15. Bölüm

94 10 130
                                    

Satır aralarına bol bol yorum istiyorumm 💛💙

Bölüm şarkımız;

Anıları Sakla ~ Batuhan Kordel

15. Bölüm

"Özür dilerim."

-- ATEŞ -- 

Aradan iki gün geçmişti. Eve rakı şişeleri alınmıştı. Evine gitmeme izin vermiyorlardı, kafasını toplasın diyorlardı ama ben acıdan kahroluyordum. 

Gerçekleri ben anlatmazsam, kimse anlatmazdı ve olay çözülemezdi. Bugün her şey belli olacaktı. 

"Ben gidiyorum." diye mırıldanarak ayağa kalktım. "Gitme abi..." dedi Mert, artık dedikleri anlam ifade etmiyordu benim için. İki günde bütün vücudum çökmüştü, ben onu istiyordum yanımda olmasını ve ona sıkıca sarılabilmeyi istiyordum. 

"Bu gece beni terk ederse tamamen ilişkimizi bitirirse unutmayacağımdan eminim. Biliyorsunuz..."

"Biliyoruz biliyoruz. Sarhoşken bile asla olanları unutmazsın." dedi Ömer. 

"Bugün her şey belli olacak, onun yanına gidiyorum." diyerek ona döndüm. İsmi kafamdan çıkmıyordu. Kafamı toparlayıp hiçbir şeye odaklanamıyordum, iki gündür yaptığım tek şey içki içmekti. 

"Abi kafasını dinlesin..."

"Yeter bu kadar dinlediği!" diye bağırdığımda odama çıktım. Üstüme bir gömlek giyerek kabanımı yanıma aldım. Gömleğin ilk üç düğmesi hariç bütün düğmelerini iliklemiştim. 

O an gözlerim aynada kendime takıldı. Aynadan gözlerime baktım. Kıpkırmızı olmuşlardı. Uykusuzluk buradaki en büyük payı olandı. O gittiğinden beri hiçbir şey yapamaz olmuştum, ne yemek yiyebiliyordum ne de başka bir şey yapabiliyordum. 

Derin bir nefes alıp merdivenlerden indim ve Mert'le Ömer'e bakmadan arabaya gittim. Arabaya bindiğimde ise rotam çoktan belliydi.

-- ASİL --

İki gün, tam iki gün geçmişti ve evden çıkmamıştım, tamamen sıkıntıdan patlıyordum. Sıkıntıyla gözlerimi aralayıp yataktan kalktım. Hava kararmıştı, kim bilir kaç saattir uyuyordum.

Lavaboya girdiğimde suyu açarak yüzüme çarptım. Garip bir şekilde kendimi huzursuz hissediyordum. Yüzümü kurulayarak bağlı olan saçlarımı saldığımda lavabodan çıkarak mutfağa gittim.

İçeriye girerek bir bardak suyu sürahiden doldurduğumda bardaktan bir yudum almıştım ki kapının açılmasıyla yaslandığım tezgâhtan doğruldum. Gelen kişi yanlış görmüyorsam Ateş'ti. O an ışıkları açtı. Kafasını kaldırdığında beni gördü. Gözleri aralandı. Benim de gördüğüm bedenle gözlerim aralanmıştı. 

Kapının oraya gittiğimde içeriye geçmesini engelledim. O an gözlerim vücudunu taradı. Gözleri kızarmıştı, nedendi?

"Neden buradasın Ateş?" dedim ona karşı soğuk çıkmasını umduğum sesimle.

"Senin, senin için..." diye mırıldanarak konuştu.

Şaşkınlıkla dudaklarım aralandı.

Tek SığınakWhere stories live. Discover now