9

47K 3K 451
                                    


Hiç anlamadığım şekilde dün gece deliksiz bir uyku çekmiş ve sabah beşte kendiliğinden uyanmıştım. Allah'ım gerçekten artık başarıyor muyum yoksa!!

Yavaşça üzerimdeki pikeyi tekmeleyerek kaldırdım ve yataktan inip odamdaki banyoya doğru ilerledim. Evet, odamda banyo vardı. Zenginliğimizi sorgulamaz mısınız lütfen? Üç beş maşallah da deyin.

Banyoya girdim ve ellimi yüzümü yıkayıp aynadan kendime baktım. Tam öpücük atacaktım ki, banyodaki ibretlik görüntülü ile birkaç adım geri çekildim. Kendimden korkmuştum az önce! Aynaya daha bir yaklaştım ve moraran gözaltlarıma bakıp beni ağlatanlara derince sövmeye başladım. 

Bugün dün hakkında bir kritik yapacaktım. Bir olayı yaşadıktan sonra, sonra derken birkaç gün yahut bir gün sonra o olayla ilgili durum değerlendirmesi yapardım. 'Bana verilen tepki nasıldı, verdiğim tepki nasıldı, sinir anında nasıl davrandım' şeklinde sorular sorar, kendi kendime cevaplandırırdım. Bu, bir dahaki sinir anında hatalarımı hatırlamama neden oluyor ve kısmen kontrolümü sağlamama neden oluyordu.

Valizlerimin yanına ilerledim ve muhtemelen abimin koydurtmuş olduğu sporcu atletimle şortumu giydim. Ardından yeniden abimin koydurtmuş olduğu airpodsumu alıp telefonuma bağladım. Spor-müzik listemden karışık bir phonk müzik çalmaya başlarken, her gün yapmış olduğum klasik gerilmeleri yapmaya başlamıştım.

Spor öncesi basit gerilmeler bittikten sonra ilk etapta yarım dakika plank ile başladım ve bittikten sonra kısa bir süre nefes alış verişimi kontrol ederek squat yaptım. Squatın bitiminden sonra anlatamayacağım birkaç tür daha hareket yaptıktan sonra asıl hareketlere gelmiştim. 

Uzandığım yerden doğruldum ve box torbası olmadığı için boşluğa yumruklar savurmaya başladım. Sağ-sol şeklinde uzun bir süre devam eden yumruklardan sonra sıra kick çalışmaya gelmişti. 

Gözüme kestirdiğim çalışma masasının yanına doğru ilerledim ve ayağımı ucuna attım. Bir bacağım masa ile benim aramda köprü görevi üstlenirken, elimi yere basan ayağıma değdirmeye çalışıyordum. Bir tur 15 olacak şekilde 3 tur tamamlarken, diğer bacağıma da aynı hareketleri uyguladım.

Bacaklarımı yeterince açtığıma emin olunca bu defa sırayla havaya tekmeler savurmaya başladım ancak fazla ses çıkardığını fark edince buna bahçede devam etmem gerektiğini düşünüp kapımın kapısını yavaşça açtım ve merdivenlerden sessiz adımlarla aşağı indim. Kulağımda phonk çalarken aşırı havalı hissettim lan kendimi.

Merdivenlerden indiğimde mutfakta birkaç çalışanla karşılaşmıştım. Su içmek için yanlarına ilerledim ve elimdeki havlumu omzumun üstüne atıp, kulaklıkları kabına koydum yeniden.

Beni gördüklerinde şaşırmışa benziyorlardı ancak çaktırmadım ve gülümsedim. Ben de olsam şaşırırdım sabahın beşinde uyumak varken ayakta gezen terli bir çatlak? A yok kalsın. Gülümsedim yeniden. "Günaydın!" dedim neşeli bir şekilde.

Bakışlarını anlamış olacak ki o da mahcup bir şekilde gülümsemişti. "Günaydın, Selin hanım. İstediğiniz bir şey varsa hemen halledeyim." 

Hanımlı beyli konuşmayı severdim ama anladığım kadarıyla bu kadın bu evin emektarıydı ve ben burada uzun bir süre kalacaktım. Gereksiz resmiyete lüzum yoktu. "Adın neydi teyzecim senin?" diye sordum gülümseyip aynı zamanda bardakları ararken.

"Sultan, hanımım." 

"Heh, Sultan teyze, ben buranın uzun bir süre yolcusu olacağım, resmi olmana gerek yok. Hem daha bana Antep dedikodularını anlatacaksın kız!" dedim, gülerek.

Aşiret PaketHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin