5. B Ö L Ü M

33.3K 952 271
                                    

"Hazırlıklar tamam mı?"

"Ya Vildan şimdi bunun sırası mı kalk şu sandalyeleri giydir hadi!"

"Simay ne oldu da oturdun bir sürü iş var!"

"Sancım tuttu anne."

"Hele anne şurada ki masalar çok birleşik az açalım onları.."

O kadar çok ses vardı ki her an infilak edebilirdim. Saçım makyajım yapılmıştı ama gelinlik konusunda bir sıkıntım vardı. Yerde gezen karınca bile meşgul olduğundan kime diyeceğimi bilemedim.

Öylece bu kalabalığı izliyordum.

"Altınları koymak için daha büyük kese getir!"

Gözlerimi kapatıp geri odama döndüm. Aynanın karşısında kendime baktım. Küçükken hayal ettiğim prensesler gibi hissediyorum. Önlerde toplanmış dalgalı saçlarım, zarif makyajım kendime hayranlıkla baktım.

Bir yandan da odama birinin uğramasını ve bu gelinliği giyemeyeceğimi söylemeyi bekliyordum.

Annemle akşam 11'de olan biletimiz için taksiyi şimdiden hazırlamıştım. Yeteri miktarda parayı hesabına aktarmıştım.

Hava gittikçe kararırken odaya bodoslama Bars girdi. Damatlığını giymişti. Borda damatlığı onu daha karizmatik yapmıştı. Bakışlarından anladığım kadarıyla hafif sarhoşluğu vardı.

"Sen niye giyinmedin?" Dedi.

"Bu gelinliği giyemem.."

"Niye?!"

"Kolları açık."

"Bu nasıl bahane amına koyim." Deyip kendini koltuğa attı.

"Çocukluk yapma Verda. Eşek gibi giyeceksin! İstersen 10 saat beklet."

"Kollarım gözükmesin." Diye mırıldandım.

Bars yanıma geldi. Dibime kadar girdiğinde erkeksi kokusundan boğulacaktım.

"Çıkar tişörtünü." Dedi. Gözlerim büyümüştü.

"Lan imam nikahımız var şov yapma. Çıkart!"

İster istemez panik yapmıştım. Bars tartaklayarak tişörtü çıkartmaya çalışıyordu. Saçımı bozması umrumda bile değil.

"Ne yapıyorsun." Deyip ellerini çekmeye çalıştım. Tişörtümü çıkarttığında kollarıma ve vücuduma çatık kaşlarıyla baktı.

Babamın evlenme dayatmasından kalma sıcak soba demirinin izleri vardı. Bars kısa süre sessizlikte baktı. Omzumdaki yaraya dokunduğunda ürperdim.

"Ne oldu?" Dedi fısıltıyla karışık.

Sesimi çıkartmadım. Üstüme ağır stres vardı. Birazdan tamam deyip o gelinliği giyecektim. Gözlerimi kırpıştırıp

"Babam." Diyebildim. Gözleri benim gözlerimi buldu. Anlamlandıramadığım bir bakıştı. Acıyla bakıyor diyemezdim çünkü tiksinerek baktığı da belliydi.

Gözlerini çekip arkasını döndü. Rahat nefes verdim.

"Alo Sait. Anama de buna kapalı bi gelinlik göndersinler hiçbir yeri gözükmesin.. oğlum sanane.. hadi hemen!" Deyip kapattı telefonu. Bir daha da yüzüme bakmadan odadan çıktı.

Kendimi aciz hissetmiştim. Üstümde sadece sütyenim dururken aynaya baktım. Gerçekten berbat bir haldeydim. Hastalıklı gibi duruyorum.

Çok geçmeden kapı çaldı. Komutu verince içeriye tanımadığım bir kadın ve gelinlik geldi.

BERDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin