25 "try"

576 70 209
                                    


Oy yorummm

Açıkçası otele beraber gidiyoruz diye heyecanlanmıştım ama taksiyle otelin önüne bırakıp gitmesini beklemiyordum.

Bu gece dışarıda işleri olduğunu söylemişti o yüzden uyumama gerek yok demişti. Beni de otelin önünde bırakıp basıp gitmişti taksici abiyle.

Sinirle otelime girmiştim. Zaten burada geçireceğim son günlerim olabilirdi. Yarın kendime minik bir ev bakacaktım. En azından kirayalacaktım. Tüm paramı gereksiz kullanamazdım. Jungkook'a da borcumu ödeyecek ve kurtulacaktım.

O yüzden şimdiden temiz bir uykuyu hak etmiştim.

....

Jungkook gömleğini çıkarmıştı. Göğsünün ortasından akan teri izledim. Karın kasları parlıyordu. Göğüs kasları nefes alışverişinin hızından inip kalkıyordu.

Yutkundum. Çok susamıştım.

"Susadın mı?"

Jungkook sanki aklımı okumuş gibi konuşmuştu. Yatakta otururken benim üzerime doğru gelmeye başladı. Birden üzerime doğru eğildi bende kendimi bıraktım ve yatağa uzandım.

Onu izliyor olmak müthişti. Bana yukarıdan bakıyordu. Saçlarının ıslaklığı hoşuma gittiği için saçlarını karıştırdım. Bana gülmüştü.

Jeon Jungkook'u bana gülerken görmek o kadar haz vericiydi ki daha fazla dayanamadım ve onu tuttuğum gibi kendime çektim. Gözlerimi kapatıp dudaklarına yapıştım hiç bırakmak istemez gibi.

Gözlerimi açıp güzel yüzüne bir kez bakmak istedim fakat değişen tipiyle şaşırıp kaldım. Jungkook esmerdi??

"Benim ol Sohee."

Hayır Jungkook, Taehyung'du!!

Beni öpmek için bana doğru tekrar eğildiğinde bu sefer görüntüsü tekrar değişti ve üzerimde olan kişi Hena oldu. Ağlarken konuştu.

"Senden olsa olsa metres olur zaten.."
Sonra kahkahalar atmaya başladı.

Ben de ağlamaya başladım. Gözlerimi sıkıca yumdum.

Tekrar açtığımda karşımda hiçbir görüntü yoktu. Hatta okulun çatısında olduğumu gördüğüm an rahatlamıştım.

Kabus görmüştüm. Hem de hayatımda gördüğüm en kötü kabusu!
Şimdi gerçekten ağlamak istiyordum çünkü en iğrenç kabusu görmüştüm.

Kendime gelip bir tokat attım ve etrafıma bakındım. Buraya biraz düşünmek için çıkmıştım ama uyuyakalmış olmalıydım.

Tam da eskiden Jungkook'un uzandığı yerde uyuyakalmıştım. Beni burada kurtarmıştı bir kez daha. Tabi salak ben onun Jungkook olduğunu bilmiyordum sadece dolaptaki çocuk sanıyordum.

O zamanda bile tam tanımasam bile ona güvenip arkasına geçmişken benim bu aptallığın sonu gelmeyeceği belliydi.

"Sohee! Burada mısın?"

Çatıdan bir ses geldi. Taehyung'un sesini tanıdığım an duvarın arkasına saklandım. Şu an onunla hiç uğraşamazdım.

"Sohee buraya çıktığını görmüştüm!"
Tekrar bağırdığında içimden küfür ettim. Yine de saklanmaya devam ettim.

Olabildiğince eğildim. Ayak seslerinin buraya geldiğini duyabiliyordum. Birden durdu. Ses gelmedi. Gittiğini düşününce rahatladım.

Aniden önüme bağırıp çıkacağını kestirememiştim. "Böö!"

fake devil - jjkOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz