8.bölüm

65 13 0
                                    

Yeni bölümle yeniden merhaba. Umarım hiksye akışından memnunsunuzdur. Düşüncelerinizi yazarsanız çok mutlu olurum :)

Keyifli okumalar...

🖤

Talha ile mekandan çıktığımızdan beri başımı etini yiyordu. Bunun benim için harika bir başkangıç olacağını söyleyip durunca sonunda kabul ettim. Ama aileme sormam gerektiğini söyledim. Ama sanki teklif yapılan o, kabul eden de oymuş gibi mutlu oldu. Bir kez daha benim için iyi bir dost olduğunu hissettirdi bana. Benim iyi olmam için çabalaması çok özeldi gerçekten.

Eve girdiğimde annemle babam beni bekliyordu. Her ne kadar arkadaşlarımla bugünümü geçirmeme izin verseler de asla kutlamadan geçmezlerdi doğum günümü. Yine ben girer girmez annem mutfağa koşturup elinde pastayla döndü.

"Mutlu yıllar meleğim."

"Canım kızım. İyi ki doğdun."

Tek tek sarıldım ikisine de. Ve pastayı birlikte kesip yedik. Ailem günümü sorarken ben kısaca iyi geçtiğini söyledim sadece. Daha sonra Hayal kafeye gittiğimi, orda şarkı söylediğimi ve teklif aldığımı anlattım. İkisi de şaşırdı. Herşeyden önce benim o cesareti gösterip şarkı söylememdi onları şaşırtan.

"Peki sen ne yapmak istiyorsun?" diye sordu şaşkınlığını üzerinden atan babam.

"Aslında hoşuma gitti. Ama becerebilir miyim ondan emin olamıyorum."

"Sen isterrsen herşeyi başarırsın ve bugün büyük bir adım da atmışsın zaten. Oyüzden bunu değil de asıl kabul ettiğinde bunda sonra neler olacağını düşünmelisin. Mesela sınav yaklaşıyorken derslerini etkileme ihtimali var mı?"

"Mutlaka zamansal olarak etkileyecektir baba ama ben kendime güveniyorum. Başaracağıma inanıyorum."

Bu kez annem sordu tereddütle. "Hergün mü gideceksin? Geç saate kalır mısın?"

"Açıkçası bunları pek sormadım ama ben kafeden ayrılırken onlar da toparlanıyordu. Çok geç saate kadar sürdüğünü sanmıyorum oyüzden."

"Sen saatleri ve gününü öğren ozaman. Eğer uygunsa ve sen de istiyorsan biz senin herzamanki gibi arkanda oluruz güzel kızım."

"Bizim için herzaman en önemli şey senin mutluluğun biliyorsun meleğim."

"Biliyorum anneciğim. İyi ki sizin kızınızım."

Dünyanın en anlayışlı anne babasına sarıldım sıkıca. Onlarla kısa süre oturup birlikte çay içerek sohbet ettim. Sonra da odama çıkıp bana numarasını veren çocuğu aradım. İkinci çalışta açıldı telefon.

"Alo?"

"Merhaba. Ben Zehra. Bugün tanışmıştık."

"A evet hatırlıyorum. Biz de sizden bahsediyorduk arkadaşlarla şuan."

"Neden?"

"Kabul etmenizi temenni ediyorduk. Eğer kabul ederseniz neler yapabiliriz diye kendi kendimize plan yapmaya başlamıştık."

"Ne gibi planlar mesela?"

"Şarkı seçimleri gibi. Mesela biz her tür müzik yapıyoruz. Bazı akşamlar rock, bazı akşamlar slow, bazı akşamlar pop...Slowda nekadar iyisiniz gördük. Popta da çok iyi olacağınıza hemfikiriz. Rock söylerken nasıl olabileceğinizi düşündük. Ses aralığınız kaldırır bizce ama..."

Zehra gülümsedi. "Rock severim. Ama nasıl söylüyorum bilmiyorum. Açıkçası bugün ilk kez başk birilerinin önünde şarkı söyledim. Oyüzden sesimin iyi mi kötü mü olduğunu bile bilmiyordum."

Yalnız Çiçek Where stories live. Discover now