38 "lover=loser"

661 75 301
                                    




"Hoşgeldin kızım.. Buyur içeri geç."

Jungkook'un beni babasının evine götürebileceği aklımın ucundan bile geçmezdi. Mecbur hala onun kucağında olduğum için benim içeri geçmem için onun hareket etmesi gerekiyordu.

Baş selamı verdim karşımdaki stresli adama. Alçılı olan ayağıma merakla bakıyordu.

Jungkook salona doğru ilerledi. Ev o kadar büyük ve şöhretliydi ki bir an kendimi sarayda gibi hissetmiştim. Böylesine zengin bir babası varken neden eskiden bizim mahallede oturuyordu anlamamıştım. Gerçi babasıyla ilişkisi düzelmiş miydi ki?

Jungkook yumuşak koltuklardan birine beni bırakırken ayağımın altına da yastık koymuştu bunu yaparken fazlasıyla dikkatliydi. Arkama da bir tane yastık koyup tepkime baktı. Şu an daha iyiydim ve o da bunu fark edince rahatlayıp kendini yan koltuğa bıraktı. Kesik olan kolunu babası görüp de çıldırmasın diye gelirken arabasında sarmış ve pansuman yapmıştı. Gömleği sayesinde de gözükmüyordu. Fakat canının hala yandığını biliyordum.

Babası ikimize tip tip bakmaya başladı özellikle oğluna. Sanırım hala tuhaflardı. Sessizliği ben böldüm.

"Kusura bakmayın, gece gece rahatsızlık verdim."

Adam hemen şaşırdı ve kafasını hayır anlamında salladı. "Yok kızım. Senin için her zaman kapım açık. Hoşgeldin.." Gülümsedi hafifçe. Sonra oğluna baktı ve yüzü düştü. "Sen hoş gelmedin."

Jungkook bacağını bacağının üstüne atıp rahat tavırla konuştu. "Sohee'yi satılan evime götüremezdim ben de buraya getirdim."

Byun amca Jungkook'u süzdü kinli bir tavırla. "O evi neden sattığımı da açıkla istersen kıza." Oğlunu mahçup etmek için konuştu ama ben zaten olayları biliyordum. "İçip içip sızıyormuşsun sen daha reşit bile değilsin! Bir de dışarıda yatıyormuşsun. Eve ihtiyacın yokmuş zaten.."

Jungkook'un suratına baktım. Gözlerini kaçırmıştı. Özür dilemeyi bilmiyordu resmen. Daha fazla gerginlik çıkmasın diye ben söze atladım.

"Beyefendi.." adam bana doğru bakınca biraz daha samimi olsam yumuşar diye düşündüm. "Byun amca.. Oğlunuz zor zamanlar geçiriyordu. Sizin onun yanında olmayıp üstüne evini elinden almanız hata."

Adam kaşlarını çattı. Onu korurum diye bekliyordu ama durumu objektif konuşmaları lazımdı. Devam ettim.

"Jungkook da hatalı, zaten özür dilemeye geldi dimi?" Ona baktım cevap vermesini bekledim ama gözlerini devirdi. Sinirle sesimi sert tuttum. "Dimi Jungkook?!"

"Taehyung söyledi sana içip sızdığımı değil mi?" Öfkeyle babasına konuştu.

Sustum. Byun amca daha da sinirlendi. "Taehyung, o kadar iyi bir çocuk ki sen okula gitmediğin zamanlarda senin için not almış senin işlerini halletmiş!"

Aynen amcacım o kadar iyi bir çocuk ki anlatamam..

Jungkook'un sinirlendiğini gözlerinden anlamıştım ama o hiçbir şey demedi. Kendi babası tarafından bile tercih edilmemek kötü olsa gerekti.

"İyi bir çocuk.." kendi kendine sayıkladı. Histerik bir nefes bıraktı. "Her hafta seninle baş başa yemek yeme şansı var. Ama sen benimle aynı sofraya bile oturmadın. Keşke beni de tanımak isteseydin biraz. Öz oğlunum ya sonuçta."

Sanırım ailenizin olmamasında çok aileniniz olup da yanınızda olmaması daha kötüydü. Jungkook'un üzgün olduğunu anlayabiliyordum. Babasına  kırgındı.

fake devil - jjkWhere stories live. Discover now