3.7

4.4K 300 142
                                    

Yalnız bırakmaz beni bulutlar,
Yıldırımlar kalbime düşer.

❤️‍🩹

...

"Susaadıım su isteriiim. Susaaadııım su iis-"

"Tamam kes çeneni! Getireceğiz sana suyunu." diyen öfkeli adamın bakışları ile gözlerimi kaçırdım.

Saatlerdir buradaydık ve dilim damağım kurumuştu. Peki bu Yiğit ne yapıyordu biliyor musunuz?

UYUYORDU!

Hem de horuldayarak! Dünya umrunda değildi paşa hazretlerinin. Duvara ölü sinek gibi yapışmış olması benim vicdanımı sızlatırken o ayı gibi kış uykusuna geçmişti.

Ben bunları düşünüp Yiğit'in yüzüne doğru değişik yüz hareketleri yaparken, birkaç dakika önce dışarı çıkmış adam elinde su şişesiyle geri döndü.

Şişeyi kucağıma fırlattığında kaşlarımı kaldırdım. Daha sonra gözlerimi kısarak yüzüne baktım.

"Sence telekinezi gibi bi yeteneğim olsa burada mı olurum?"

Adam anlamazcasına yüzüme baktığında 'mal aq' bakışlarımı yüzüne gönderdim.

"Ellerim bağlı nasıl içeceğim gerizekalı!"

Adam benim konuşmamla birlikte, sağ eliyle yüzünü sıvazlayarak 'sabır' çekti. Şişeyi alarak kapağını açtı. Suyu ağzıma doğru götürürken "Dur!" diye bağırdım. Bağırmamla birlikte adam korkarak suyu fırlattı.

Biraz fazla gaza gelmiş olmalıydım. Adam yüzüme beni öldürecekmiş gibi baktığında bakışlarımı aşağı kaçırıp mırıldandım.

"Ama ya suyu içtikten sonra..."

Adam devam etmemi ister gibi yüzüme baktı.

"...çişim gelirse?" Ağlayacakmış gibi adamın gözlerinin içine baktım. Adam benim rolümden etkilenmiş olacak ki anlık bi yüzünü büzdü. Ama ne dediğimi anladıktan sonra yüzündeki ifade o kadar korkutucuydu ki, işemem için suya bile gerek yoktu.

"Alın lan şu kızı başımdan bıktım!" diyerek arkasını döndü. Çalışan diğer adamlar bıyık altından gülüyordu.

İyice sıkılmaya başlamıştım, babam ve kardeşim eminim ki beni merak etmişlerdi. İçimdeki korku büyürken Yiğit'e çevirdim bakışlarımı.

"Yiğit?"

Ses gelmedi.

"Yiğit!"

"Hığ?" diye uykulu bir ses geldiğinde ofladım.

"Ya ne zaman çıkacağız buradan? Korkmaya başladım."

Son cümlemi sessiz bir şekilde söylememle Yiğit'in kapalı gözleri aralandı.

"Adamlarım gelir birazdan güzelim. Sana daha fazla zarar gelmesine izin vermeyeceğim niye korkuyorsun?"

Dudaklarımı dişleyerek bakışlarımı yüzüne çıkardım.

"Babam... Beni çok merak etmiştir şimdi. Yürüyemiyor da zaten. Başına bir şey gelmesinden korkuyorum."

Yiğit'in yüzünde bir tebessüm belirdi.

"Merak etme babana hiçbir şey olmayacak. Sen Yiğidine güven." diyerek göz kırptı.

Kalbim... Lütfen korkudan atıyor ol... Lütfen.

"Beril!" Diye bağıran yiğitle korkuyla başımı kaldırdım.

"Kızım, anlıyorum cazibemden etkilendin ama bir saattir sana sesleniyorum."

Abi Ceset! (texting) Where stories live. Discover now