Helüüüüü Yeni bölümle karşınızdayım. Umarım seversiniz. Bolca yorum atip oy vermeği unutmayın.
____________________________________
Sabah birninin beni ayranmişim gibi bir o yana bir bu yana çalkalamasıyla uyandım. Tam siktiri çekecektim ki dün gece Berk abimle uyuduğum aklıma geldi. Ohhh iyi ki çekmemişim yoksa şu anda ölmüş olabilirdim.
"Hadi be kızım uykun ne ağırmış" diye başımda mızmızlanıyordu abim. Ağırmış pehhh sabahın köründe uyandırıyor bir de kalkmamı bekliyor. Gözlerimi uzun süre zorlamam sonucu sonunda gözlerimi açmıştım.
"Abi sabahın köründe uyandırıyorsun birde uykun ne ağırmış diyorsun. Bırak uyuyayım." dedim uykulu çıkan sesimle. Tam kıçımı dönüp güzellik uykuma devam edecektim ki havalandığımı hiss ettim. Uykulu olduğum için pek takmadım ta ki o buz gibi suyun yüzüme çarpmasına kadar.
Hemen gözlerimi açıp "Noluyor bee" diye çirkefçe sordum. Abim gülme krizine girmiş gülüyordu. Sinir olup hemen kolundan ısırdım. Anında beni yere bıraktı. Ahhhh gittii kıymetlim gittiiii. Uy uy uy insan gibi bıraksana be adam
"Ne bırakıyorsun be abi ya" dedim popomu ovarak. Yanıma çöküp "Ne yapayım öyle ısırılırmı kuduz musun kızım? İyi misin bir yerin ağrıyor mu?" diye sordu. Heee çok iyiyim popom gittii uyuyuy
"Kıymetlim gittii çok iyiyim gerçekten abi" diyip yerden kalktım. "Hadi hadi az mızmızlan daha spora gideceğiz. Git hazırlan" dedi abim. Ona göz devirip lavabodan sonra da odadan çıkıp kendi odama gittim. Daha kargalar bokunu yemedi bu ne tantana.
Söylene söylene odama gittim. Kısa bir duş alıp kıyafet odama girdim ve bir kombin yaptım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Telefonumu da alıp odadan çıktım. Asansöre basıp beklemeğe başladım. Telefonumu açıp bildirim var mı diye kontrol ettiğimde Denizden mesaj olduğunu gördüm. Mesaja girmeden üstten okudum.
Gönderen Deniz Sevgilim dün eve geç geldim mesaj atamadım. Özür dilerim bunu telafi edeceğim.
Beni ektiği yetmezmiş gibi bir de mesaj atmış. Bunun tripi ağır olacak. Telefonu kapatıp asansöre bindim. Birinci kata geldiğimde asansörden inip salona geçtim. Berk abim salonda sırtı bana dönük ayakta durmuş beni bekliyordu. Hayır arkadaşlar tabikide yapacağım abim değil mi sonuçta?
Koşup sırtına atladım. Düşmiyeyim diye hemen tutmuştu beni. "Anladığım kadarıyla kıymetlini tam kaybedememişsin kaybetmeğe de kararlısın. Ya düşseydin?" dedi abim. Bu söylediğine göz devirip "Sen tutuyorsun ya" dedim. "ay bide abisine güveniyormuşmuşş" dedi. Bu dediğine de göz devirip "hadi abicim hadi gidelim" dedim sırtından inerek. Kahkaha atıp çıkış kapısına doğru ilerledi ben de peşinden.
Garaj olan kata indiğimizde ağzım açık garajı inceliyordum. İnanıyor musunuz bir sürü araba var. Hepsi de bir birinden asi. Fakirliğin gözü kör olsun
