Bölüm 20

128 11 11
                                    

Asya kolumu tuttu. "Hürkan, lütfen. Sakin ol." Sakinleşmek için derin bir nefes aldım ama nafileydi bedenim benim kontrolüm dışında Atilla'nın önünde dikilmişti. "Ne oluyor burada?" 

"Afedersinde seni ilgilendirmez." Sinirle gülümsedim. "İlgilendirir kardeşim, hemde nasıl ilgilendirir bilemezsin." Atilla'da ayağa kalktı. "Hangi sıfatla?" Tuana olası bir kavgayı önlemek için aramıza girdi. "Sevgilisi sıfatıyla, nişanlısı sıfatıyla. Asıl sen hangi sıfatla Tuana'yı öpersin?" Atilla'nın suratında oluşan ifade son derece hoşuma gitmişti. "Tamam, kesin şunu!" Diye araya girdi Tuana. Bakışlarım ona dönünce kendini açıklama gereği duymuş olacak ki konuşmaya devam etti. "Atilla benim abim gibidir ayrıca aramızda asla düşündüğün gibi bir şey olmayacak. Ben seni seviyorum ve Atilla'da kızlardan hoşlanmıyor." Şaşırma sırası bendeydi sırtıma sırası ise Atilla'da. 

"Şimdi, benim işimin başına dönmem gerek. Sizde kardeş kardeş sohbet edin." Tuana sırıtarak yanımızdan uzaklaştı. Atilla bana doğru yaklaştı. "Seni biraz sorguya çekmişim gibi olacak ama Tuana'ya uygun olup olmadığını öğrenmem gerek." 

"İnan bana, onun hakkında senden fazla şey biliyorum. Her sorunu kolayca bilebilirim." Gülümseyerek göz kırptım. "Öyle mi?"

"Öyle," dedim. 

"O zaman, şunun cevabını ver. Tuana'nın en sevmediği hayvan."

"Basit. Örümcek." Atilla başını olumlu anlamda salladı. "Peki, en sevdiği film türü?"

 "Korku. Sorularla vakit kaybetmeyelim istersen. Ben direkt anlatayım."

"Fazla iddialısın." Omuz silktim. Tam o an Selen ile konuşan Tuana ilişti gözüme. "Bak mesala," kafamla o tarafı gösterdim. "Aklına gelen şeyi anında söyler, bazen karşısındakini kırar ama eğer ki sevdiği bir kişi ise daha nazik yaklaşır fakat Selen gibileri ise umrunda bile olmaz." Sustum ve konuşmalarına kulak misafiri oldum. 

"Ya, yüzümde makyaj yok!" Tuana elini Selen'nin yanağında sürttü.

"Aynen kanka, makyaj değil bu. Tümden boya badana." Selen somurttup uzaklaşırken bende Atilla'ya döndüm. "Oyun oynarken ölürse küfür etmekten asla çekinmez, gerçi hiçbir zaman küfür etmekten çekinmez." İkimizde gülümsedik. "Çakmakları çok sever. "

"Bunu çok iyi biliyorum yeni aldığım her çakmak bir anda ortadan kayboluyor." Gülüşlerimiz kahkahaya dönüştü. "Bence bu kadar yeter." Dedim. "Yeter, yeter." Atilla elini omuzuma koydu. "Seninle iyi anlaşacağız." 

"Sizi böyle görmek ne güzel." 

"Yalnız Tuana ben sana fena darıldım,"

"Aa, niye?"

"İnsan bi' haber verir." Tuana Atilla'nın koluna vurdu. "Vermeme izin mi verdin?" Onlar gülüşürken ilk defa bu beni rahatsız etmemişti. Bende gülümsedim. 



Yine kısa bir bölüm kusura bakmayın bu arada küfürü sıfıra indiremem yani indirmem için bana 1 aydan fazla lazım daha az kullanmaya çalışacağım şu an gayet iyi gidiyorum. Ramazan dan sonra eskisi gibi yazmaya devam edeceğim.

/Sonsuza Kadar Hayran 2/Onde histórias criam vida. Descubra agora