20.

7.4K 416 50
                                    

Kutalmış

Ceyhun Komutan, beni kulağımdan tuttuğu gibi odasına getirdiği zaman odaya gelene kadar resmen içimden hatim indirmiştim anasını satayım.

Odaya gelir gelmez kulağımı anca bırakmıştı ve şu anlık ne yaptığımı kestiremediğim içinde kulağımın acı içinde yanmasını görmezden gelecektim.

"Rezanın o videosunu sileceksin yoksa senin kabusun olurum anladın mı beni?" Ceyhun Komutan, ateş püskürerek konuşup odasının kapısını oldukça sert bir biçimde kapattığı zaman neyden bahsettiğini tam olarak anlamamıştım.

Rezan ile fazlasıyla yakın olan kendisiydi ve acaba bahsettiği şey öpücük ile alakalı olan video muydu?

Kıskanmış olabilir miydi?..

Eh bu konuda ortaya birçok teori atılabilirdi.

"Komutanım hangi video?" Çekinerek sorduğum soru ile Ceyhun Komutan, tek kaşını kaldırıp bana doğru bir adım atmıştı.

Eğitimde sürekli hareketleri yanlış yaptığımız için Yusuf Komutandan ceza almıştık ve resmen Ceyhun Komutan beni o cezadan kurtarmıştı ama şu an keşke kurtarılmasaydım diyordum...

Zaten Askerliğim full ceza alarak geçiyordu.

"Salağa yatma sikerim. Hangi videodan bahsettiğimi çok iyi biliyorsun, nereye attın o siktiğimin itiraf videosunu?" Ceyhun Komutan, dibime doğru girdiği zaman aldığım sigara kokusu ile yüzümü buruşturnamak için üstün çaba sarf etmiştim.

Rezan Komutan olsaydı işler daha farklı olurdu tabii.

" Bir şey yapmadım Komutanım, instagram hesabıma atmıştım yani telefonum olmadığı için videoya tam olarak bakmadım bile. Hem Rezan Komutanın bir suçu yok, bütün suç benim." Omuzlarımı dikleştirdiğim an Ceyhun Komutan, sağ elini omzuma koyup sıkmaya başlamıştı.

Ulan bu adam tam oynak balina gibiydi...

" Benim telefonumdan instagrama girip o videoyu paşa paşa sileceksin ve bu olayı hiç yaşanmamış sayacağız anladın mı beni?" Ceyhun Komutan, daha deminki ses tonunu terk edip tatlı tatlı konuştuğunda başımı köpek yavrusu gibi aşağı yukarı sallamıştım.

O video bir anlığına tamamen aklımdan çıkmıştı ve istesem bile Rezan Komutanı ateşe atamazdım çünkü onun beni öpmesine ben izin vermiştim.

İkimizde bu konuda suçluyduk.

"Aferin asker." Ceyhun Komutan, benden uzaklaşıp cebindeki telefonu çıkartarak şifresini açmıştı. "Dur bir dakika, kendi hesabımdan çıkayım öyle." Telefonu benden uzaklaştırıp arkasını döndüğü zaman yaptığı harekete göz devirmiştim.

Oldukça garip bir adamdı.

Kendi hesabından çıkış yapmış olacaktı ki bana doğru dönüp telefonu bana uzatmıştı...

*****

Rezan

Süleymanı, cezalı olan koğuşun yanına getirdiğim zaman Yusuf bizi anında görüp koşarak yanımıza gelmişti.

"Ooo Rezan'ım yüzünü gören cennetlik. Kamera odasından çıkmayı bilir miydin sen?" Yusuf Komutan, elini omzuma atıp beni, kendisine çektiği zaman dedikleri beni gülümsetmişti.

Yusuf Komutan, benden birkaç yaş büyük biriydi ve onu abim gibi görüp sevdiğim için beni iğnelemesine bir şey diyemiyordum ama Süleyman onu tanımadığı için şu an ki yüz ifadesinden adama gıcık olduğunu her haliyle belli ediyordu.

Buradaki komutanların hepsi ile iyi anlaşıyordum çünkü aralarında şakasız en küçük ben ve Ceyhundu...

Ceyhun, ben hariç herkese ciddi bir kişiliği vardı ve kimse onunla kolay kolay şakalaşamazdı ama ben? Tabii ki de herkesin şaka yapıp nazlarının geçtiği tek kişi olabilirdim.

"Yusuf Komutanım, bu Süleyman bey." Diyeceklerimi tam anlamı ile kestiremediğim için derin bir nefes alıp Süleymanın yüzüne bakmıştım.

"Sürekli adı geçer malum buranın en kıdemli kişisi, illaki duymuşsundur, arkadaş şimdi tekrar burada göreve başladı ve benim şu haylaz birliği devraldı." Boğazım düğüm düğüm olduğu için zar zor konuştuğum zaman Yusuf Komutan, başını sallayarak kocaman gülümsemesiyle Süleyman itine doğru dönüp elini uzatmıştı.

" Sizin hakkınızda çok güzel şeyler duydum, hoş geldiniz umarım iyi anlaşırız Ben Yusuf. " Yusuf abi, sıcakkanlılıkla konuştuğu zaman beni hâlâ bırakmamıştı ve Süleyman'ın bu duruma sinir olduğunu çok iyi biliyordum.

Ayarlarım ile oynuyordu itin evladı ve resmen yapmaya çalıştığı şey, hem ayranım dökülmesin hem de götüm sikilmesin mantığına geliyordu.

"Ben de Süleyman, çok memnun oldum." Süleyman da elini uzatıp el sıkıştıkları zaman derin bir nefes alıp başka bir yere odaklanmaya çalıştım.

Onu karşımda gördükçe ağlayasım geliyordu ve duygularım resmen birbirine girmişti.

Benim bir an önce istifa etmem gerekiyordu...

Daha Sülayman itinin burada olduğunu sindirmezken bir de onunla çalışmak... Benim için ölüm gibi bir şeydi.

O hayatına hiçbir şey olmamış gibi devam ederken benim hâlâ keriz gibi yerimde saymam tam bir zavallı olduğumun göstergesiydi.

Yusuf abi, beni bırakıp Süleymanı birliğe doğru yönlendirirken arkalarından bakmayı kesmiştim.

Onların, yanımda ne konuştuğunu bile fark etmemiştim anasını satayım...

Tabii konu Süleyman olunca benim için akan sular duruyordu ve bunu hâlâ aşamamış olmak daha can sıkıcı durumdu...

****




Piyade /bxb ✅✔️Where stories live. Discover now