9 "why"

601 65 51
                                    


Oy sınırı 20 biliyorsunuz,,

zel yorumlarınızı da eksik etmeyin♥️

İyi okumalar,,

"Ahn Hyeson'un velisi siz misiniz?"
Masada oturan kadın beni iyice süzdü.

Kafamı salladım.

"Reşit misiniz?"

Sorduğu soruya göz devirdim. Acelem vardı. "Ablasıyım, reşit değilim herhangi bir büyüğümüz yok hepsi başka ülkede."

"İmza vermeniz için reşit olmanız gerekiyor.."

Sinirle masaya vurdum. "Kardeşimin benden başka kimsesi yok! Onu ben hariç kimse tanıyamaz."

Kadın böyle tepkilere alışık gibi gözüküyordu. Yanındaki çalışanlarla goz göze geldi ve kafasını eğip kağıdı bana doğru uzattı. "Şu kısımları imzalayıp içeriye girebilirsiniz.."

Önüme uzattığı kağıda baktım. Ağlamamak için kendimi zor tuttum.

Sabah polis merkezinden aranmıştım. Kardeşimin cesetini bulduklarını ama henüz tanımlayamadıkları için benim görmemi istemislerdi. Onun olmadığını biliyordum ama kendimi gelmek zorunda hissetmiştim.

O olamazdı.

Kağıdı imzaladıktan sonra kadına uzattım ve hiç bakmadan kapının önüne geldim. Maskeli görevli bir adam yanıma yaklaştı.
Kapıyı açtığında önünden geçmem için yol verdi.

Soğuk olan kolidor şimdiden içimi ürpermişti. Kapalı bir odaya geldik ve içeri girmiştik. Önümde bir ceset yatıyordu. Üzerindeki örtüyü kaldırmak istemiyordum. Kim yatıyor görmek istemiyordum.

Adam örtüyü tutup bana baktı. "Hazır mısınız?"

Ne olursa olsun güçlü kal. Ne olursa olsun.

Örtüyü açtığı an önümde yatan rengi soluk cesete baktım. Kahverengi saçları, yüzü kireç rengine dönmüş teni.. yara içinde olan vücudu..

Benim kardeşimdi.

Adama baktım ve kafamı salladım. "Evet, kardeşim Ahn Hyeson"
Kafamı bir daha o tarafa döndüremedim. "Örtüyü geri kapatır mısınız?"

Adam kaşlarını çattı ama sorgulamadan dediğimi yaptı ve örtüyü çekti. Şimdi tekrar oraya baktım. Yutkundum. Konuşmak için kendimi zorladım.

"Ceseti nerde bulundu demiştiniz?"

"Han Nehrinde. Boğularak hayatını kaybetmiş. Fakat vücudundaki kesik ve yaralara göre cinayet vakasına benziyor."

Gözlerimi kapattım. "Tabi ki öyle olacak. Benim kardeşim kendini öldürmez." Kısık bir ses tonunda konuştum.

"Efendim?" Adam cevapladığında gözlerimi açıp ona baktım.

Midem bulanıyordu. İçerideki ceset çürüğü kokusu çok yoğundu. Ama midemin ona bulandığını sanmıyordum. Her şeye bulanıyordu.
Tüm bu olanlara bulanıyordu. Gözlerim yaşardı. Ağlamak istiyordum.

Annemi özlemiştim. Babamı özlemiştim. Kardeşimi.. kardeşimi özlemiştim.

"Eve gidebilir miyim?" Sesim titremişti. gözümden bir yaş düştü.

Eve gitmek istiyordum.

...

1 Ay Önce

fake devil - jjkWhere stories live. Discover now