Yes to heaven~taekook

26

Selammm

Aslında bu bölüm geçmişe dönük olacaktı ama vazgeçtim.
Tabi yine öğreneceksiniz geçmişi orası ayrı.

Hikaye gittikçe batmış gibi hissediyorum... En son 15. Bölümden sonrasını silip yeniden yazacaktım o derece

Sonra üşendim ama (hala daha yapabilirim)

Keyifli okumalar.

...

Beynimizde her anının kendine ayrı bir hücresi olur, ve o hücre anıyı hatırlatan kişiler, duygu ve durumlar olmadıkça bir süre sonra kendine kendine yok olurdu.

Bu beyinin kişiyi travmalardan korumak için kullandığı bir yöntemdi.

Ama jungkook yaşananların üstünden on üç yıl geçmesine rağmen hala daha yaşadıkları aklındaydı. Kendini tekrar gösteren puslu görüşü ardında ki hisleri ve geçmişi ortaya çıkmış, onu yine darmaduman ediyor, bir viraneye çeviriyordu.

Aile, çocuk için her zaman koruyucu, sıcak bir yuva görevini görürdü normalde.

Ama jungkook için bu durum farklıydı.

Ailesi onu korumak bir yana kendi elleriyle acı çektirmiş, ve bundan zevk almıştı.

Sırf bir omega olduğu için ona yapılan hakaretler, haksızlıklar, şiddetler...

Ve şimdi o kadar olaydan sonra jungkook karşısında duran ikiliye karşı ne gibi bir tepki vereceğini bilemiyordu.

İkisinden de nefret ediyordu.

Öyle ki bu yaşlı gözlerine yansıyor, üzüntülü bakışlarının arasına karışıyordu. Eskisi gibi midesine ağrılar girmemesi için kendini sıkıyordu ve elleri yumruk halini almıştı.

Tam şu an onlara bakarken eskiden babasından ve abisinden duyduğu kelimeler yankılanıyordu kulaklarında.

Her zaman alfalara muhtaç olacaksın

Güçsüz, zavallı

İğrenç yaratık

Annen gibi bir omega hayatta olamazsın.

Bu kelimler belki o kadar yakmamıştı omeganın canını. Ancak bir gün babasına kendisini neden sevmediğini sorduğunda aldığı o cevap, duyduğu o kelime unutulmamak üzere kızgın bir demirle işlenmişti sanki beynine

sen ve diğer omegalar rezil varlıklarsınız

Asıl kelime bu değildi, jungkook'u üzen asıl kelime ondan sonra dedikleri olmuştu.

Çünkü sen yalnız ve sevgisiz öleceksin

Yedi yaşında duymuştu bu kelimeleri ondan jungkook.

Yetmişine kadar da unutmayacaktı.

Bu çok ağır bir laftı. Bir çocuğu sevgisizlikle tehdit etmek, ve üstüne yalnızlığı katmak çok adice bir hareketti.

Yediği dayaklar, kulağında çınlanan tokatlar, ve karnına gelen tekmeler bile bu söz kadar yakmamıştı canını.

Sevgiye ihtiyacı olan bir çocuğu, sevgisizlikle tehdit etmek ne demekti?

"Yürü baba gidelim"

Uzun bakışmaların ardından jungkook'un abisi konuştuğunda babası gözlerini zar zor omegadan almış ve oğluna dönmüştü. O kadar bitkin gözüküyordu ki sürekli titriyor, gözleri iyi göremediğinden oğlunun kolunu bir an olsun bırakmıyordu. Artık güçsüzleşmişti.