KK-8

42 5 2
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayalım güzellerimm

Çetin'i içeri geçirip elimdeki kahveyle salona geçtim. Bir yandan beni süzüyor, bir yandan da dizini titretiyordu.

"Elo biz ne zamandır birbirimizden bir şeyleri saklıyoruz?"

"Uzun zamandır Çetin. Yani bilmem farkında mısın ama biz artık eski küçük çocuklar değiliz. Ayrıca ben senden bir şey saklamıyorum oğlum. Berk arkadaşım, dümdüz arkadaş yani."

"Saol ya çok açıklayıcı oldu. Ben sana çocuksun demiyorum ama birbirimize söz verdik biz. Hayatımıza kimi alırsak alalım ilk birbirimize söyleyecektik!"

"Sen söyledin mi Çetin? Ulan hayatına sayamadığım kadar kız girdi çıktı hepsini annenden öğrendim anasını satayım. Bir bana mı çalışıyor adalet çarkınız hayırdır?"

Çetin ayağa kalkıp telefonunu aldı.

"Yok biz seninle konuşamıycaz. Sen böyle kafana buyruk konuştukça benim beynimi si.. kalbini kırmak istemiyom Elo."

Kapıyı çarpıp çıktığında sinirle arkasından bağırmaya devam ettim.

"Lan en son ne zaman halimi hatrımı sordun.. gelmiş saklamayacağız diyo.. kıt beyinli arkadaşım diyorum sana arkadaşım.. bok beynin algılamak istediğini algılıyo.."

Kapı tekrar çaldığında sinirle kapıyı açmaya gittim. Söylediklerimi duymuştu tekrar gelip sayacaktı tabi.

"Nol- Berk.. ya şey.. kusura bakma.."

Berk şaşkın şaşkın yüzüme bakınca utanarak başımı yere eğdim.

"Sen iyi misin? Yüzün kıpkırmızı Ela."

"İyiyim ya.. spor yapıyodum ben içerde ondan şey oldu."

"İyiysen seni almaya geldim.. canım sıkılıyordu evde biraz yürüyeyim dedim.. gelmek istersen çıkalım."

Bu defa şaşkın şaşkın bakan bendim. Berk Arslan bana gelmişti. O kadar arkadaşı varken o bana gelmişti. Yuhlarım olsun sana Ela Çakır.

"Oluur.. sen içeri geç ben üzerimi değişeyim o sırada da anneme haber vereyim."

Berk içeri geçer geçmez bende yukarı çıkmıştım. Dolabımı açıp beyaz eşofman altımı, üstüne de siyah crobumu giyinip saçlarımı topuz yaparak kahküllerimi öne çıkardım. Gözüme sürdüğüm rimeli Berk anlamasın diye olduğunca hafif sürmüştüm.

Annem
Anne Berk geldi biz yürüyüşe çıkıyoruz.
Siz gelmeden evde olurum.
Babamı idare edersin öptüüüüümmm

kk
film izleyelim mi birlikte
yani birlikte dediysem aynı filmi, aynı anda izlemekten bahsediyorum
Delibal çok güzel istersen izleyelim
Ela nerdesin
???
endişelenmeli miyim?
işin falan mı var
heeeeeeyyy
Ela Çakır neredesin??


akşam konuşuruz kırmızı kart
Berk geldi
Yürüyüşe çıkıyoruz
Filmde sözüm olsun

kk
Berk mi??
Gecenin bu saatinde!
Yürüyüşe mi çıkıyorsunuz gerçekten mi Ela?
                              Görüldü.22.03
Görüldü ne Ela?

Telefonu cebime koyup aşağı indiğimde Berkte telefonu kapatıp cebine koydu. Beni baştan aşağı hızla süzüp kapıya doğru yürüdü.

"Ee nerede yürüyeceğiz?"

Kapıyı kapatıp anahtarıda cebime attım.

"Sizin ileride bir park var.. oraya kadar yürüyelim biraz oturur sonra eve getiririm seni."

İçim içime sığmıyordu Berk Arslan RESMEN benimle vakit geçirmek istiyordu.

"Ya hep sorucam unutuyorum ben.. sizin ev buraya yakın mı? Geçende burda görmüştüm seni."

Yüzüme kısa bir bakış atıp önüne döndüğünde başını belli belirsiz salladı.

"Evet.. yani yakın sayılır. Ben geçen burada bir arkadaşıma ders verdim. Bugünde buralardaydım aklıma geldin.. kötü mü yapmışım?"

Gülümseyerek omzumu silktim.

"Yoo.. yani canım sıkılıyordu benim evde zaten. İyi oldu böyle."

Hava hafiften yüzümüze yüzümüze esiyor, Berk'in sarı saçları dans ediyordu. Bu duruma güldüğümde Berk bana döndü.

"Ne.. neye gülüyorsun?"

Önüme dönüp gülümsemeye devam ettim.

"Saçların.. hava vurdukça dans ediyor. Komiğime gitti."

Durup bana doğru dönünce bende durup ona doğru döndüm. Bir adım atarak aramızdaki mesafeyi azalttığında kalbim yerinden çıkacakmış gibi atmaya başladı. Yüzündeki gülümseme gittikçe büyüyor, gözlerimi yüzünün her santiminde gezdirmeme sebep oluyordu. Eli benim kahküllerime gidince gözlerim istemsizce kapandı.

"Senin kendi saçlarından haberin yok sanırım.."

Kendi saçlarım umrumda mı görünüyor sence Berk Arslan?

"Çillerin.. sanırım en çok sana yakışıyor."

Gözlerimi açıp gözlerine baktığımda o da tıpkı benim gibi yüzümün her santimini inceliyordu. Utanarak bir adım geri çekildiğimde ne yaptığını yeni anlamış gibi o da geri adım attı.

"Yürüyelim mi?"

Ben önde yürümeye başladığımda o da arkamdan geliyordu. Telefonuma gelen mesajla telefonumu cebimden çıkardım.

Annem
Yarım saat içinde evde ol Ela
Çıkıyoruz biz birazdan
Sakın geç kalma söylerim babana
Ayrıca Berk gecenin bu saatinde seninle neden yürümek istemiş ?
Konuşacağız bunları.

Sıkıntıyla nefes verip Berk'e döndüm. Yüzünde anlayamadığım bir ifade vardı.

"Berk annemler birazdan evde olacakmış da.. başka zaman tekrar çıksak olur mu?"

Anlayışla başını aşağı yukarı sallayıp eliyle yolu gösterdi. Elini cebine koyup yürüdüğünde bende elimi cebime koyup yanında yürümeye başladım. Yol boyunca bir ben onu, bir o beni izleyip durmuştu. Bunu neden yapıyorduk bilmiyorum ama yüzünü saatlerce izlemek istiyordum. Sebepsizce yani..
Acaba o da benim gibi miydi?

"Geldik.. iyi geceler.. görüşürüz."

Eve ne ara geldiğimizi bile anlamamıştım ben!

"Gelmişiz.. iyi geceler, görüşürüz.. teşekkür ederim Berk. Yürüyüş için yani. Çok iyi geldi."

"Önemli değil Ela Çakır.."

Arkasını dönüp yürümeye başladığında kapının önünde hala onu izliyordum. Ara sıra arkasını dönüp bakıyor benim baktığımı görünce tekrar önüne dönüyordu. Berk gözden kaybolunca derin bir nefes alıp içeriye girdim.

kk
beni tanımadan Berk'e aşık olduğunu söyleme Ela!


aşk değil
ama öff sana anlatmam yanlış olur sanırım
benim biraz düşünmem gerek kırmızı kart
gelirim yine

Annemle babamın seslerini duyunca üzerimi değişip kitabımla balkona çıktım.
Aşk böyle ansızın gelebilir miydi?

Seeelaaam bölüm nasıldı anlatın biraaz

Peki genel olarak kitap nasıl sizce?
İlk defa bu tarz bir kitap yazıyorum drama yer vermek istemiyorum kafa dağıtmalık çıtır çıtır yaz dizisi tadında bir texting olsun istiyorum ve sizce başarabiliyo muyuuum?

KIRMIZI KART - TEXTİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin