8. B Ö L Ü M

30K 844 84
                                    

Ona doğru adım attığımda kız peluşuna sıkı sıkıya sarılarak bana bakıyordu. Ne için bu kadar korkuyor olabilir ki. Sakince kapıyı kapattım.

Kız bu sefer ağlamaya başladı. O ağlayınca daha panik oldum.

"Dur dur ağlama. Ben sana zarar vermem. Ben sadece- sıkılıyorum arkadaş arıyordum." Diye birkaç şey saçmaladım. Kız ağlamasını bıraktı. Gözlerini silip dikkatle beni izledi.

"Ah güzelim sen konuşamıyor musun?" Dedim. Kız başını sağa sola sallayıp kalemi eline aldı. Kağıda bir şeyler yazıp bana uzattı.

'Konuşuyorum sadece Iraz Anne izin vermiyor.'

Şaşkınlıkla yazıyı tekrar tekrar okudum.

"Ne münasebet? Konuş sana ne diyebilir ki? Saçmalık!"

Kız başını sağa sola salladı. Karşısındaki koltuğa oturdum.

"Adın ne senin?" Dedim. Yine kalemi eline alıyordu ki

"Hayır hayır. Evde kimse yok konuş." Dedim. Tedirginlikle bana baktı. Ağzını açtı ama hemen geri kapattı. Tırnaklarını dişlemeye başladı.

Usulca ayağa kalkıp koluna dokundum. Titriyordu.

"Ben Verda. Bu konağa yeni geldim. Burada hiç kimse yok. Benden sana zarar da gelmez korkma."

Yutkundu.

"Şermin.." dedi kısık sesle. O kadar sessiz söylemişti ki adını doğru anladığıma emin olmak istedim.

"Şermin?"

Başını aşağı yukarı salladı.

"Hep bu odada mısın?"

Başını yine aşağı yukarı salladı.

Onunla deli gibi iletişim kurmaya çalışıyordum. O ise benden bi o kadar çekiniyordu. Ardı ardına araba sesleri duydum. Yerimden sıçrayıp Şermin'e gülümsedim.

"Ben yine gelirim olur mu? İstediğin bir şey var mı?" Dedim. Konuşmadı. Nefes verip odadan çıktım.

Hava iyiden iyiye kararıyordu. Terasa çıktım. Şu an kimsenin yüzünü görmeye mecalim yoktu. Bir sesle irkildim.

"Annem seni arıyor."

Sese döndüğümde karşımda Aran vardı. Ne yalan söyleyeyim Aran'a kanım hiç ısınmamıştı. Yanıma gelerek cebinden sigarasını çıkarttı.

"Ciddiyim aşağı insen iyi olur." Diye ekledi.

Tek cevabım omuz silkmek oldu. Hele ki Iraz'a hiç tahammülüm yok. Kızcağıza konuşmayı yasaklamış ruh hastası.

"Bi dertli duruyorsun?"

"Sana öyle gelmiş." Dedim. Aran sırıttı.

"Ne derdin olacak senin. Buldun yağlı kapıyı."

Sinirle ona döndüm. Sevmediğim kadar vardı.

"Tam tersine. Daha önce hiç birbirinden bu kadar nefret eden bi aile görmedim." Dedim. Aran durdu. Sigarasından uzun soluk aldı.

"Aile mi?" Deyip sol tarafa geçti. Sol taraf tamamen avluyu görüyordu. Aran oradan bakıp

"Aile..." Dedi.

Aynı yere baktım. Ömer ağa ve Iraz kahvelerini içiyor, Dare nene elindeki nakışı işliyor, torunlar etrafta koşturuyordu. Dışardan gerçek bir aileydi.

BERDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin