"Başından beri dediğim gibi... hiçbir şey göründüğü gibi değildi."
şeytan yeniden dirildi,
soğuk nefesi güneşi yaktı,
güneş hiç bu kadar yalnız hissetmedi.
***
aksiyon, fantastik, gizem.
siyah pelerin'in ikinci kitabıdır.
başlama tarihi: 24.06.2022
Asher, Melekler Şehri'ndeki hayatında kardeşi Ölüm Meleği Ashley'nin okulda safkan olduğuna dair şüphelerini dinler. Düşmanları Marsilio ve çocuklarından bir adım önde olmak için Ashley bu şüpheyi irdelemek ister ama Asher ona engel olur. Ardından Chaeyoung'un çağrısıyla yanına giden Asher, aralarında geçen konuşma sonucu Chaeyoung'a tehlikeli bir teklifte bulunur.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Asher ile Chaeyoung'un görüşmesinin üzerinden günler geçmişti. Chaeyoung Asher'a net bir cevap vermemişti, asla verebileceğini de düşünmüyordu. Her ne durumda olurlarsa olsunlar, Jungkook'a Asher'dan daha çok güveniyordu. Sırf Jungkook'a duyduğu şüpheler için Asher'la işbirliği yapamazdı. Bu kadar ileri gidemezdi. Hem sonra Jungkook öğrenirse ona nasıl açıklardı? Bu işe kesinlikle bulaşmaması gerekiyordu.
Ama diğer yandan zihnindeki şeytanlar görev başındaydı. Asher gerektiği şekilde tembihlendiği sürece Jungkook bu anlaşmayı nereden öğrenebilirdi ki? Ayrıca Chaeyoung bir terslik olmadan bu işi halledebilirdi. Asher'dan yardım alıp aynı zamanda anlaşmanın kendi üstüne düşen payını yerine getirerek Jungkook'a bir zarar gelmesini engelleyebilirdi. Buna yetecek gücü vardı. Jungkook'u tekrar kendine bağlayacak gücü vardı. Sonuçta onlar savaştan sağ çıkmış, ne olursa olsun bir arada kalmış imkansız aşıklar değiller miydi? Bunca şeyi atlattıktan sonra böyle aptalca bir engele mi takılacaklardı? Jungkook hala Chaeyoung'u seviyordu, değil mi? O zaman Jungkook'u tekrar kendine bağlamak zor olmamalıydı. Sonuçta Jungkook yoğunluğundan dolayı Chaeyoung'a eskisi gibi yakın değildi, bunun başka bir nedeni yoktu.
Öyleyse Chaeyoung neden Asher'dan yardım isteyecekti?
Chaeyoung aklını bulandıran şeytanlarına sinirlendi. Günlerdir bunu düşünüyordu, dalıp gidiyordu. Artık şüpheli izlenimler veriyordu, Wendy onun için ciddi manada endişeleniyordu. Ama Chaeyoung Wendy'nin endişeleriyle uğraşamayacak kadar da yoğundu.
Duş aldı ve kendini özenle hazırlayıp dalgın tavrından sıyrılmaya çalıştı. Henüz Asher'la herhangi bir anlaşma yapmamıştı, telaşlanmaya gerek yoktu. Aynada kendisine bakarken gülümsemeye çalıştı. Dudakları hafifçe yukarı doğru kıvrıldı ama gözleri o kadar donuktu ki kaslarını daha fazla yormanın manası olmadığını düşünerek dudaklarını serbest bıraktı.
Daha canlı görünmek için biraz makyaj yaptı, normalde çok adeti olmasa da Wendy'nin allıklarından canlı bir renk seçti ve hafifçe sürdü. Çünkü gerçekten solgun görünüyordu. Derin bir nefes verdi ve pelerininin yakasını düzeltti. Temsilcilerin toplantısı ve ardından kuruluş kutlaması vardı. Akşam başkanların binasında balo gecesiyle bu kutlama yapılacaktı. Bugün tüm gözler temsilcilerin üzerinde olacaktı çünkü yeni başkanlık için potansiyel adaylardı. Bu yüzden Chaeyoung olabildiğince dikkatli olmalıydı. Jungkook bir yandaydı ama diğer yanda onu bekleyen bir koltuk vardı. Adımlarını dikkatli atmak zorundaydı, düşmanlar her zaman vardı. Tabii annesi Rosé'nin okula ihaneti ve saldırısından sonra gözdeliği gitmişti. Yani düşmanlarının hızla arttığı söylenebilirdi. Okulda istenmiyordu ama o kendini kanıtlamalıydı.
