Bölüm 9

250 12 0
                                    

Okuldan sonra proje ödevleri yüzünden zaman bulmakta zorlanan ve okula giderken yolda Wattpad yazmayı alışkanlık haline getiren koca yürekli Yazarınız yani ben size güzel bölümler sunmaya devam edecek:)

Kapı açıldı ve karşımda tüm salonu balonlar ve süslerle süslenmiş bir vaziyette buldum.Her yer çok güzel olmuştu.Lan doğru ya bugün doğum günün.Lan ben bunu unutmuşum.Ve ben yine bir doğum günümü daha hastane de geçirdim.Ve yine onun Bir önceki doğum günümde öylesine dönmüştü.Ondan önceki sefer arkadaşım doğum günümü kutladığı için dövmüştü ve ondan öncekinde de pasta alabilir miyiz diye sorduğum için dövmüştü.Her dövdüğünde astım geçirir haftalarca hem dayağın hem de astım krizinin yorgunluğunu yaşardım.Çalıştığm yerde ki abi durumdan şüphelendi diye beni isimden çıkartırmıştı.Göt korkusu işte.İnsana neler yaptırır.Orada çalışmayı  bırakınca da daha doğrusu gelip müşteri gibi davranıp bana iftira atınca da eve geldi ve ise yaramaz yüzüme vura vura söyledi.Çok korkardı biri fark edecek diye.Ben de çok korkardım biri fark etmeyecek diye ama farkeden olmadı.Kollarım ve yüzüm mosmorken de kimse fark etmedi haftalarca hastane de yattığımda da.Ya da belki görmezden geldiler.Kadın cinayetleri hep bu görmezden gelmeleri yüzünden olmadı mı zaten?Yüzlerce kadınımız,tek hedefi kendi ayakları üzerinde durmak olan güçlü kadınlarımız kendini bir bok sanıp, kendini adam sanıp adamlığı da zayıf olanı ezmek olduğunu sanan erkekler yüzünden canından oldu ve biz sadece görmezden geliyoruz halbuki birlik olsak kim bize ne yapabilir ki? Birlik olmalıyız.Onlara boyun eğmemeliyiz.
Başarabiliriz çünkü biz kadınız.Ben inanıyorum bir gün bu düzen değişecek ama yüzlerce kaybettiğimiz kadından sonra geç olacak ama olacak.Onlar için yaşayacak nefesimizin her zerresini kalbimizden onlara armağan ediyorum.
Baba uyumaya gidebilir miyim ama sen de gelsen ben uyurken yanımda olsan da saçlarımı okşasan olur mu? dedim.Başını salladı.Herkes birşeyler olduğunu dolan gözlerimden anlamıştı.

~•~

Uyandığımda babam hâlâ yanımda ve saçlarımı okşuyordu.Beline sarıldım ve yanağına küçük bir öpücük bıraktım.Saat 21:37 olmuştu.Ve karnım çok açtı.Baba yemek yiyelim mi? diye sordum.Elimi tutup ayağa kaldırmasından anladım.Ayaga kalktım ve beklemediğim bir anda kendimi havada buldum.Babam beni kucağına almış ve açılınnnnnİn İncim geliyor açılınnnnnn diye bağırıyordu.Koskoca adam azıcık güleyim diye neler yapıyor.Açılınnnn ben geliyorum diye ben de bağırmaya başladım.Aşağı indigimizde herkes bize bakıyordu ve herkes gülüyordu.Babam bize güzel yemekler hazırlaması için yardımcı ablaya haber verdi.Babam koltuğa oturdu ve benide kucağına oturttu.Demir abi "canım kardeşim gel sen yanıma yanımda otur" dedi.Abi tayfası bana iyi davranıyordu ve çaktırmadan beni kıskanıyordu şu an olduğu gibi.Sadece dil çıkardım tam birşey diyecekti ana yardımcı ablamızın yemek hazır demesiyle konuşamadı.Tüm aile yemek sofrasına geçti.Aslında yediklerini biliyordum ama ben iyi hissedeyim diye yaptıklarına eminim.İşe de yaradı.Babam"kızım haftasonu Mardin'e gidelim mi? Yoksa deden dayanamayacak ve kendisi gelecek.Zaptedemiyorum artık" dedi.Olur babacığım gidellim dedim büyük bir tebessümle.Bugün perşembe günüydü yani hafta sonu olmasına 2 gün kaldımHiç birşey olmamış gibi yapmaya tam gaz devam.Devamkeeee.İc sesim bile tuhaf arkadaş ya.Ben bu işi çözemedim. ama hadi hayırlısı.Çozerim heralde bir gün. Baba senden bir şey isteyebilir miyim? dedim.Endiseli bakıyordu.O adam beni okuldan almıştı.Son senem zaten.Okuluma devam edebilir miyim? dedim başımı sağa yatırarak."Tabi ki kızım.Okullar çoktan açıldı ve sınavlara 2 hafta kaldı.Seni kendi okulumuza alalım mı? Hem Sıla da orada" dedi bu sefer başını o sağa yatırmıştı.Benim için endişe ediliyordu ve en güvenli yerin kendi okulu olduğunu biliyordu.Hiç farketmez babacığım.Okul olsun yeter dedim."O zaman dedenlere yarın gidelim.Pazar günü döneriz.Pazartesi de okua başlarsın olur mu prensesim?" dedi babam.Olur babacım dedim.

~•~

Dün amcamlar eve gittiler ama Sıla bizde kalacak ve bugün beraber dedemlere gidecez.Her zamankinden farklı olarak bugün farklı tarzda giyindik.Ben siyah-gei tişört ve üstüne siyah ketern askılı etek tulumu giydim.Sıla da aynısını giydi tek fark onun tişörtü gece mavisi-pembeydi.Pek renkli şeyler giymeyi sevmiyorum ama Sıla'ya ayak uydurmak istiyorum. Normalde siyah tişört ve siyah pantolon ikilisinden vazgeçemezdim.Ama iyi oldu. Arada farkı şeyler de denemiş oldum.

Aniden telefonuma gelen mesajla irkildim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Aniden telefonuma gelen mesajla irkildim.Kim bana mesaj atmış olabilir ki? Kimseyle mesajlaşmam çünkü mesajlaşacak kimsem yok.Bir Sıla var onunla da mesajlasmamız kısa sürmüştü.Akşam yemeğinin hazır olup olmadığını sormuştu bana.Bu kadar.Hanımefendi usenmisti aşağı inip kontrol etmeye.Telefona gelen mesajla çığlık attım.Abi tayfası normal bakıyordu.Annem ve babam şaşkın Sıla da şaşkın bakıyordu sonra Demir abim ona kas göz işareti yapınca rahatladı.Annem ne olduğunu sordu.Çok merak etmişti.Mesajı ona ve babama gösterdim.İkisi de beni tebrik etti ve çok mutlu oldu.Mesajda Çarşamba günü radyo spikerliği yapmak daha doğrusu radyo spikerliği iş görüşmesini yapmam için  ******** adresine gitmem istenmiş.Sıla'ya döndüm ve abilerimi gösterdi.Benim için mi yapmışlardı? Sırasıyla önce Poyraz sonra Demir en sonunda da Ayaz abime sarılıp hepsinin tek tek yanaklarına öpücük kondurdum.
Yüzlerce kez teşekkürde ettin onu da say.Hemen Sıla'ya döndüm.Kızım ne  giysem? Sade mi sık mı olmalıyım? Kısa mı yoksa uzun mu giysem? dedim.Abi tayfası aynı anda uzun giyeceksin(!) diye nazikçe rica ettiler.Babam önce halimize güldü sonra da hemen çıkmamız gerektiğini yoksa geç kalacağımızı söyledi.Koşarak pardon daha doğrusu zıplaya zıplaya arabaya bindim ve ön koltuğa oturup kemerini bağladım.Yanıma da annem oturdu.Koltuklar yeterince genişti o yüzden rahatça sığdık.Babam şoför koltuğunda abi tayfası ve Sıla da arka koltuğa oturdular.

~•~
"Torunumm gelmiş aşağı inin çabuk torunumu bekletmeyin" dedi Aykan olduğunu öğrendiğim dedem.Arkasında Ahu babaannem.Adı gibi olağanüstü bir güzelliği sahipti.Etkilenmemek elde değil.Aslında biraz çekindim.Yeni insanlar tanımak o kadar kolay olmayabiliyor benim için.Ben hep böyleydim ama umarım hep böyle olmam.Hayat çekingen kişiler için hayat birazcık daha zor.Bazen yeri gelir birinin gözünün içine bakamazssin bazen yeri gelir yanından gecemezssin.Ben de öyleyim işte.Babamın arkasına azıcık saklanmış olabilirim.Bunu görenler kahkaha attı."Çekinmene gerek yok torunum" diyip beni kolları arasına aldı dedem sarılma faslı bittikten sonra.Alooooğ ne oluyor.Götüyosun dedecim cekinjyoisen de

~•~

1.5 saatin ardından dedem ve baabannemle bayrağa bir kaynaştım.Sabahtan beri espri bile yapıyor.Benim hayatımı sordu ve ben de anlattım.Üzüldü ve gözyaşlarını tutamadı.Gidip gözyaşlarını sildim.Alışkanlık olmuş.Biri karşımda ağlayınca dayanamıyorum siliyorum.Eğer silmezssem ben de ağlayacağımı biliyorum.Şu an ise erkeklerin klasik konusu olan askerliği anlatıyor.Yok arkadaş bu erkekler maç  ve askerlikten başka konu konuşmayı beceremiyor.Olmuyorsa zorlamayın.Ama bir süre sonra zevkli geliyor lan.Askerde aşçıymış bir ara tüm yemeği yakmış ceza olarakta 1 günlüğüne asker olmuş ve ayağını kırmış.Baya güldük.Bir de komutan taklidini yaptığında Ayaz abim yarıldı gülmekten.

Canişkolarım bölümlerim nasıl gidiyor,ne düşünüyorsunuz?

Lotus Çiçeği |DÜZENLENİYORWhere stories live. Discover now