ateş'le görüşeceğimi söylemeye çekinmiştim çünkü. Babam çok anlayışlı bir adam olsa da özellikle sınav senesinde böyle bir konuda ne düşüneceğini bilmediğim için en azından şu aşamada kendime saklamaya karar vermiştim. Her ne kadar bu durum beni rahatsız etse de bu aşamada böylesi daha iyiydi.

Vakit yaklaşınca altıma kot bir pantolon üzerime siyah bir kazak ve kot ceketimi giydim. Saçlarımı da herzamanki gibi aşağıdan topladım. Ders çalışmak için kitap ve gerekli bikaç şeyi sırt çantama koyup evden çıktım. Talha'nın bahsettiği Hayal kafeye vardığımda kapının önünde duraksadım. Bu kafenin önünden birçok kez geçmiş ama hiç girmemiştim. Dışarıda takılacak arkadaşım olmadığı içindi belki de. Tek başıma bir yere gidip oturmak istersem sadece Alaaddin tepesinde ara sıra gittiğim çay bahçesinde oturmayı tercih ediyordum. Yine de burasının güzel olduğunu, canlı müzik yapılan bir mekan olduğunu duymuştum. Acaba canlı müzik yapılan saatler ne zamandı? Umarım bir yerde yazıyordur. Bir sonraki dersi o saatlere yakın zamana denk getirir belki kısa bir süre de olsa izleyebilirdim.

İçeri girdiğimde Talha'yı görmem uzun sürmedi. Beni görünce gülümseyerek ayağa kalktı. "Hoşgeldin."

"Hoşbulduk."

"Otursana..."

Ders çalışmak için fazla hevesli görünen haline gülümsedim. "Çalışmayı bukadar çok istediğini tahmin etmemiştim. Çok hevesli gördüm seni."

"Biraz öyle. Ama tabi ki sadece ders değil mesele. Seninle çalışacak olmak da bir etken."

"Öğretmek konusunda tecrübem yok yalnız. Bukadar heveslenmenin sonucunda hayal kırıklığına uğrayabilirsin."

"Uğramam. Sen beni kırmayıp geldin ya bu bile yeter."

Gözlerime uzun uzun bakmasından tedirgin olup gözlerimi kaçırdım. Çantamdan kitaplarımı çıkarttım. "Başlayalım mı?"

"Önce birşey sormak istiyorum."

"Ne hakkında?"

"Dün Ateş'le aramızda geçen tartışma...Sanırım rahatsız oldun."

"Evet." Tereddütsüz verdim cevabımı çünkü gerçekten rahatsız olmuştum.

"Ben neden öyle tepki verdiğini anlamadım ama o istiyor diye senden...yani seninle arkadaş olmaktan, ders çalışmaktan vazgeçmem. Ama eğer sen istiyorsan daha hiç başlamadan bırakabiliriz."

Yalnız Çiçek Where stories live. Discover now