(+18) Yabancı çevik bir hamleyle beni çevirip masaya dayarken elimdeki hançere gülerek baktı, buz mavisi gözleri bana dönerken gölgeler sıklaştı, uyarıları birer çığlığa dönüştü. Onun sadece sıradan bir yabancı olmadığını anladığım anda ise geç kalm...
Herkes selam!!! Bu bölüm kaos değil libidosum skldınsjaoşd. Dedikodu köşesini en alta bırakıyorum imzamın üzerine ssdlohfpjsd
Sınırlar!!!! 600 yorum ve 220 oy sınırı sizlerle aşklarımsss. Bence bu bölümde kesin geçeceksiniz dsfşjpsdğfds
Şimdi bu bölümde cinsel içerik göndermeli sahneler bulunduğundan dikkatli olmanızı öneririm. Başlangıcı Martel'in Sienna'yı ısırdığı yer, sonu Raymond'un konuştuğu kısım. İşaretleme yapacaktım ama bütünleme kaçar dedim....
Ve Asher sen kimsin :)
Çok konuştum yine hadi aşkım kaos kaçar.
Sizi sonsuzluk kadar seviyorum! İmzam ve dedikodu köşesi sonda.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm 5, En İyi Vampir Ölü Vampir
Silas'ın gri gözleri benimkilerle buluştuğunda Raymond çoktan kendini bana siper etmiş, dikkatli bir tavırla sesin geldiği yöne dönmüştü. Kışın kapıda olduğunu belli eden, güze özgü serin rüzgâr saçlarımı Silas'ın suratına doğru savurdu, vampirin gözleri dikkatli bir şekilde kısıldı.
Gölgeler mezarlıktan taşıp etrafa yayılırken bir anda hepsi tek bir ağızdan çığlık atmaya başladı. Karanlık formları etrafımıza uçuşurken ne dediklerini anlamakta güçlük çekiyordum. Çoğu unutulan dilde konuşsa da sesleri daha çok korkunç çığlıklar olarak kulaklarıma doluyordu. Hiçbir anlamı yoktu, sadece saf dehşet vardı.
Bir şeyler oluyordu. Ormandaki gürlemenin kaynağı her ne ise gölgelerin de en az vampirler kadar hoşuna gitmemişti. Gölgelerin çığlığı kesilip de varlıkları karanlığın içine karışırken ortalığı derin ve huzursuz edici bir sessizlik kapladı. Sanki orman bile gelenlerin uğursuzluğu sezerek uykuya dalmış gibiydi. Ya da uyuyor gibi yapıyordu.
Avucumdaki kesikten bir damla daha kan toprağa düşerken Raymond hafifçe çömeldi, bir yandan havayı koklarken bir yandan da ellerini iki yanında açarak bize doğru bir adım geriledi.
Silas çevik bir hareketle bileğimi tuttu, kanayan avcumu bana çevirdiğinde kanım, ayın ışığının altında ürkütücü bir koyulukla parlıyordu. "Parmağını kanına batır ve sana göstereceğim şekilleri hançere çiz," diye fısıldadı, gelenler her kimse onların bizi duymasını istemediğini anladım. "Fazla vaktimiz yok, çabuk ol."
Dediğini yaptım, açık kesikte biriken kanı işaret parmağımla aldım. Silas hançeri önümde tuttu, kendi parmağıyla hançerin uç kısmına bir çarpı işareti çizdi. "Parmağımın geçtiği yerleri işaretle Sienna." Parmağını kaldırdığı anda benim kanlı parmağım bıraktığı görünmez izin üzerinden geçti, onunki kadar düzgün olmasa da çarpıyı çizmeyi başardım.
İlk işaretin hemen altına bir yuvarlak çizdim ve onun içinden de fazla düzgün olmasa da bir üçgeni geçirmeyi başardım. Sonrasında ise her şey birbirine karıştı, sarmal şekilleri ve daha önce görmediğim işaretleri kanımla hançere kazıdım, silahımı damgaladım.
