KK-9

48 5 5
                                    

Oy + Yorum lütfenn 🩷

Odamın kapısı açılıp tekrar kapanınca annemi buraya doğru gelirken gördüm. Kanka moodunu açmış bir Ayşe sultan şu an en ihtiyacım olanıydı.

"Anlat bakalım Eloş sultan ne ayak bu Berk?"

Kitabımı masaya bırakıp yanına oturdum ve beline sarıldım.

"Bilmiyorum Ayşe sultan.. yani aslında kafam karışık. Birisi var hani bu kırmızı kart diye bir hesap var ya internette.. işte o hesap bana yazıyor. Beni sevdiğini söylüyor. Ve ben sevdiğini hissedebiliyorum.. ama tanımıyorum ve kim olduğunu söylememekde ısrarcı.. bir yanda da Berk var.. yani o bana karşı bir şeyler hissediyor mu bilmiyorum.. benim var mı hislerim onu da bilmiyorum. Kafam çok karışık. Sen olsan ne yapardın?"

Annem beni dinledikten sonra uzun uzun gökyüzünü izledi. Sanırım ne demesi gerektiğini ya da ne yapmam gerektiğini düşünüyordu.

"Biz babanla nasıl tanıştık sen bilmiyorsun değil mi?"

Başımı iki yana salladım. Bunca sene nasıl tanıştıklarını hiç sormamıştım nasıl bir evlattım ben allaasen?

"Ben babanı okulda gördüm ilk başlarda çok yakışıklı bu bana bakmaz dedim. Çirkin olduğumdan değil he, çevresi böyle hep havalı kızlarla doluydu. Cesaret edemediğim için gittim buna anonim bir hesaptan yazdım."

Anlatırken o zamanlara dönmüş gibi gülümseyerek anlatıyordu. Annemle babam birbirine gerçekten çok aşıktı..

"Bu beni engelleyip engelleyip geri engeli kaldırıyor tabi. Bir süre sonra kim olduğumu sormayı bırakıp akışına bıraktı. Zamanla gördüm ki benim sohbetime baya baya alıştı, ben yazmadığım zaman o yazıyordu. Tabi ben anonim olduğum sürece babanla da okulda Ayşe olarak konuşuyorduk. Tam söyleyeceğim kim olduğumu diyorum baban okulda beni görüp yolunu çeviriyor içim kan ağlayarak geri vazgeçiyorum. Sonra bir gün benim anonim hesabıma aynen şöyle yazdı.
Ben senin konuşmana alıştım, sana alıştım ama artık cesaret edip karşıma çıkman gerek. Kim olduğunu bilmeye hakkım var. Birinin dış görünüşünü çok beğeniyorum bazen konuşuyoruz okulda ama sırf arada sen olduğun için sana ihanet ettiğimi sandığım için yolumu değiştiriyorum. O da benden hoşlanıyor gibi. Eğer cesaret edemezsen ben onunla konuşacağım.
Ben olduğumu düşündüm anlattığı kişiyi bir yandan ne yapacağımı bilemiyorum, bir yandan da deli gibi korkuyorum ya ben değilsem diye. Dedim kim olduğunu söylersen, bende sana kim olduğumu söyleyeceğim söz dedim. Tabi söyler miyim eğer Ayşe Tunalı derse benim diyeceğim, başka birini söylerse komple hayatından çıkacağım."

Annemi hayretler içerisinde dinliyordum. Duyduklarıma asla inanamıyordum resmen babam anonimiyle evlenmişti.

"Uzunca mesajım görüldü kaldı. Sonra da şöyle bir mesaj atmıştı.
Beni beğeniyor mu, beğenmiyor mu bilmiyorum. Okulda onu gördüğümden beri senin olman için dua ediyorum. Aksi takdirde hem sen, hem ben büyük bir boşluğa düşeceğiz. Eğer oysan lütfen çekinmeden söyle.
Ayşe Tunalı.. beğendiğim kişi Ayşe Tunalı.
Sen kimsin?
Mesajı gördükten sonra telefonu yere düşürüp kırmıştım. İki hafta telefonsuz kalıp Toluya yazamadım.. kesin dedim beni yanlış anladı. İki hafta boyunca babanı okulda görüyorum perişan.. tam telefonumu alacağım gün yanıma geldi. O konuşmadan suratına pat diye anonim benim dedim. Okulun ortasında bana bir sarıldı, kemiklerim kırılacak sandım. Millet bizi izliyor falan.. işte sonuçta ortada evlendik bir tane baş belamız oldu."

Anneme sarılıp yanaklarını öptüm.

"Seni çok seviyorum annemm. Cesaretli anneeemm.. kimin anası buuu."

KIRMIZI KART - TEXTİNGWhere stories live. Discover now