...15...🧐

588 62 13
                                    

Fic cennet mahallesine döndü amk her bolum baska bir olay
Neyse kuzularim oy vermeyi unutmayinn

...

"Jisung senin kafanı kırmaz mıyım?"

Tezgahın diğer tarafından bana terliğini doğrultan annemi sakinleştirmek adına ellerimi havaya kaldırdım.

"Ya annem söz toplayacağım! Eskisinden daha iyi olacak! Bal dök yala!"

Elindeki terliği bana fırlattığında çığlık atmış ve eğilip terlikten kaçmıştım.

"Okulun başlamasına 15 dakika var!"

"Beş dakikaya biter!"

Derin bir nefes verdi ve diğer terliğini yere atıp ayağına giydi.

"Off jisung, çık git ben toplarım."

Tezgahın üzerinden atlayarak yanına geçtim ve yanağından öpüp sarıldım.

"Sen bir tanesin! Söz akşam bulaşıkları bende."

"Öyle olsun bakalım. Haydi sen oyalanma da cık."

Evet, kendi ellerimle kendi kendimi yakmıştım. Akşama misafirler gelecekti ve tüm kalabalığın bulaşığı bana kalmıştı. Yarısını da minho'ya kilitleyebilirim bence?

Misafir dediğim de minho ile olan ilişkimizi açıklamaya karar vermiştik o yüzden bu akşam onun ailesi ve benim ailem yemek yiyecek hemde iş hakkında konuşacaktı. Bizde bu yemeği fırsata çevirip açıklamaya karar vermiştik. Evet tam olarak böyle olmuştu. Sabah da minho'ya kurabiye yapayım derken evi ateşe veriyorum. Tabii ki de yanlışlıkla olmuştu. Birazını yakıp mutfağı mahvetmiş olabilirdim ama sonuç olarak birşey çıkmıştı.

"Jisung'umm sıcakta yapıştın kaldın ama annem?"

Annemin sitemleri ile gülümsedim ve ondan ayrıldım.

"İyi o zaman ben çıkıyorum."

Başını salladığında tezahta duran kurabiye? Evet, kurabiyelerimi almıştım. Mutfaktan çıktım ve koltukta duran çantamın yanına ilerledim. Kutuyu dikkatlice içinde kitap, defter barındırmayan ama okul çantası olan çantama yerleştirdim ve çantayı alıp omuzuma astım.

Kurabiyeleri biraz yakmış olabilirdim ama tadı gayette güzel olmuştu. Evden çıkıp arkamdan kapıyı çektim ve okula doğru yürümeye başladım. Yaklaşık 10 dakikanın ardından okula vardığımda zilin çaldığını anlamam zor olmamıştı.
Sıçtık. Adımlarımı hızlandırıp okula girdim ve merdivenleri üçerli çıkıp sınıfın önüne ulaştım. Nefes alişverişlerimi düzene soktuktan sonra tam elimi kapı koluna atacaktım ki kapınin açılması ile yerimden sıçradım.

"Jisung?"

"Yejun ödümü kopardın!"

Güldüğünde koluna vurmuş ve içeri geçmiştim. Gözlerim sınıfı taradığında hocanın olmadığını görmüştüm. Gözlerim minho ile buluştuğu anda kalbimi atışları direk değişmeye başlamıştı. Gülümsemesi ile gülümsedim ve ilerleyip yanına oturdum.

"Ders boş mu?"

Başını salladı ve başını masada duran eline yaslayıp beni izlemeye başladı. Kızarmaya başladığımı hissediyordum ama umursamamaya çalışarak bende onun gibi oturup ona bakmaya başladım.

"Minho?"

"Sincabım?"

"Sana birşey yaptım. Bunu yapabilmek için saat 6'da kalktım hatta."

"Neymiş o?"

Sıradaki elimi indirdim ve çantanın içinde duran kutuyu çıkardım. Gözleri kutuyu buluğunda aklıma gelen şey ile gözlerimin büyümesine engel olamamıştım.

♡♡Doktorum Ayağıma Geldi♡♡ minsung ♡♡ (yazım Yanlışları Düzenlenecek)Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora