baby one more time | banginho

twenty six

Minho ter su içinde kalmış bir şekilde bir sağa bir sola dönüyordu. Saçlarını okşayan kişinin kendisine fısıldamasıyla gözlerini açtı. Felix endişeyle bakıyordu kendisine.

"Minho uyan canım. Hepsi geçti sakin ol."

Minho nefes nefese kaldı. Dudakları titrerken derin nefesler alıp veriyordu.

Felix bir bardak su doldurdu ve Minho'ya yavaş yavaş içirdi. Minho titriyordu.

"İyi misin?"

"Onu gördüm."

"Kimi?"

"Chan... Buraya geldi. Bebeği aldırmamı söyledi." Rüya görmüştü.

"Ne zaman geldi?"

"Bilmiyorum. Buradaydı."

Felix onun kendinde olmadığının farkındaydı. Minho'nun uzun saçlarını okşamaya devam etti.

"Minho bak senden bunu gizlemeyeceğim. Biz Chan ile konuştuk."

Minho gözlerini Felix'e dikti.

"Ne zaman konuştunuz?"

"Bugün..."

"Siz söylediniz değil mi? Bunu neden yaptınız?! Bu işi tek başıma çözecektim neden onu dahil ettiniz?"

"Aklını başına toplaması gerekiyordu çünkü. Korkaklık yapması hiçbir işe yaramayacak. Bu bebek sadece senin değil."

"Hayatım yeterince boktan değilmiş gibi bir de bebekle mi uğraşacağım?" Kızgındı.

"Ama bu bebek senin hayatını güzelleştirecek. Sana destek olacak."

"Bana engel olmaktan başka bir işe yaramayacak." Mırıldandı.

"Minho sana bir şey soracağım dürüst ol. Sen Chan'dan gerçekten nefret ediyor musun?"

Minho cevap vermedi. Chan'ı özlüyordu.

"Hayır."

Felix gülümsedi.

"Seninkisi sadece kızgınlık. Kızmakta da çok haklısın o herif normal değil. Sana zorla sahip olmadı değil mi? Bu bebek yanlış bir davranışın sonucu değil." Felix arkadaşını incitmekten korkarcasına sakince sordu.

Minho başını iki yana salladı.

"Şimdi gelse ve özür dilese-"

"Onda o kapasite yok."

"Ya dur biraz! Gelse ve özür dilese onunla barışır mıydın?"

"Bilmiyorum Felix. Bizim ilişkimiz normal bir ilişki değil."

Karnına saplanan keskin acıyla gözlerini sıktı. Felix korkmuştu.

''Minho! Minho konuş benimle lütfen!''

Minho acıyla inilderken hiçbir şeyi duymuyordu. İçinden bir şeyler kopuyordu sanki. Felix hemen odadan çıktı ve doktoru bulmaya gitti. Minho başını yastığa sıkıca bastırırken elleriyle çarşafı sıkmaktan parmakları bembeyaz oldu.

''H-hayır. Bebeğim- Ah!''

Sürekli kurtulmak istediği bebeğine bir zarar gelecek olmasından korkuyordu.

Kısa süre sonra doktor ve hemşireler odaya girdiğinde Felix dışarı çıkmak zorunda kaldı. İçeriden sesler geliyordu ancak Felix kötü şeyler duyacağından emindi. Bu yüzden duymamak için uzaklaştı oradan. Minho'ya ve bebeğe bir şey olmaması için dualar etti.

***

Chan başını evrak yığınından kaldırdığında saat gece yarısını geçmişti. Olanlardan uzaklaşmak için kendini başka şeylere vermeye başladı.