43~[Geçmiş]

336 45 51
                                    

4 Yıl Önce

"Hadi Jeongguk."

"İstemiyorum zorlamayın."

"Jeongguk ya o bardağı shotlarsın ya da yarın okulun koridorlarında Bogum ile öpüştüğün fotoğraflar olur."

Jeongguk titreyen alt dudağıyla ağzına uzatılan sek vodkayı kafasına dikti. Bardağı masaya vurarak bir yandan öksürürken bir yandan yüzünü ekşitiyordu.

"Demek bu sikik okuldan bu kadar çok korkuyorsun öyle mi? Çok eziksin Jeongguk."

Jeongguk dudağını koluna silerek bakışlarını tepesindeki çocuklara çevirdi.

"Hadi bu şişe bitecek Jeongguk."

Jeongguk dolu gözleriyle diğerlerine baktı. Bunların elinden kurtulmak istiyordu.

"Nasıl Bogum ile öpüşürsün. Sikik bir gaysin değil mi?"

"H-hayır değilim."

"Bogum'u neden öptün o zaman?"

"Yanlışlıkla oldu."

"Siktir Jeongguk buna cidden inanacağımızı mı sandın?"

Jeongguk göz ucuyla barakanın çıkış kapısına bakıyordu. Dikkatlerini dağıtabilirse buradan kaçabilirdi. Ya da ikinci seçeneği yapacaktı; topuklamak.

"Hadi Jeongguk bir bardak daha. Daha şişenin yarısından fazlası duruyor."

Bardağı dolduran çocuk bardağı Jeongguk'a uzattı. Jeongguk oturduğu sandalyede geriye yaslandı.

"İçmeyecek misin Jeongguk?"

"Bırak, içeceğim."

"Aferin."

Bardağı alarak dudaklarına götürdü. Dudaklarını yalayarak etrafına bakındı. Tek bir hamle ile bardağı karşıdaki boş duvara fırlatarak yerinden kalktı. Çocuklar bardağın sesi ile afallamış ve duvarda parçalara ayrılan bardağa bakıyorlardı. Jeongguk koşarak kapıya ulaştığında kapıyı çekmesiyle kapının açılmadığını fark etti. Bağırarak kapı kolunu çekiştiriyordu. Çocuklar kahkaha atarak Jeongguk'a yaklaştılar.

"Çok aptalsın Jeongguk. Kapıya birisini koymayacağımızı mı sandın?"

"Bırakın gideyim."

"Olmaz Jeongguk daha gece yeni başlıyor."

Az önce bardağı dolduran çocuk Jeongguk'un karnına tekme attı. Jeongguk arkasındaki kapıya yaslanarak yere çöktü. Çocuklardan birisi elindeki enjektör ile Jeongguk'a adımlamaya başladı.

"Demek güzellikle içmiyorsun. O zaman biz de kendi yöntemimize geçeriz."

Jeongguk karnını tutarak başını kaldırdığında çoktan koluna enjektörün iğnesi girmişti. Jeongguk acıyla dişlerinin arasından bir nefes aldı. Çocuk enjektördeki vodkayı Jeongguk'a enjekte etti.

Jeongguk diğerlerini kendisine damardan alkol verilmemesi için içkiyi içmesi karşılığında ikna etmişti. Sanırım 10 bardak sek vodka içmişti o gece.

Jeongguk sarhoş halde yol kenarına bırakıldı. Sabah ayıldığında üzerinde ne telefonu ne de cüzdanı vardı. Üzerinde inanılmaz bir ağrı vardı. Yediği dayak ve içtiği vodka onu mahvetmişti. Zar zor uzandığı yerden kalkarak eve gitti.

Ertesi gün okula girer girmez kendisi ile Bogum'un fotoğraflarını gördüğünde dayanamayarak okulu terk etti.

Jeongguk bu süreçte okulunun değişmesi için ailesine yalvardı. Ailesi ise çocuklarının başlarına gelen şeyi zar zor sindirdiler.

𝑺𝒊𝒍𝒍𝒂𝒈𝒆 | yoonmin|Where stories live. Discover now