10.BÖLÜM

1.4K 1K 9
                                    

İNSAN KILIĞINDAKİ MELEK

UMUT BAYSAN...

"Günaydın İnci'nin Beyazı." Umut'un enerji dolu sesi etrafı neşelendirmişti.

"Umut Bey maşallah enerji dolusunuz." Teyzemin bu cümlesi hepimizi güldürmüştü.

"Günaydın Umut Baysan." dedim utanırcasına.

"Hadi oğlum, çayın soğuyacak." Selma teyzenin sözüyle Umut sofraya oturmuştu. Umut'u mutlu görmek beni daha da çok mutlu ediyordu.

"İyi misin?" Umut bir an da elindeki çay bardağını bırakıp başını ovalamaya başladı.

"Umut, iyi misin?"

"Umut oğlum iyi misin?"

"Umut." Umut birden gözlerini kapatıp başını elleriyle ovuşturmaya devam etti ama Umut hâlâ bize bir cevap vermemişti.

"Umut." Efe ve Onur'un art arda Umut'a seslenişleri bir fayda etmemişti. Umut ellerini hafifçe başından çekip Onur'un kucağına yığılmıştı. Selma teyzenin korkulu bağrışları hepimizi ürkütmüştü.

"Selma Hanım, lütfen sakin olun."

"Oğlum!" Selma teyzeyi şu an sakinleştirmek gerçekten çok zordu. Aceleyle Umut'u arabaya bindirip başını dizlerimin üzerine bırakmıştık. Onur arabayı kullanırken Efe Umut'a seslenmeye devam ediyordu. Elim ayağım o kadar titriyordu ki sesimi çıkartamıyordum, korkudan delirmek üzereydim.

"Oğlum uyan hadi ya!" Efe'nin bu çaresiz seslenişi beni çılgına çevirmişti. Dakikalar sonra hastaneye geldiğimizde Umut'u hemen muayeneye almışlardı, kapıdaki çaresiz beklenişin tarifesi yoktu.

TEYZEM: İnci, ne yaptınız?

Selma teyze kesin çılgına dönmüştü. Teyzeme cevap veremeden Umut'u muayene eden doktorun kapıdan çıktığını fark ettik.

"Umut Bey, şu an iyi, ama iğnesini düzenli kullanmazsa bir dahaki sefere bu kadar olumlu yanıt veremeyebiliriz."

"Ne iğnesi?" dedi, Efe sinirlerine hâkim olamıyormuş gibi.

"Ben anlatacağım." Elim ayağım o kadar titriyordu ki konuşmakta zorluk çekiyordum.

"Umut'u görebilir miyiz?" Doktor Bey'in onay vermesi ile birlikte hemen Umut'un yanına girdim.

"Umut, çok korkuttun bizi!" dedim, telaşlı bir şekilde.

"İyiyim İnci, merak etme." Umut'un bu sözüne kulak asmamıştım saatler içerisinde rengi solmuştu. Efe ve Onur kapıyı tıklatıp içeri girdiler.

"Deli misin sen?" Efe'nin bu sert tepkisine Umut küçük bir kahkaha atmıştı.

"Pek de akıllı sayılmam." Umut göz kırpıp Efe'ye gülümsedi.

"Umut nasılsın?" Onur'un sakinliği Efe'yi bayıyordu. Efe ortalığı ayağa kaldırmıştı ama Onur gerçekten sessiz ve sakindi bir o kadar da ciddi...

"İyiyim abi, iyiyim." Umut konuşmakta zorluk çekiyordu, ama bize belli etmemek için elinden gelenin fazlasını yapmaya çalışıyordu.

"Umut sen ne iğnesini kullanıyorsun?" Onur'un sert tepkisi ile Umut yerinde kıvranmaya başladı.

"Daha sonra konuşalım, lütfen?" Onur yüzündeki ciddiyetini bozmadan başını salladı. Efe Selma teyzeye haber verdiğini söyledikten sonra yanımıza geldi. Umut'un biraz kendine geldikten sonra hastaneden çıkıp eve geçtik, Selma teyze gerçekten de perişan olmuş kapıda Umut'u bekliyordu.

Umut Selma teyzeyi öyle görünce gerçekten kahrolmuştu.

"Bu kadar perişan bir şekilde bekleyeceğini tahmin etmemiştim." Umut'un böyle bir tepki vermesine cevap vermeden içeri geçmiştik.

UMUDUN İNCİSİ GÖK'YÜZÜNDE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin