Hikayem basitti aslında, ödevim için modelim olmasını isteyecektim. Çabucak bitmesini istediğim, sıkıcı bir işten ibaretti. Renksiz hayatımın, renksiz olaylarından bir tanesiydi.
Tabii, nereden bilebilirdim ki solmuş renklerimi kendi renkleri ile r...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
" Tanıştığımıza çok memnun oldum, Mavi. Otursanıza hadi. "
Mavi ve Manolya karışıklık sandalyeye oturduklarında İris onlara lavaboya gideceğini söyleyip yanlarından uzaklaştı.
İkilinin arasında bir sessizlik oluştuğunda Manolya karşında ki kızı süzdü ister istemez. Kızarık yanakları, dalgalı balköpüğü saçları ve masum duruşu ile çok tatlı birine benziyordu. Kendisi ile göz göze gelmemek için uğraşı ise ona çok komik gelmişti.
Gülümsedi.
" Benden mi rahatsız oldun yoksa etraftan mı ? "
Mavi, duydukları ile telaşa kapıldı. " Hayır, çok özür dilerim yanlış bir izlenim verdiysem. Ne senden ne de etraftan rahatsız olmadım. Kafen çok güzel. "
Panikli halleri Manolya'nın yüzünde daha da geniş bir gülümseme oluşmasına neden oldu.
" Sakin ol lütfen. Gerilmene gerek yok ben İris değilim. "
" Gergin değilim, " dedi Mavi sesi her ne kadar aksini iddia etse de. " Sadece sürekli yanlış anlaşılıyorum. "
" Sorun yok tamam mı ? Rahat olabilirsin. İris seni çok gerdi sanırım."
" Yani, ona nasıl davranmam gerek bilmiyorum. Her an kızacak gibi duruyor. "
" İris mi ? "
Manolya, kocaman kahkaha attı. Bu defa boşalmış olan kafe de kimse dönüp onlara bakmasa da Mavi yine de utanmıştı.
Bu kardeşler neden sessizce gülemiyordu.
" Ah, pardon. Hu," elini göğsüne bastırdı. " Kusura bakma, sadece komik geldi dediğin. "
" Neden ki ? "
" Çünkü İris senin gördüğünün aksine çok sıcakkanlı bir insan. O kadar çok konuşurki bazen bıkarsın. "
" Kim ? " dedi sesini yükselterek. " İris mi ? O zaman benden nefret ediyor, yoksa dediğim bir cümleyi ısıtıp ısıtıp önüme sürmesinin başka bir anlamı olamaz yani. "
Manolya, kafasını iki yana salladı onaylamaz bir biçimde. " O insanlarla uğraşmayı çok sever. Senden nefret ettiğini düşünmüyorum. Anladığım kadarıyla bir süre berabersiniz tanırsın onu. "
" Sanmıyorum, pek kendini tanımam için fırsat verecek gibi değil. "
" O fırsatı yakalarsan beni tanıman bana büyük bir zevk verir. "
Her şey bir anda oldu. İris'in bir eli Mavi'nin oturduğu sandalyenin ucuna tutundu, diğer elini ise masanın üzerine koydu. Eğilmişti, bu yüzden de yüzleri birbirine yakındı.
Mavi'nin kalbi gümbürdedi. Lanet olsun ki rahatsız hissediyordu.
