Monaco'da indiğimizde Daniel bizi karşılamaya gelmişti. Uçaktan iner inmez İrem Daniel'a doğru koştu.
"Daniell! Seni çok özledim!"
"Bende seni!"
Onlar sarılırken bende etrafa bakınmaya başladım. Uzun süredir Monaco'ya gelmemiştim. Çok güzeldi.
İrem bana seslenene kadar daldığımı farketmemiştim
"Selen! Hadi gel!"
"Tamam geliyorum"
Onlara doğru yürümeye başladım. Daniel'ın arabasına bindik ve bizi otele bıraktı.
"Yarın görüşürüz Danny!"
"Görüşürüz sevgilim"
Aşk böcekleri sonunda ayrıldıktan sonra İrem'le otel odamiza gittik.
"Sence de harika değil mi!"
"Evet Monaco çok güzel."
"Hadi ama Selen biraz enerjik ol!"
"Yey! Hiç ilgimi çekmeyen bir yarışa getirildim!"
İrem bana göz devirip eşyalarını yerleştirmeye gitti. Bende otel odasını dolaştım. Daniel iyi para harcamış gibi görünüyordu.
Yorgunluktan eşyalarımı yerleştirmeden yatağa yatıp dinlenmeye karar verdim.
Uyuya kalmış olmalıyım ki gözümü açtığımda güneş parlıyordu. Gözümü ovuşturup kalktım telefonumdan saate baktım.
10 Haziran Perşembe
11:48
Nerdeyse 14 Saat uyumuşum!
Banyoya gidip yüzümü yıkadım tekrar odama döndüğümde komidinin üstünde bir not olduğunu fark ettim.
Daniel'la kahvaltiya gittik seni uyandırmak istemedim!
Ah Harika! Kendi başıma ne yapacağım şimdi!
Valizimden birkaç kıyafet alıp giyindim ve otelden çıktım.
Karnım gurulduyordu. Kahvalti etmek için gecikmiştim bende brunch yapmaya karar verdim.
Sokakta yürürken tatlı bir yer gördüm ve içeri girdim. Bir şeyler söyledikten sonra yemeğimin gelmesini beklemeye başladım. Karşı masada oturan birisi gözüme çarptı. Bir yandan önündeki laptopuna bakarken bir yandan da bana bakıyordu. Ona baktığımı fark edince kafasını çevirdi.
Yemek yerken neden bana baktığını düşünmeye başladım. Yalan yok tatlı bir çocuktu ama tanımadığım biriyle sırf yakışıklı olduğu için konuşacak halim yoktu!
Yemek yedikten sonra hesabı ödeyip kalktım.
İrem ve Daniel'ın özellikle Daniel'ın olmaması
bir yandan iyiydi sonunda kendi başıma kalmıştım. Kendi kendime biraz daha mı dolaşsam yoksa otele geri mi dönsem diye düşündüm. İrem'in geri dönmüş olabilceğini düşünüp otele geri dönmeye karar verdim.
Otel odasına gittiğimde İrem'le kapıda karşılaştık.
"Sonunda gelebildin! Kartımı içerde unutmuşum."
İrem'e gülüp kapıyı açtım. Beraber içeri girdik.
"Sen nerdeydin?"
"Sen dışardayken ben burda açlıktan ölse miydim."
İrem güldü bende ona güldüm
"Nereye gittin?"
"Bilmiyorum güzel gözüken bir yere gittim. Siz ne yaptınız?"
"Kahvalti etmeye gittik orda Carlos ve sevgilisiyle karşılaştık."
"Carlos ve sevgilisi kim?"
"Carlos Sainz Jr. Çocukluk arkaşım ve Mclaren sürücüsü sevgilisi de Beren. Yarın herkesi tanırsın zaten. Yarın geliyorsun değil mi?"
"Yarış Pazar günleri oluyor sanıyordum?"
"Yarış Pazar yarın Antreman Turları var!"
"Hepsini izlemek zorunda mıyız?"
"Lütfen gel seni izlemen için getirdim zaten!"
"Peki bakarız."
11 Haziran Cuma
Antreman Turları
-Günaydınn!
gözlerimi açtım karşımda İrem dikiliyordu uykulu bi şekilde cevap verdim.
-Sana da günaydın biraz erken değil mi?
-Hayır. Hadi hazırlan da dışarı çıkalım
-Nereye gidiyoruz?
-Kahvaltı edip piste gidiyoruz!
-Ben gelmiyorum.
-Dün geleceğini söylemiştin!
-Geleceğim demedim bakarız dedim. Gelmek istemiyorum.
-Peki tamam daha fazla zorlamayacağım yarın ve pazar günü gelmek zorundasın ne de olsa. En azından benimle kahvaltıya gel!
İrem'e gülümsedim
-Tamam gidelim.
