BÖLÜM 12: ÇÖZEMİYORUM

13 9 4
                                    


BÖLÜM  12: Çözemiyorum

Aybüke’den                                                            09.02.2020–07.25                                                            İstanbul

Yine karla kaplı bir sabah… Yine bulutlu bir gökyüzü… Yine uyuyamayan Aybüke…

Bazılarınızı duyuyorum. Aptal mısın sen diyorsunuz bana, ne derdin var diyorsunuz. Abin yanında, gerçekler ortaya çıktı, her şey yolunda, daha ne istiyorsun diye soruyorsunuz bana. Ben size söyleyeyim mi ne istediğimi? Söyleyemem. Artık ne istediğimi ben bile çözemiyorum.

Saçma ruh halimi çözemiyorum. Neden böyleyim çözemiyorum. Ne istiyorum, bilmiyorum. Hiçbir şey bilmiyorum.

Belki beni anlamıyorsunuz, hiç anlamadınız belki de. Ama eminim ki şu anki ruh halimi anlayacaksınız. Nasıl hissediyorum biliyor musunuz, böyle sıkışıp kalmış, arada kaynamış, bıkmış biri gibi hissediyorum. Nedeni yok. Benim yaptığım hiçbir şeyin nedeni yok, son dönemlerde bunu fark ettim.

Birkaç haftadır düzensiz bir ruh halim var. Bunu ben fark etmedim, fark ettirdiler. Abimin ve arkadaşlarımın sürekli üzerime titriyor oluşu babam ölmeden önceki Aybüke’yle alakam olmadığını bana gösterdi. Yine de bunu nasıl düzeltebilirim, bir fikrim yok.

Nazlı’yla birlikte kalıyorum. O abimle kalmam konusunda çok diretiyor, ben de ona onun yanında olmak istediğimi söyleyemiyorum. İçimden yalnızca bu değil, binlerce şey geçiyor. Hiçbirini söyleyemiyorum.

Düşünüyorum uzun zamandır. Yaşadıklarımı, yaşadıklarımızı. Belki siz geçip gittiler diyorsunuz, ama geçmiyor. Yara gidiyor, kanı duruyor, ama izi kalıyor.

Nazlı hala bazı geceler kâbuslar görüyor. İyi değil, yaşadıklarının etkisi devam ediyor. Görkem desem bir hafta önce bana geldi en son. Eski sevgilisinin ölüm yıldönümü olduğunu anlattı. Biraz dertleştik, iyi değil gibiydi. O da iyi değil. Yaşadığı olayların etkisi onun üzerinde de devam ediyor. Pınar’ın varlığı galiba hiçbir fayda sağlamıyor.

Ece geçen hafta yaşadığı olayın etkisinden kurtulmaya çalışıyor. Ege’yle vakit geçiriyorlar bol bol. Biz geç öğrendik biraz bu olanları, altı gün geçti üzerinden sanırım. Şok yaşadık resmen. Görkem Ece’ye çok kızdı. Doruk da keza öyle. Ah, Doruk… Durun, ona da geleyim.

Doruk’ta da bir gariplik var bu aralar. Aslı için sürekli karşıya gidiyor. Üç gün önce ona gitti, hala dönmedi. Galiba Aslı’yla kalıyor. Nazlı’ya sordum, Doruk’la konuştum. Görkem’e sordum. Aslı’yı aradım. Bir sorun olmadığını söyledi hepsi. Doruk yalnızca kardeşiyle vakit geçirmek istiyormuş, böyle söylediler. Bence böyle değil ama. Bence Doruk da yaşananlardan etkilendi. Kardeşinin kıymetini mi bilmeye çalışıyor denir, nasıl söyleyebilirim bilmiyorum. Ama korkuyor. Birimizin başına bir şey gelmesinden ölesiye korkuyor. Ankara’dan döndüğümüz ilk zamanlar her gün eve geliyordu, birkaç gece burada kaldı. Nazlı’yla daha çok vakit geçirmeye başladı. Ece’yle daha sıkı fıkı olmaya başladı. Doruk da değişti. Hem de çok!

Abim… Hayatımda yolunda giden tek şey galiba. Onunla her şey mükemmel gidiyor. Birlikte birkaç kez dışarı çıktık, o da yalnızca arabayla. Ama olsun, buna da şükür. Abim yanımda bile olmayabilirdi, bu benim için çok çok büyük bir şey.

Yağız’ı sorarsanız hala onunla ilgili bir şey bilmiyorum. Haberim yok. Koskoca bir boşluk onunla ilgili soru işaretleri.

Şimdi diyorsunuz ki, herkesi anlattın Aybüke. Kendinden yine bahsetmedin. Yine aynı hataya düştün. Bu sefer hayır, size kendimden de bahsedeceğim. Bu sefer yalnızca başkalarını düşünmek yok.

DOMİNO-3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin