Bölüm 1

1.5K 72 11
                                    

Bu benim ilk kurgum.Zevk için yazıyorum.Kitabın kapağı geçicidir.Umarım beğenirsiniz.Lutfen yorum yapın.

(Multimedya:İnci)

Kabuk bağlamayacak yaralarıma bir kez daha göz gezdirdim.Ruhum acı çekiyor,ben ise sadece izlemekle yetiniyorum.Bunun sebebi olan o adamdan nefret ediyorum.Beni çok küçükken kirleten, yaralarımı sarması gerekirken beni getirdiği hâl için onu asla affetmeyeceğim.Beni defalarca satmasını, kedimi öldürmesini ve sevgi göstermesini... Şu an da hayatım boyunca hayalini kurduğum cümleyi yaşıyorum ama korkuyorum.Onun bana yara açmasına alışkınım ama başkası yaparsa katlanabilenbileceğimi sanmıyorum.Kolumdaki yaralara bakınca bundan tamamiyla emin oldum.Şu an ise kurduğu cümle yüzünden hazırlanıyordum.Beyaz,diz kapağıma kadar gelen beyaz ince askılı elbisemi ve onun üstüne de kelebekli,lila boleromu geçirdim.Bu kombinimi seviyorum.Bacağımı ince ve zayıf gösteriyor.

Ardından beyaz çantamı ve lila converse ayakkabılarımı geçirince neredeyse hazırdım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Ardından beyaz çantamı ve lila converse ayakkabılarımı geçirince neredeyse hazırdım.

Ardından beyaz çantamı ve lila converse ayakkabılarımı geçirince neredeyse hazırdım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Bacağımın,kollarımın ve yüzümdeki morlukları kapattım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Bacağımın,kollarımın ve yüzümdeki morlukları kapattım.Normalde makyaj yapmayı pek fazla seven biri değilim ama yapmayınca insanların sorularına ve acıyan bakışlarına mağruz kalmak istemem.Ayrıca böyle güçsüz olduğumun bilinmesini istemem.Ben bunları düşünürken babamın o igrenç sesi kulaklarıma doldu.Hazırdım.DNA testi yapacaktık.Ben bu ailen kızı olmayabilirmişim.17 yıl.Dile kolay.17 yıl boyunca benim canım yandı.17 yıl boyunca ağlayacak bir omuz aradım.17 yıl boyunca ben ağlarken kimse bana inanmadı.Ve 17 yıl önce annem beni doğurduktan 1 saat sonra öldü.Tek bildiğim boncuk gözlerimden öpmesi.Bunu öğrendiğimden beri korkuyorum.Gerçekten birinin gözünden öpmek ayrılık getirdi.Sonsuz bir ayrılık,sonsuz bir boşluk...Arkasından bir mektup bıraktı sadece.
Melek kızım,
Biliyorum bana çok kızgınsın,biliyorum çok ağladın benim yüzümden.Ama özür dilerim dayanamadım.Sen gülerken gülüşünü izleyemedim.Yanında değilim belki ama beni özleyince gökyüzüne bak,yanında değil ama belki parkta salıncakta sallanan küçük bedeninin kahkahasında gizliyim.Beni özlediğinde mezarıma gel yine yanında değilim ama yağmur yağınca son ses kulaklığını takıp ağlayışında gizliyim.Ve son olarak beni özleyince yeryüzünde çıkan minik fidenin büyüyüşüne bak,ve yine ve yine yanında değilim ama durduk yere gelen doğum günü kutlamandaki masum şokunda gizliyim.Yanında değilim ama her anında gizliyim.Senden tek isteğim beni affetmen.Kalbindeki odacıkların birini bana saklaman dileğiyle.Hayatınında kendin gibi güzel olması dileğiyle.Ve ha unutmadan sana şunu söylemek.Kimse için kendini üzme,kimse için yaralama.Çünkü biliyorum.Ağlayınca yanında sen olacaksın, kafanı dizlerine yaslayıp, kendi saçını kendin oksayacaksın.Sen çok değerlisin.Bunu sakın unutma.
En değerlime...
Ne zaman moralim bozuk olsa okurum, annemin kokusunu alırım.İlk açtığımda içinde annemin bir saç teli vardı.O saç telini hâlâ saklıyorum.İhtiyacım olduğunda saklıyorum.Yine nefesim daraldı.O yüzden elimi boynumdaki yıldızlı kolyeye götürdüm ve elimin arasına alarak sıktım.Bu kolyeyi teyzem ben doğunca annem yıldız gibi patlasın diye aldı.Nereden bilecekti ki annemin yıldız olacağını.
Astım krizim babamın odaya dalmasıyla şiddetlendi.Elimde sıktığı kolyeyi görünce sinirlendi.Saçımdan tuttu ve merdivenden aşağı doğru hızlıca koştu.
-Ben sana demedim mi o kolyeyi çıkar diye.Ha niye cikarmadın?
Cevap vermedim.
-'Sen eve gelince görüşeceğiz seninle.Kızım olmadığını öğrendiğimde koskocaman bir parti düzenleyecem' dedi ve elinde tuttuğu saçımı bırakarak arabaya doğru itekledi beni.Annem ve kardeşimin kıkırtıları artık kahkahaya dönüştü.

~•~

Hastaneye varınca kapıda bizi karşılayan bir hemşire vardı.Buyurun bu taraftan diyerek bizi koridorun sonundaki odaya götürdü.Buruk bir tebessüm bırakarak odadan ayrıldı.Doktor:

-Hastanemiz adına sizden ne kadar özür dilersen azdır.Hatamızı telafi edemeyiz ama bu işin sorumlukları bulabilirim
dedi ya birde.Yıllarca acı çektim ben.Odaya göz gezdirince dolu gözlerle bir kadın ve bir adam beni izliyordu.Onlar senin annen ve baban olabilir.İçsesimde benim gibi zeki çıktı.Görüyorsınız anlatmaya ğerek yok görüyorsınız.

~•~

Şu an DNA testi için 3.5 saat beklememiz gerekiyormuş.Kan aldılar ve babam o kızın elinden tuttu, annemde saçlarını okşadı.Herkes bir aradayken ben biraz kaçtım.Hastanenin önündeki banka oturdum ve kafeteryadan aldığım jelibonumu yemeye başladım.Herkesin bir tutkusu vardır.Benimki de jelibon.Jelibonumu yerken bir yabdanda düşünmeye.Yıllarca babam dediğim adam bana çektirmediğini bırakmamış ama şuan içeride Esra denilen o kızın saçlarını okşuyor.Neyse artık bunları düşünmeyecem.Ağlasam fondötenim akar.Morluklarım belli olur.Çok acizim Ağlayamıyorum bile.Yanıma birinin oturmasıyla biraz gerildim açıkçası.Kafamı çevirdiğimde yanıma o kadın oturdu.Yani biyolojik annem olma olasılığı olan kadın.Ama ben onlarla gitmek istemiyorum.Üvey babamın ne yapacağını biliyorum.Dayak yiyeceğim zamanı bile bilirim.Hic bir konuda düzeni olmayan adam beni dövmek için düzen kurmuş.Ne komik değil mi? Yanımdaki kadını incelediğimde ağladığını görmek.Acaba niye ağlıyordu? Ne olursa olsun ağlayan birine göz yumamam.Elimi kadının yanaklarında nazikçe gezdirdim ve gözyaşlarını sildim.Kadın şok olmuş gözlerle bana bakıyordu.Dayanamazdım ben ağlayan insana o yüzden ne zaman ağlayan birini görsem böyle yaparım.Kadın bir anda sarıldı bana.Omzumda gözyaşlarını hissediyorum.Esra'dan ayrılacağı için mi bu kadar ağlıyor? Çünkü kimse benim için ağlamaz.Ama niye bu kadar ağlıyor sonuçta sonuçlar daha çıkmadı.Kadını omzundan hafifçe itip yüzüme bakmasını sağladım.Gözyaşlarını sildim ve kol saatime baktı.Zaman gelmişt.Kadının elinden yavaşça kaldırıp hastaneye doğru ilerlettim.Kapıyı 3 kere tıklatıp içeri girdim.Sonra kadını bir sandalyeye oturtup geri çekildim.Doktor konuşmaya başladı:
-Yapılan DNA testine göre İnci Duru Yılmaz %99.9 Fatih Özekin'in,Esra Özekin de %99.9 Kazım Yılmaz'ın kızıdır.

Herkes şok içinde doktora bakıyordu.Ben istemiyorum.Ne yapacağım bilmiyorum.Bir yanım o evde kalırsan en sonunda dayaktan öleceksin diyor,diğer yanım ise eğer biyolojik ailenin yanında her gün bana zarar verecekler mi korkusuyla öleceksin diyor.Neden bu hikayede yanan ya da ölen ben oluyorum ki.Benim doğmaktan başka ne suçum var.Ne yaptım da bu kadar şeye katlanmak zorundayım.

-Biz gerçek kızımızı istiyoruz
dedi sevgili bey amca.
-Bende gerçek ailemi istiyorum
dedi Esra ve hııhh yapıp üvey babamın yanına gitti Babam da hemen ona sarıldı. Saçlarının kokusunu içine çekti.O an gözlerim doldu.Akmaması için kafami yukarı kaldırdım.

-Gel kızım gidelim mi?
diye sordu biyolojik babam.Usulca başımı salladım.Başka çarem mi var sanki.Kapıda bizi siyah bir siyah bir Nissan araba karşıladı.Vayy geecekten çok havalı.

Lotus Çiçeği |DÜZENLENİYORWhere stories live. Discover now