Bölüm 6 = Max'i araştırma

1.1K 97 60
                                    

Notun ne olduğunu sizin bildiğinizi varsaydığımdan yazmıyorum artık :)

Sırt üstü yere düştüğüm gibi ışık hızıyla yattığım yerden kalkıp arkama bakmadan koşmam bir oldu.
Ağaçtan düşerken çıkarttığım gürültüden dolayı Leopar ile Kurdun keskin kulaklarına sahip ikilininde tam olarak Max'in düştüğü ağacın oraya bakmasına neden oldu.

Tabi onlar bu düşüşü duyup kafalarını çevirip Max'e bakana kadar Max tüm hızını kullanıp geldiği yolu geri gitmişti.

Otoparkı tepeden gören ağacın dibine geldiğinde soluk soluğa kaldı. Bir kaç defa derin nefes alıp verdikten sonra ağacın tepesine tırmanıp Maria ile Viliam'ın geldikleri aracın hala orada olup olmadıklarını kontrol etti.

Araçları hala oradaydı ama ikisi de görünürde yoktu. Max sessizce küfrederken ağacın üstünde kendisine oturabileceği kalın bir dal bulup oturdu ve kafasını geriye yasladı. Şu siktiğimin dünyasında tamı tamına 83 yıldır yaşıyordu ve hala bir sincaptan korkup az kalsın kendisini yakalatacak olmasına inanamıyordu.

Max kendisine içten içe söylenirken bir kurdun kendisine doğru yaklaşarak koşan ayakseslerini duydu. Max nedense bu kurdun Alex olduğundan ve kendisini koklayarak buraya kadar takip ettiğinden şüphesi yoktu. Asıl sorun şuydu ki Vampirler koku yaymazlardı fakat Vampirlerin tenleri kendilerine has ölüm aurası yayıyordu ve Max kalkan gücünün bu auranın yayılmasına engel olduğunu biliyordu. Milyon dolarlık soru ise ne gibi bir dikkatsizlik etmişte onun kendisini buraya kadar takip etmesini sağladığıydı.

Üstünde oturduğu ağacın kalın kütüğüne aşağıya sarkıttığı ayaklarını toparlayarak aşağıdan gözükmeyecek şekilde kendisine çekip uzattı. Şuan yakalanamazdı, bunun için daha çok erkendi. Üstelik en başından beri burayı terk etmemesi gerekiyordu zaten. Sırf merakı yüzünden şimdi başını tehlikeye sokmuş ve Alex'in kendisini farketmemesi için dua ediyordu.

Simsiyah kürkü olan kocaman bir kurt Max'in üstünde olduğu ağacın diplerini kokluyordu. O etrafında büyük bir dikkatle dolanırken Max nefes bile almamaya çalıştı. Kokusunu ve varlığını belki gücüyle gizleyebilirdi ama çıkarttığı seslerin hiç birine birşey yapamazdı. Aksi gibi de kurtların kulakları oldukça keskindi. Tanrıya şükür ki kalp atışı yoktu, aksi halde bir safkan filan olsa şuan deli gibi çarpacak olan kalp atışlarının sesinden bile yerini belli ederdi.

Kurt aşağıda yaklaşık 10 dakika kadarcık daha oyalandıktan sonra yanına gelen iki kişi ile beraber birşeyler konuşup tam uzaklaşmaya başlamıştı ki tüm ormanı sarıp sarmalayan bir uluma sesi ile Max'in tüyleri diken diken oldu. Bu uluma onun içindi ve tehdit içeriyordu.

Alex burada birinin olduğunun farkındaydı ve Max'in şuanki tek umudu buradan yakalanmadan gidebilmekti. Olurda Alex diğer kurtadamlara da yabancı birinin onların topraklarında olduğu haberini verirse yakalanmadan çıkması imkansız olurdu.

Kurdun kokusu neredeyse yok olmuştu ki Max Viliam ile Maria'nın konuşma seslerini duyunca olduğu yerden kendisini toparlayıp tekrardan otoparka doğru baktı. İkiside yaşlı adamla tokalaşıp kendilerine bir şans verdikleri için teşekkür edip araçlarına binerek ayrıldılar.

Maxde fırsat bu fırsat dikkatleri daha fazla üstüne çekmeden hızla ağaçtan aşağıya atlayıp oradan uzaklaştı.

*** Alex ***

Alex Lili ile tartışırken saat 11 yönündeki ağaçtan büyük bir gürültü koptu. Alex hızla üstündeki kıyafetlerin yırtılacak olmasına aldırmadan olduğu yerde kurt formuna dönüşüp Liliye "Hemen klandakilerin yanına geri dönüyorsun" diyerek ışık hızıyla ormanın içinde ilerleyen şeyin arkasında çıkarttığı hışırtıları takip ederek kovalamaya başladı.

Git Gidebilirsen BxBWhere stories live. Discover now