Bölüm 13, İkinci Tanışmalar ve Buz Tutan Hatıralar

6K 720 814
                                    

Herkese selam! Çok güzel haberlerim var ama içimde patlıyor paylaşamıyorum sodjaksd. Umarım bir sonraki bölüme kadar paylaşabiliyor olurum.

Aşklarım bölümleri beş bin kelimeye sabitlemek durumundayım. Sebebi ise... OF İŞTE SÖYLEYEMİYORUM. NEYSE SLŞDJKSDSD

Özledim sizi. Bu bölümün sonu bence çok edici. Ben olsam şaşırırdım. Bu yüzden 300 oy ve 600 yorum sınırı geçersiniz bence....

Beni instagram ozcelikdilara hesabımdan takip ederseniz bu hafta ÖTŞ ile ilgili (hala okumayan varsa küserim) bir duyuru olduğunda görebilirsiniz :) alın size spoi. Onun kaderi burayı da etkilediğinden bence okuyun skdşsjd Aynı evrenin parçaları aynı zamanda ÖTŞ'de aşırı güzel spoiler var burasıyla ilgili sjdpas

Sizi çok çok sonsuzluk kadar seviyorum

İmzamı sona atıyorum. Hadi aşklarım, kaos kaçar.

Bölüm 13, İkinci Tanışmalar ve Buz Tutan Hatıralar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm 13, İkinci Tanışmalar ve Buz Tutan Hatıralar

Belki de yetiştiriliş tarzımdan kaynaklıyordu, bilmiyorum, her zaman insanların uzak durmayı tercih ettiği biri olmuştum. Özellikle Hildebaht'ta, Sadres olarak görev yapmaya başlamamın ardından çoğu insanın hakkımda konuştuğunu, sessiz bir iş birliğiyle benden uzak durmaya çalıştığını görebiliyordum. Görmediğimi ya da duymadığımı düşünüyor olabilirdeki fakat ben her şeyin farkındaydım.

Onlara hak veriyordum çünkü artık insanların benim hakkımda ne düşündükleri umurumda değildi. Eskiden olsa, hala küçük bir kız olsam onların beni sevmeleri ve Sadres'leri olarak kabul etmeleri için çabalardım ancak artık büyümüştüm ve Goddas'ın gerçek yüzüyle tanışmıştım. Kimsenin beni sevmek zorunda olmadığını anladığım gibi benim de onları sevmek zorunda olmadığımı anlamıştım. Bu bir bakımdan rahatlatıcı olmuştu çünkü sevginin nasıl olup da insanların sonunu getirebildiğini kendi gözlerimle görmüştüm.

Yine de kalbimde sevgiye yer olmaması, kimseye değer vermediğim anlamına gelmiyordu. Livi'ye değer veriyordum, her şeye rağmen, zamanında başkalarına verdiğim değerden dolayı zarar görmüş olsam da ona değer veriyordum. O, gerçek beni görebiliyordu. Bana diğer herkes gibi Frennat'ın soğuk topraklarından gelen, en az memleketi kadar çetin Sadres olarak bakmıyordu. Gerçek Sienna'yı görebiliyordu. Belki de bu yüzden diğerlerine yapmayacağım şekilde onun davranışlarını tolere edebiliyordum.

Hayatım sadece çalışmak ve savaşmak arasındaki o döngüde sıkışmışken Livi beni rahatlatmanın bir yolunu her zaman bulurdu. Bu onun için bir çeşit ek görev gibiydi. Sadresin yanında savaş ve sonrasında onun akıl sağlığını koru.

O gün civar köylerden birine göreve gitmiştik ve beni şatoya dönmeden önce şehirdeki meyhanelerden birine uğramak için ikna etmeyi başarmıştı. Köyde, Anne'ye karşı bir direniş hazırlığı içinde olduğundan şüphelendiğimiz bir adam vardı. Onu ve ona destek olan üç oğlunu meydandaki dar ağacında infaz ettirdiğimde Livi bir an olsun gözlerini kırpmamış, verdiğim karara destek çıkmıştı.

Sadece Bir Damla Brh+Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin