7.BÖLÜM

1.4K 1K 10
                                    


 KALP NE İSTERSE

Birkaç dakika sonra uçaktan inecektik. Kahramanmaraş'a ilk defa geliyordum, bunu defterime eklemliydim, asla bu şehre geleceğimi tahmin edemezken işim için buraya gelmiştik. Evet işim için.

Uçaktan iner inmez Umut'u almaya gelen kişilerle selamlaştık.

"İnci, bu ikisi benim abim sayılır yani sütannemin çocukları."

Bülent Bey'in zamanında söylediği o iki kişi bunlar olması gerek.

"Merhaba ben İnci." Elimi uzattım Umut'un abilerinin elini sıktım.

"Meşhur İnci sensin demek. Kerata bizi unutmuştu bir gün sana kırılıp da gelmişti buralara kadar." Umut gözlerini devirip abisine baktı.

"Bakma sen onlara İnci, bunlar böyle hep geveze ama Umut annemizin sütünü bıraktıktan sonra bizimle hiç irtibata geçmedi." Umut'un abisinin sözüne çok şaşırmıştım. Diğer abisi birden kahkaha attı.

"Sanki sen hep buradasın." Umut ve abileri ayaküstü hasret giderdikten hemen sonra Umut'un sütannesinin evine gittik. Oraya gittiğimizde Umut'un sütannesi bizi kapıda bekliyordu.

"Hoş geldiniz oğlum. Sizler de hoş geldiniz buyurun." Umut'un sütannesi çok güler yüzlü bir kadındı.

"İnci sütannem, Selma annem." Umut'un bu tavrına çok şaşırmıştım, öz annesinin adı da Selma'ydı ama güler yüzle Umut'a baktım. Umut yanımızdan ayrılarak abilerinin yanına gitmişti.

Teyzemle birlikte Umut'un sütannesi ile uzun uzun sohbet etmiştik, burada yabancılık duymuyorduk çünkü her birinin bize gösterdiği ayrı ayrı sevgi ve saygılarını görüyorduk ve bu bizim çok hoşumuza gidiyordu.

"Siz neler yapıyorsunuz Selma Hanım nasılsınız?" Teyzemin konuşmayı devam ettirmesi ile birlikte telefonuma bildirim sesi gelmişti.

UMUT: Anneme hasta olduğumu söylemezseniz çok sevinirim henüz bilmiyor.

Umut'un attığı mesajı okuyup mesajı teyzeme de göstermiştim.

"Ne yapalım kızım, bir şekilde vakit geçiriyoruz?" Teyzem güler yüzle başını salladı.

"Sen nasılsın İnci?" Selma Hanım'ın sorusu arkasında ağzıma fermuar çekilmişti sanki.

"İ-iyiyim, teşekkür ederim."

Kekelemenin tam sırasıydı İnci.

"Umut ile aranız düzeldi değil mi?" Teyzem ile birbirimize bakıp gülümsedik.

"Kızım Umut buralara hiç gelmezdi, o gün bile direkt gelince açıkçası bizi çok korkutmuştu ama iyi olmadığı da yüzünden çok belliydi. Bize o durumu yine Umut anlatmamıştı sağ olsun Bülent oğlum hemen anlattı." Utanırcasına başımı eğmiştim o gün Umut benim yüzümden gelmişti buraya.

"Çok özür dilerim, böyle olsun istemezdim ama..." derken bir an da beni susturmuştu.

"Her şeyi biliyorum kızım sen hiçbir şey yapmamışın ama Umut gururuna yedirememiştir." Onaylarcasına başımı sallayıp gülümsedim.

"Annesi gelmiş, geri gitmiş. Zamanında çok dedik seni öldü biliyor, olurda bir gün Umut'un karşısına çıkmak istersen çocuk mahvolur dedik, ama dinletemedik." O günler aklıma geldikçe sinirimden çatlıyordum, ama Umut'u da tekrardan bırakıp gitmesine gönlüm hiç razı değildi.

"Ben Umut'u bırakıp gitmesini hiç istemedim ama o gitti ve o gündür onun konusunu hiç açmıyoruz." Teyzem sıkıntılı bir şekilde belimi sıvazladı.

UMUDUN İNCİSİ GÖK'YÜZÜNDE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin